BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon'a verilen nihai raporda, kimyasal silah kullanıldığı ileri sürülen 7 bölgeden 4'ünde bunun kanıtlandığı kaydedildi. Raporda dikkat çeken hususlardan birisi de kimyasal silahların sivillere ve askerlere karşı kullanıldığının altının çizilmesi oldu. Aynı raporda, araştırma yapılan bir bölgede kimyasal silahın muhtemelen kullanılmış olabileceği, diğer ikisinde ise kimyasala dair bir bulguya rastlanmadığı ifade edildi.
BM müfettişlerinin nihai raporu, heyetin lideri Prof. Dr. Ake Sellström tarafından BM Genel Sekreteri Ban'a sunuldu. Sunumun ardından nihai rapor BM'nin resmi internet sitesinde yayınlandı. Raporda kimyasal silahların kimler tarafından kullanıldığı açıklanmadı. Ancak 7 bölgede yapılan araştırmada kullanılan kimyasal silah miktarı yer aldı. Raporun sonuç bölümünde Suriye'de kimyasal silah kullanıldığı sonucuna varıldığına dikkat çekildi.
Raporda kimyasal silah kullanıldığı belirlenen 4 bölge; Guta, Han El-Assal, Saraqueb ve Ashrafiah olarak açıklandı. 21 Ağustos'ta Guta'da çocuklara ve sivillere yönelik yüksek miktarda kimyasal silah kullanıldığının tespit edildiği vurgulandı. Saldırının nasıl yapıldığına yönelik ayrıntı da aktarıldı. Buna göre Guta'daki kimyasal silah saldırısının karadan karaya füzelerle gerçekleştirildiği, olay bölgesinde bulunan füze parçalarında sarin gazı tespit edildiği kaydedildi. Guta'daki saldırıda yoğun şekilde sarin gazı kullanıldığı belirtilen raporda hastaların kan ve idrar tahlillerinde bunlara rastlandığı ifade edildi.
Han El-Assal'da 19 Mart günü gerçekleştirilen saldırıda ise, "elde edilen güvenilir delillere" göre askerler ve sivillere karşı kimyasal silah kullanıldığının tespit edildiği açıklandı. Ancak kullanılan sistemler ve bölgeye ilişkin bilgiler birinci elden toplanamadı. Buna rağmen, tanık ifadeleri, sağlık görevlilerinin verdiği ifadeler ve zehirlenme vakalarına ilişkin bilgiler bölgedeki kitlesel zehirlenmelerin kimyasal silah etkisiyle olduğunu gösterdiği belirtildi. Bu bölgedeki saldırı, Suriye'deki tarafların tümü tarafından kabul edilirken, İngiltere, Rusya ve Fransa tarafından sunulan bulgular da saldırıyı belgeledi.
24 Ağustos'ta Saraqueb' ve 25 Ağustos'ta Ashrafiah'ta sivil ve askerlere karşı göreceli olarak az miktarda kimyasal silah saldırısı yapıldığı raporda kaydedildi. Her iki bölgede de ilk elden inceleme yapılamadığı, kurbanların otopsisi, tanık ifadeleri ve sağlık görevlilerinden edinilen bilgi ve bulgularla sonuca varıldığı aktarıldı.
Yine 24 Ağustos tarihinde Jobar'da gerçekleştiği belirtilen saldırı iddiasına ilişkin ise kurbanlardan alınan dört örnekten sadece birinde sarin gazı tespit edilmesi nedeniyle bölgede askerlere karşı görece az miktarda sarin gazı kullanıldığı tahmini yapıldı.
Rapora göre 22 Ağustos'ta Bahariye ve 13 Nisan'da Şeyh Maksud'da gerçekleştirildiği iddia edilen saldırılara ilişkinse kan ve çevre örnekleri üzerinde yapılan testlerde kimyasal maddeye rastlanmadığı vurgulandı.
Eylül ayında uluslararası heyetin ön raporunda Guta'da kimyasal silahın kullanıldığı vurgulanmış ancak bu saldırıyı Ruslar, muhaliflerin yaptığını, Batılı ülkeler ise Esed rejimini sorumlu tutmuştu. BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun rapora ilişkin bugün BM Genel Kurulu'nda Pazartesi günü BM Güvenlik Konseyi'ne bilgi verecek.