Şırnak Barosu üyeleri ile görüşen
Kuzey Irak'taki bölgesel yönetiminin Başkanı Mesut
Barzani,
terör örgütü
PKK'yı kast ederek,
Kürtler’in düşünce yapılarını değiştirmeleri gerektiğini, şiddet kullanma döneminin geride kaldığını söyledi.
Kuzey Irak'taki bölgesel yönetiminin Başkanı
Mesut Barzani'nin lideri olduğu Irak
Kürdistan Demokrat Partisi'ne bağlı ‘Zagros TV’nin haberine göre, Şırnak Barosu'ndan bir grup
yönetici, Kuzey Irak’a giderek, Kürt lideri karargahının bulunduğu Selahaddin kentinde ziyaret etti. Barzani, ziyarette, “Günümüzde şiddet kullanma dönemi geride kaldı.
Kürtler'in de bu değişime uyarak artık düşünce yapısını değiştirmeleri, barış ve
modern olan bu yolu denemesi gerekir” dedi.
Mesut Barzani, katıldığı bir toplantıda ise, Irak'a bağlılık mesajı verdi. Kürt lider, “Bizim temelden değişikliğe ihtiyacımız var. Irak için demokrasiyi ve Kürdistan (Kuzey Irak) için de federalizmi getirdik. Ulusalcılığımızı başka bir aşamaya
taşıma meselesi kaldı. Çünkü kendimizi geçmiş aşama için nasıl hazırlamışsak gelecek aşama içinde öyle hazırlamalıyız” dedi. Barzani, şöyle konuştu:
“Komşu ülkelerle sağlam ilişkilerimizin olmasını istiyoruz. Bir milleti inkar edeceğiniz dönem de geçti. Şimdi
diyalog dönemidir. Kürt ne kendi içinde ne de komşu ülkelerle şiddete bulaşsın. Doğrusu çalışmanın şekli değişti. Çünkü Kürd'ün zihniyeti değişmeli ve bu şekilde bu ülkelerin de zihniyeti değişmeli.”
Mesut Barzani, lideri olduğu Irak Kürdistan Demokrat Partisi’nin geçmişten günümüze önemli rol oynadığını, tarihte kurulan ilk Kürt devleti Mahabat Cumhuriyeti'nin 3 ay ayakta kalabildiğini anlattı. Barzani, geçmişte kendilerini yenilgiye götüren nedenlerden birinin
Kerkük’ün iki bölgeye ayrılması ya da kayıtlarda yapılan sahtekarlığı meşrulaştırmak yönündeki hükümetin şartlarını kabul etmemesi olduğunu savunurken şunları söyledi:
“Halkın yarın ‘Kerkük’ü neden sattın’ demesine tahammül edemem. Irak Anayasası’ndaki Kerkük ile ilgili 140’ıncı madde için BM meselenin içine girdi. BM bizimleyse iki önerimiz var; Yeni bir
nüfus sayımı yapılsın ve ondan sonra
referandum yapılsın veya bu yapılmazsa 2005 yılında yapılan seçimin sonucuna dönülsün. Bu meseleye duygusallık yerine
akıl ve hikmetle bakmalıyız.”
DHA