Clinton,
Suriye’nin enerji sektörünün alacağı darbenin hükümet karşıtı göstericilere sert müdahale uygulayan
Esad rejiminin cezalandırılması anlamına geleceğini belirtti.
ABD, bir süredir Suriye’nin ekonomisinin üçte ikisini sağlayan petrol ve doğalgaz sektörlerine uygulanacak
yaptırımlar için uluslararası kamuoyunun desteğini artırmaya çalışıyor.
Washington buna rağmen bu çabasında şu ana kadar pek başarılı olamadı. ABD’li şirketlerin Suriye’deki faaliyetlerinin sınırlı olması da tek taraflı
yaptırımların etkisiz kalmasına neden olacak.
Clinton, CBS televizyonuna yaptığı açıklamada, “Esad’ın üzerinde gerçekten
baskı kurmak için yapmamız gereken petrol ve doğalgaz sanayisi üzerine yaptırım uygulamak…
Bu bağlamda Avrupa’nın bu yönde adımlar atmasını ve Çin’in bizimle hareket etmesini istiyoruz. Ayrıca Hindistan’ı da yanımızda görmek istiyoruz” dedi.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü
Victoria Nuland, bir gün önce, “Suriye’nin elde ettiği gelirin şiddet eylemlerine aktarılmaması için enerji şirketlerinin bu ülkeyle olan ilişkilerini kesmeleri konusunda cesaretlendirilmeleri gerektiğini” ifade etmişti.
Suriye’de yatırımı bulunan ülkeler arasında
İtalya,
Hollanda,
Fransa ve
Almanya bulunuyor.
Bu ülkelerin tümü Suriye’den petrol alırken, Hollandalı-
İngiliz petrol devi Royal Dutch
Shell ve
Fransız Total şirketleri Suriye’de petrol
keşif ve
üretim faaliyeti gösteriyor. Bir diğer önemli şirket ise Petro-Canada.