İsrail'in saldırısında ölenler arasında bir vatandaşı bulunan Çin sert bir kınamada bulunulmasını istemişti.
Amerika Birleşik Devletleri bu talebi reddetti.
Bu ülkenin
Birleşmiş Milletler'deki Daimi Büyükelçisi John Bolton "Amacımız dört gözlemcinin ölümü konusunda bir açıklama yapmak. Bunu
ateşkes veya daha geniş askeri ve siyasi meselelere genişletmek değil" dedi.
"BM personeline yönelik herhangi bir kasti saldırıyı kınar ve bu tür saldırıların kabul edilemez olduğunu belirtiriz" ifadesine
itiraz eden
Amerika Birleşik Devletleri, bir karar çıkacaksa, bunun sadece "üzüntü" belirtmesi ve
soruşturma çabalarını desteklemesi gerektiğini savundu.
Yetkililer bu konudaki görüşmelerin bugün de süreceğini belirtiyor.
Yaşamını yitiren BM çalışanları Çin,
Avusturya,
Finlandiya ve
Kanada vatandaşlarıydı.
Çin'in
Birleşmiş Milletler'deki Daimi Temsilcisi İsrail'in
örgüt gözlemcilerine yönelik saldırısının bağışlanamayacağını söyledi.
Ölen yüzlerce Lübnanlı sivile ek olarak, Birleşmiş Milletler'in dört görevlisinin
İsrail saldırısı sonucu ölümü, İsrail'in saldırılarında ne kadar özenli davrandığı tartışmalarını iyice alevlendirdi.
Birleşmiş Milletler yetkilileri "Biz İsrail askerlerini en az 10 kez uyardık" diyerek saldırının kasti olduğunu savunuyor.
İsrail Başbakanı
Ehud Olmert ise saldırının yanlışlıkla düzenlendiğini vurguluyor.
Olay hakkında İsrail'de soruşturma açılacağı açıklandı.
Avustralya ise saldırı sonrası
Güney Lübnan'daki 12 askerini çekme kararı aldı.
İtalya'nın başkenti Roma'da dün düzenlenen ve Lübnan'daki krizin tartışıldığı uluslararası konferansta, Lübnan'da derhal ateşkes ilan edilmesi yönünde bir karar alınmamıştı.
Konferans sonrası İtalya
Dışişleri Bakanı Massimo D'Alema tarafından okunan sonuç bildirisinde sadece acilen ateşkes sağlanması için kararlılıkla çaba harcanması gerektiği vurgulanmıştı.