Alman Federal
Anayasa Mahkemesi,
Yunanistan,
İrlanda ve Portekiz'e sağlanan milyarlarca
Euro'luk yardımlara Alman hükümetinin katkısına ilişkin olarak açılan davalarda kararını yarın açıklayacak.
Mahkeme tarafından verilecek hükmün, krizle savaşan
ülkelerin kurtarılmasının finanse edilmesinde Alman hükümetinin özgürlüğünü azaltabileceği belirtiliyor.
İtalya'nın korunması amacıyla tahvil pazarına müdahalesi kendi içerisinde de farklı görüşlere sebep olan
Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) da bu hafta programını gözden geçirmesi bekleniyor.
Banka, perşembe günü İtalyan tahvil alımlarını ele alacak. Yunanistan'ın ise tahvillerinin takasının göreceği talep konusundaki fikri cuma günü oluşacak.
Borç yükü altındaki ülke, 340 milyar Euro'luk borcun aşağı çekilmesi için tasarlanan tahvil takasında yer almaları için özel yatırımcıları ne derece ikna edebildiğini haftanın son iş gününde öğrenecek.
Bu hafta için beklenen gelişmelerin, Euro bölgesinde kötüleşen akımlar açısından hassasiyetin ve 17 üyeli topluluğun
borç krizine uzun süreli bir çözüm bulunmasına ne kadar uzak olduğunun da altını çizebileceği belirtiliyor.
Küresel borç krizinin Avrupa'ya önemli zarar verdiğine işaret eden Avrupa
Merkez Bankası (ECB) Başkanı
Jean-Claude Trichet, istikrar ve büyümenin güçlendirilmesi konusunda konsensüs sağlanmasına ihtiyaç duyulduğu uyarısında bulundu.
Trichet Paris'te yaptığı açıklamada, Avrupa halkının bir gün federal bir hükümete sahip olacağını kaydetti. Avustralya'da
Başbakan Julia Gillard ile görüşen Avrupa Komisyonu Başkanı
Jose Manuel Barroso ise, AB'nin resesyona girmesini beklemediklerini ve bölgenin borç sorunlarının üstesinden gelebilmek için her şeyi yaptıklarını söyledi.