BM
Güvenlik Konseyi, saldırıyı kınarken, gözler
Suriye üzerinde.
Lübnan’da ise Cemayel’in öldürülmesi nedeniyle üç günlük yas ilan edildi…
Lübnan’da son iki yıl içinde öldürülen altıncı Suriye karşıtı politikacı olan
Sanayi Bakanı Pierre Cemayel’e düzenlenen suikast, tüm dünyada endişe yarattı.
Suikastin ardından toplanan BM
Güvenlik Konseyi, yayınladığı
başkanlık bildirisinde, Cemayel'e düzenlenen suikasti ve Lübnan'ı istikrarsızlığa düşürme çabalarını kınadı.
Güvenlik Konseyi'nin, Lübnan'ı suikastler ya da
terörist saldırılar yoluyla istikrarsızlığa sokma çabalarını da kınadığı bildiride, Konseyin bu suikastin Lübnan hükümeti ve halkının
ülkede demokrasiyi güçlendirme, Lübnan hükümetinin otoritesini tüm ülkeye yayma ve yeniden yapılanma çabalarına olası etkileri konusunda endişeli olduğu kaydedildi. BM Genel Sekreteri Kofi
Annan da Cemayel’e düzenlenen suikasti “soğukkanlı bir
cinayet“ olarak değerlendirdi.
Güvenlik Konseyi, ayrıca eski Lübnan Baş
bakanı Refik
Hariri suikastini araştırmak üzere kurulması planlanan özel
mahkemeye ''yeşil ışık'' yaktı. Konsey, bu konuda BM Genel Sekreteri
Kofi Annan'a yollama kararı aldığı mektupta, Lübnan hükümetinin mahkemenin kurulmasına olumlu bakmasından memnuniyet duyulduğu belirtilerek, Konsey üyelerinin raporda ek olarak sunulan
taslak anlaşma ve mahkemenin taslak tüzüğünü onayladığı dile getirildi.
Suikaste tepkiler
ABD’den de Cemayel’in öldürülmesine sert tepki geldi. ABD
Dışişleri Bakanlığı’nın saldırıyı kınayan açıklamasından sonra Başkan George
Bush da “Bugün özgürlüğü hiçe sayanların kötü yüzünü bir kez daha görüyoruz“ diye konuştu. Bush,
İran ve Suriye’yi Lübnan’daki istikrarı bozmakla suçladı.
Almanya Başbakanı
Angela Merkel de Lübnan’da yaşanacaklardan endişeli. Lübnan’da ulusal birlik ve bağımsız bir ülke olma yolundaki gelişmelerin bir kez daha engellenmeye çalışıldığını dile getiren Merkel, Cemayel’in öldürülmesini “yüreksiz bir cinayet“ olarak niteledi.
Avrupa Birliği de Lübnan hükümetine
destek olmak için herşeyin yapılacağını duyurdu.
Fransa’nın tepkisi ise Suriye’ye yönelik. Fransa
Dışişleri Bakanı Philippe Douste-Blazy, Fransa ile Suriye arasında üst düzey temasların yeniden başlaması için gereken güvenin mevcut olmadığını söyledi. Douste-Blazy, Sanayi Bakanı Cemayel'in dün Lübnan'da öldürülmesinden derin üzüntü duyduklarını da ifade ederek, katillerin Lübnan'ın bağımsızlığını ve egemenliğini
hedef almak istediklerini kaydetti.
İran da Cemayel'in öldürülmesini kınadı.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü
Muhammed Ali Hüseyni, yaptığı açıklamada, Cemayel'in öldürülmesinden duyduğu üzüntüyü dile getirerek, cinayetin, "Lübnan'daki gelişmelerin barışçıl ve demokratik bir ortama doğru giden süreçte" işlendiğine dikkat çekti.
Lübnan’da siyasi kriz
Cemayel’in öldürülmesi nedeniyle üç günlük yas ilan edilen Lübnan’da ise siyasi dengeler endişe verici. Suriye karşıtları ile
Hizbullah’ın öncülük ettiği Suriye yanlısı muhalefet arasında devam eden derin siyasi krizin daha da artmasından korkuluyor. Hizbullah, “
Amerikan yanlısı“ olarak gördüğü şimdiki hükümeti, devirmek istiyor.
Bu çekişmenin temelinde ise hükümetin, Hariri suikastinin araştırılması için BM’den özel bir mahkeme kurulmasını istemesi yatıyor. Cemayel, Fuad Sinyora başkanlığındaki hükümetin, mahkeme kurulması talebine onay veren politikacılardan biriydi. Ancak kabinenin Hizbullah yanlısı altı bakanı, hükümetin bu planına karşı çıkarak
istifa etmiş ve ülkede siyasi kriz başgöstermişti. Cemayel’den sonra kabineden iki bakan daha ölür ya da istifa ederse, Sinyora hükümeti düşecek.
Ülkedeki Suriye karşıtlarının hedefi ise Şam yönetimi. Çok sayıda Lübnanlı politikacı, cinayetten açıkça Suriye’yi sorumlu tutuyor. Ancak Hariri suikastinde olduğu gibi, suçlamaları reddeden Şam yönetimi, Cemayel suikastini de kınadığını açıkladı ve suçlamaları geri çevirdi.