ABD’nin IŞİD’e karşı oluşturulan küresel koalisyona askeri destek sağlaması için Türkiye’yi iknaya çalıştığı çok kritik bir dönemde ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’ın Suriye’deki durumdan, aralarında Türkiye’nin de olduğu ABD müttefiklerini sorumlu tutması krize yol açtı. Biden’ın Ankara’da büyük tepki uyandırması beklenen açıklamalarının ardından “damage control” (hasar kontrolü) stratejisi izleyen Beyaz Saray Sözcülüğü ise Hürriyet Gazetesi'ne bir yazılı açıklama göndererek, Biden’ın konuşmasında Suriye'deki belirsizliğe vurgu yapmaya çalıştığını, Başkan Yardımcısı Joe Biden’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a aslında “hayranlık” duyduğunu söyledi.

Tolga Tanış’ın Hürriyet’te yer alan haberine göre, Biden’ın Sözcüsü Kendra Barkoff, e-posta yoluyla gönderdiği açıklamada şöyle dedi:

“Türkiye, ABD için kritik bir müttefiktir ve Başkan Yardımcısı’nın saygı duyduğu ve hayran olduğu Cumhurbaşkanı Erdoğan ile kişisel olarak yakın bir ilişkisi vardır. İki lider, bugün ülkelerimizin IŞİD‘e karşı mücadele etmedeki ortak çabaları hakkında konuştular ve bundan sonraki eylemlerimizi koordine etme konusunda mutabık kaldılar. Başkan Yardımcısı’nın perşembe akşamı Harvard Üniversitesi’ndeki açıklamalarında, hiçbirimizin Suriye içindeki değişik muhalefet unsurları hakkında yeterince bilgi sahibi olmadığımızı anlatmaya çalışıyordu. Ancak şimdi IŞİD ortak tehdidi ile karşı karşıyayız ve bu kötücül gücü azaltıp yok etmek için bölgedeki müttefik ve ortaklarımızla beraber hareket etme konusunda kararlıyız.”

Biden ve Erdoğan, Harvard’daki konuşmanın ardından cuma günü bir telefon görüşmesi yapmış ve iki liderin 25 Eylül’de New York’ta gerçekleştirdikleri toplantının devamını ele aldıkları belirtilmişti. Beyaz Saray, görüşmeye ilişkin yayınladığı bilgi notunda, “İki lider, IŞİD’i azaltıp yok etmek için ABD ve Türkiye olarak beraber çalışmanın ve bölgede güvenlik ve istikrarı yeniden sağlamanın yollarını görüştüler” demişti. Beyaz Saray Yönetimi, bu görüşme sırasında Biden’ın Harvard’daki suçlayıcı sözlerine dair Erdoğan’a bir açıklamada bulunup bulunmadığına dair ise herhangi bir yorum yapmadı.

Biden, perşembe akşamı Harvard Üniversitesi’nde yaptığı dış politika konuşmasında, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu bölgedeki ABD müttefiklerini IŞİD tehdidinden sorumlu tutmuş ve Obama Yönetimi’nin Suriye’de izlediği politikaları savunarak, Suriye’de ılımlı muhalefete destek olunsaydı IŞİD’in ortaya çıkmayacağı düşüncesinin hayali olduğunu belirtmişti. Washington’ın bölgedeki “ılımlı” olduğu söylenen gruplara temkinli yaklaşmakla doğru bir karar verdiğini ifade eden Biden, “Bölgedeki müttefiklerimiz, Suriye’deki en büyük problemimizdi. Türkler ki çok iyi dostumuzdur ve benim de uzun süre vakit geçirdiğim Erdoğan’la harika bir ilişkim var. Suudiler, Emirlikler vs… Ne yapıyorlardı? Esad’ı devirme ve bir Sünni-Şii vekalet savaşı çıkarmada çok kararlıydılar. Ne yaptılar? Esad’la savaşacak herkese yüz milyonlarca dolar para ve on binlerce ton silah akıttılar, El Nusra, El Kaide için destek olacak, dünyanın diğer yerlerinden gelen cihadistlerin aşırı unsurlarını kabul ettiler” demişti. 

Biden ayrıca “Birden bire herkes uyandı” diyerek, “Cumhurbaşkanı Erdoğan, ki eski bir dosttur, bana dedi ki, siz haklıydınız, çok fazla insanın (Suriye’ye) geçişine izin verdik, şimdi sınırı mühürlemeye çalışıyoruz” diye konuşmuştu.

Hürriyet