Özellikle baş
müftülükle ilgili problemin gündeme geldiği ziyarette, sorunların demokratik yöntemlerle çözülmesi liderlerin ortak temennisi olarak öne çktı.
Başbakan Erdoğan, hafif yağmur yağışı altındaki Sofya'ya indiğinde Başbakan
Boyko Borisov tarafından karşılandı. İki lideri, baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından ortak
basın toplantısı düzenledi. İki saat süren görüşmenin ardından konuşan Erdoğan, kültürel konularda attıkları adımları 'özgüvene dayalı' olarak devam ettirdikleri mesajı verdi. Başbakan Erdoğan, "
Bulgaristan'daki Türk
azınlık mensuplarının eşit haklara sahip vatandaşlar olarak, ülkenin istikrarına refahına ve gelişimine, huzur içinde katkısı olan ve ikili ilişkilere ilave bir boyut katmak suretiyle Bulgaristan'ın güçlenmesine vesile olmaları da tabii ki temennimizdir." dedi. Bu sözlerle, Bulgaristan'daki Türklerin haklarının takipçisi olacakları mesajını veren Erdoğan, Türk azınlığın ülkenin huzur ve refahına katkıda bulunmasını istediklerini de ortaya koymuş oldu.
Başbakan Erdoğan, ziyaretinin kamuoylarının 'birinci elden doğru mesajlarla bilgilendirilmesi' bakımından önem arz ettiğini söyledi ve sözü başmüfütülük sorunun getirdi. Erdoğan bu konudaki çözüm yolunu ise 'çok kısa sürede' ve 'demokratik ölçüler içerisinde', müftülerin katılımıyla' yapılacak
seçim olarak gösterdi. Erdoğan, seçim sonucunda bir huzur ve rahatlama yaşanacağına dair inancını dile getirdi. Bulgaristan Başbakanı Borisov da bu konunun yeni bir seçim ile çözülmesi temennisini dile getirdi. Erdoğan, bu konunun Bulgaristan'ın iç meselesi olduğunu özellikle vurguladı.
Erdoğan, başmüftülük sorunun taraflarından Mustafa Alış
Hacı'yı da kabul etti. Görüşmede, başmüftünün seçildiği kongrenin Bulgaristan Yüksek Mahkemesi tarafından iptal edilmesinin ardından meydana gelen gelişmeler ele alındı. Mahkeme, komünizm dönemindeki Başmüftü Nedim Gencev'i yetkili kılmış, Bulgaristan Müslümanları ise bu duruma tepki göstermişti. Gencev'i komünizm dönemindeki
yönetim kurulundan 15 üyeni
vefat etmiş olması nedeniyle de Gencev yönetiminin bir başmüftü seçmesine imkan bulunmuyor.
Görüşmenin ardından Cihan Haber Ajansı'na konuşan Seçilmiş Başmüftü Mustafa Aliş Hacı, en yakın gelecekte Müslümanların probleminin halledileceğini
ümit ettiklerini söyledi. Seçilmiş Başmüftü, kendi kongrelerinin geçerli olduğuna inandıklarını ve bu kongrenin tescilini beklediklerini ifade ederek, "Ancak yeni bir kongre çıkış yoluysa bundan da çekinmiyoruz." dedi.
Başbakan Erdoğan ise görüşmeyle ilgili bir açıklama yapmadı. Bulgaristan'ın içişlerine karışma olarak algılanabilecek bir yorum yapmaktan kaçınan Erdoğan, desteğini sadece 'seçilmiş müftü' sıfatıyla Mustafa Aliş Hacı ile aynı karede yer alarak gösterdi. Başbakan Erdoğan, benzer bir görüntüyü çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu Haklar ve
Özgürlükler Hareketi lideri Ahmet Doğan'la da vermeyi planlamıştı. Fakat Doğan'la görüşme iptal edildi. Başbakan Erdoğan'ın aynı partiden bir heyetle ise görüştüğü öğrenildi.
BELGENİZ VARSA HAKKINIZI ALIRSINIZ
Başbakan Erdoğan, basın toplantısında gazetecilerin, Doğu Trakya'daki mülklerini terk etmek zorunda kalan Bulgarların haklarını iadesiyle ilgili soruyu
cevapladı. Erdoğan, "Bilgi ve
belge varsa bunların üzerinde dururuz ve malları sahibine teslim ederiz." dedi.
Enerji Bakanı
Taner Yıldız'ın da katıldığı görüşmelerde
Nabucco projesinin yanı sıra Bulgaristan'a doğalgaz aktarılacak ayrı bir hat üzerinde de duruldu. Erdoğan, Bulgaristan'a 'komşuluk hakkı' olarak böyle bir hatla doğalgaz verebileceklerini söyledi.
Türkiye – AB ilişkileriyle ilgili sorulara da cevap veren Erdoğan, oyalama sürecini devam ettiren AB'yi eleştirdi, "Biz kararlı ve azimli şekilde müzakereleri sürdürüyoruz. Sabırla dersimize çalışıyoruz." dedi. Erdoğan, terörle mücadelede
Avrupa ülkelerinden
destek istedi, bazı Avrupa ülkelerinin teröristlere yataklık yapmaktan mali destek vermeye kadar olumsuz bir rol oynadığını dile getirdi.