“Le Soir”
gazetesi, “Fehriye
Erdal SE'yi rezil etti” manşetiyle verdiği haberde, “70'li yılların bir
Fransız komedisine benzeyen” olayın herkesi güldürdüğünü ancak bir “sinema senaryosunun” değil “gerçeğin” söz konusu olduğunu ve bu gerçeğin
Belçikalı yetkilileri ve
Ankara hükümetini hiç güldürmediğini yazdı. Bruges
Ceza Mahkemesi'nin, “
terörizm” suçundan 4 yıl
hapis cezasına çarptırdığı Erdal'ın, kararın açıklanmasından bir gün önce, SE tarafından izlenmesine rağmen ortadan kaybolmasını anlatırken Adalet ve İçişleri bakanlarını “iktidarsızlıkla” suçlayan gazete, ”Böyle bir olayı yorumlamak için her türlü sıfat kullanılabilir; acayip, inanılmaz ve gülünç bir olay” ifadesine yer verdi.
Bakanların açıklamalarını değerlendirirken, Madem Erdal özgürdü ve
mahkeme kararı olmadıkça suçsuz sayılıyordu, madem yapacak bir şey yoktu, neden SE onu izlemekle görevlendirildi” sorusunun ciddi bir
yanıt almadığına dikkat çeken gazete, gerçekten istenmesi halinde” Belçika polisinin
teröristin kaçmasını “basit bir kimlik kontrolü bahanesi ile” engelleyebileceğini hatırlattı.
“Le Soir”, kendi kaynaklarına dayanarak, teröristin, evinden ”terör
örgütü
DHKP-C'nin beyni Musa Asoğlu” ile birlikte ayrıldığını, SE tarafından izlendiğini, bir kavşakta, kırmızı ışıkta arabadan inerek otobüse bindiğini ve izini kaybettirdiğini yazdı. Gazete, teröristin Belçika'nın Bruges kentinde, Hollanda'nın Sleuze bölgesinde veya Belçika'nın Liege kentinde bulunabileceğini ifade etti. “Le Soir”, “SE'nin izlediği bir evde ikamet eden Erdal'ın Paris'te örgüt toplantılarına gidebildiğini” de alaylı ifadelerle hatırlattı.
Gazete, Bruges Ceza Mahkemesi'nin, Türkiye'nin
terör örgütü DHKP-C'den zarar görmediğine ilişkin kararına karşı çıkan Ankara'nın temyize gideceğinin güvenilir kaynaklardan öğrenildiğini de yazdı.
Muhafazakar “La Libre Belgique” gazetesi, birinci sayfasının manşetinden verdiği haberde, polis ve istihbarat birimlerinin ”ızgarada pişirileceklerini”, “ağır surette sorgulanacaklarını” yazarken, teröristin 32 kişilik bir
ekip tarafından izlendiğini ama elden kaçırıldığını belirtti.
Gazete, konuya ilişkin bir yorumunda, SE'nin değil “
sistemin” eleştirilmesi gerektiğini, terörist Erdal'ın işine geldiği gibi ”
demokrasiden istifade ettiğini” veya “demokrasi ile alay ettiğini” yazdı.
Belçika
adaletini de eleştiren ve teröristin neden
tutuklu yargılanmadığını sorgulayan gazete, gülünç duruma düşenin “sistem” olduğunu, terörist Erdal'ın da şimdi herhalde çok güldüğünü ifade etti.
“La Derniere Heure” gazetesi, “Erdal 32 istihbaratçının elinden kaçtı” başlıklı haberinde, “bir teröristin, istihbaratçıların burnunun dibinden kaçıp gitmesinin oluşturduğu kötü imaja” dikkat çekti.
Gazete olayı “inanılmaz” ve “endişe verici” olarak nitelendirdi.
Flaman “Het Volk” ve “Nieuwsblad” gazeteleri, Federal
Polis ile SE arasındaki çekişmelere yer verirken, terörist Erdal'ın SE'yi aldatmak için kendisine çok benzeyen şahısları devreye soktuğunu, SE'nin bu durumu Federal Polis'e bildirerek, söz konusu kişilerin gözaltına alınmasını istediğini ancak polisin bunu yapmadığını yazdı.