Türkiye’nin
Avrupa Birliği yolunda önemli bir mesafe kat ettiğini belirten
Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü
Ria Oomen Ruijten, ancak bu reformların son dönemde yavaşladığını ve bu yavaşlamanın bir an önce sonlanmasını istediğini söyledi.
Hollanda Türk İşadamları Derneği (HOTİAD) tarafından Maastricht’te düzenlenen 3. Avrupa Türk İşadamları
Ekonomi Zirvesi’ne katılan Ria Oomen, aynı zamanda Türkiye’de bir kutuplaşma olduğunu ve bunun da reform sürecini olumsuz etkilediğini kaydetti.
“Mesela Türkiye’de AB’nin öngördüğü ombudsmanlık müessesi henüz oluşturulmadı” diyen Oomen, bunun yanı sıra
Kopenhag Kriterleri’nde de yer alan bağımsız
adalet mekanizması, insan haklarının güvence altına alınması gibi konularda da önemli adımların atılmasını beklediklerini söyledi. “AB’ye giren son iki
ülke olan
Bulgaristan ve
Romanya birliğe girerken bu konulara dikkat etmedik. Bu ülkelerde ciddi aksaklıklar var şimdi ve o yüzden daha titiz olmak zorundayız” diyerek Türkiye’ye
mesaj veren Hollandalı AP üyesi, Türkiye’deki reform sürecinde son üç aydır bir canlanma olduğunu ve bu canlanmanın daha da artmasını arzuladıklarını dile getirdi.
Türkiye’de şu anda bir kamplaşma
tehlikesinin bulunduğundan da bahseden Ria Oomen, bu kamplaşmanın hem siyasal anlamda hem de toplumsal anlamda var olduğunu ve bunun da reformların hızını kestiğini ileri sürdü.
Türkiye’nin
Ermenistan ile arasındaki sorunların çözümü noktasında ve
Kafkasya’da yürüttüğü çabaları da desteklediklerini belirten Ria Oomen, sözlerine şöyle devam etti: “Samimi olarak söylüyorum ki Türkiye’de çok ciddi değişiklikle ve reformla gerçekleşti. Ve bunları takdirle karşılıyoruz. Hollanda’nın dönem başkanlığı sırasında müzakerelere başlama tarihi aldı Türkiye ama şu an bir duraklama var. Mesela neden hala bir ombudsman yok. Neden Türkiye sadece müzakere konularının açılmasını istiyor. Oysa yavaşlayan reformlardan da bahsetmek lazım. Oysa reformlar durdu. Bunun nedenlerini biliyorum tabiî ki. Son raporda dikkate aldığım konu şu Kopenhag kriterleri, bağımsız adalet mekanizması, insan haklarının güvence altına alınması… Bunlar Avrupa ile işbirliğinin temelidir. Bizi bir arada tutan değerlerdir.
AB’ye giren son iki ülke olan Bulgaristan ve Romanya’da bu konulara dikkat etmedik. Bu iki ülkede çok yanlışlar var. Bu yüzden daha titiz olmak zorundayız şimdi. Türkiye’de şu anda karşılıklı ayrışmadan kaynaklanan bir tehlike görüyoruz. 2008 yılında bu kamplaşma daha da arttı ve reform sürecini olumsuz etkiliyor. Bu ayrım hem toplumsal hem de siyasal düzeyde var. Oysa reformlar Türkiye’yi
modern yapacaktır. Bu reformlara yönelmek lazım. Sadece işi
teknik bazda ele alıp müzakere başlıklarının açılmasını dile getirmekle olmaz. Son üç aydır yakalan çizgi devam ederse Türkiye yeniden eski havasını yakalar.”
Yasin Yağcı – Basri Doğan, Maastricht