ABD'nin
Ankara Büyükelçisi Francis
Ricciardone'nin ev sahipliğini üstlendiği ve ikametgah bahçesinde düzenlenen davette Türk hükümetini
Dışişleri Bakanı
Ahmet Davutoğlu temsil etti. Davutoğlu davete
Libya zirvesi için Ankara'da olan ve davet öncesinde görüştüğü
Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah bin Zeyd El Nahyan ile birlikte geldi.
Uluslararası alanda tanınan tenor Murat Karahan'ın iki
ülkenin milli marşlarını okumasının ardından Davutoğlu ve Ricciardone birer konuşma yaptı.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu konuşmasında ABD'nin bu özel gününde bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, Türk hükümeti adına Büyükelçi Ricciardone ve ekibi ile ABD'yi
bağımsızlık günü nedeniyle kutladı.
ABD'nin bağımsızlık ilanının farklı açılardan tarihi bir olay olduğunu belirten Davutoğlu, bu bağımsızlık ile ön plana çıkan
insan hakları, vatandaşlık gibi değerlerin diğer pek çok ülkeye
rehber olduğunu kaydetti. Davutoğlu, bu önemli gelişmenin insanlık tarihinde yeni stratejik güçler dengesinde önemli bir etki yaptığını da dikkati çekerek, bağımsızlık ilanından bugüne kadar geçen zaman içinde ABD'nin dünyanın en etkili ülkeleri arasında olduğunu hatırlattı.
Bakan Davutoğlu, zaman içinde
Türkiye-ABD ilişkilerinin olumlu yönde evrildiğini belirterek, iki ülke arasında dostluk, müttefiklik ilişkileri bulunduğunu, Soğuk
Savaş döneminde de yakın bir
ittifak içinde olunduğunu anımsattı.
Soğuk Savaş'ın bitmesinin ardından pek çok sorunlu konuda birlikte çalışıldığını söyleyen Davutoğlu, iki ülkenin şimdi de ilk yurtdışı ziyareti çerçevesinde Türkiye'ye gelen ABD Başkanı
Barack Obama ile şekillenen
model ortaklık içinde olduğunu bildirdi.
Davutoğlu bu yeni paradigma ile birlikte iki ülke ilişkilerinin sadece güvenlik ya da askeri ilişkilerle sınırlı kalmayıp aynı zamanda
ekonomik, kültürel boyutlara da sahip olduğunu aktararak, model ortaklık ile birlikte eskiden daha çok sorunlu konuları ele alan iki ülke yetkililerinin bir araya geldiklerinde artık uluslararası politikanın gündemindeki her türlü konuyu konuştuklarını bildirdi.
Bakan Davutoğlu, iki ülke ilişkilerinin kapsadığı alanın artık daha geniş olduğunu söyleyerek, "İlişkilerin bu boyutu sadece iki ülke için değil, aynı zamanda diğer bölgeler için de önemli" dedi ve bu nedenle küresel düzene daha olumlu katkılar yapabilmek için ikili çerçevede daha sistematik danışmalar yapmaları gerektiğini kaydetti.
Büyükelçi Ricciardone de konuşmasında bu
kutlamanın basit bir kutlama olmadığını, eşitlik,
özgürlük ve
demokrasi gibi bazı değerlerin yeniden anılması için bir vesile olduğunu ifade ederek, "Bu değerler yazıya döküldüğünde dünyanın her tarafında yankılandı, özellikle de bu bölgede hala da ses getirmektedir" dedi.
Mustafa Kemal Atatürk'ün 1923 yılında ABD Kongresi'ne gönderdiği bir mektuba değinen Ricciardone, Atatürk'ün o mektupta yeni kurulan
Türkiye Cumhuriyeti adına şu sözleri kaleme aldığını aktardı:
"Yerkürenin diğer tarafında başka bir millet var ki o da aynı hürriyet, aynı istiklal ve aynı demokrasi uğrunda mücadele ediyor, kan döküyor.
Hürriyet ve istiklal uğrunda harbeden ve tıpkı sizler gibi istiklal için samimi şekilde mücadele eden Türk halkına kalbinizi açık bulundurunuz."
Ricciardone, ABD ve Türkiye'nin kurucularının sözlerinin bugün hala yaşadığını ve tüm dünya halklarına ilham verdiğini söyleyerek, ABD Dışişleri Bakanı
Hillary Clinton'ın bağımsızlık günü kutlama mesajına da atıfta bulundu ve ABD'nin eşitlik ve demokrasi gibi evrensel değerler uğruna yaşamlarını riske atan halkların yanında olmaya devam edeceğini kaydetti.
Davete Davutoğlu ve çok sayıdaki davetlinin yanı sıra
Milli Savunma Bakanı Vecdi
Gönül de katıldı. Gönül, bazı milletvekillerinin
yemin etmemesi ile ilgili soruya karşılık, bir refleks gösterilmesinin
doğal olduğunu ancak bunun yine o milletvekillerine sınırlama getireceğini söyleyerek, bunu farketmelerini beklediklerini kaydetti. Gönül, Mecliste sadece iktidarın değil muhalefetin de bir gücü olduğunu belirterek, yemin etmeyerek bu gücü kullanmada kendilerine sınırlama getirdiklerini zaman içinde farkedeceklerini kaydetti.
AA