Amerikan medyasındaki haberlere göre, olayın meydana geldiği Caro kentinin polis yetkilileri, cep telefonlarının uzaktan kumandalı bombaları infilak ettirmek için kullanılabildiğini belirtirken, savcılık makamı da bu kişilerin, Michigan'daki bir köprüye sabotaj düzenlemeye hazırlandığını ileri sürdü. Bu üç kişiyse cep telefonu alım satımının kazançlı bir iş olduğunu ve telefonları daha sonra satmak için aldıklarını söyledi. Olay, Abdülhamid Osman, kardeşi Adem Osman ve kuzenleri Mervan Avad Muharib adlı üç kişinin, cuma günü bir marketten 80 adet cep telefonu satın almalarından sonra, araçlarının polis tarafından durdurulmasıyla başladı. Texas eyaletinde ikamet eden bu kişiler, minibüslerinde yaklaşık bin adet cep telefonunun bulunması üzerine önce gözaltına alındı, daha sonra da terörist eylem yapmaya hazırlandıkları gerekçesiyle tutuklandı. İlçe savcısı Mark Reene, yerel bir gazeteye açıklamasında, üç kişinin, Michigan eyaletinde bulunan 8 kilometre uzunluğundaki Mackinac köprüsüne sabotaj yapmayı planladıklarına inandığını söyledi, ancak bu kanıya nereden vardığını açıklamadı. Abdülhamid Osman'ın eşiyse tutuklanan üç kişinin, ülkenin çeşitli yerlerinden ucuza cep telefonu aldığını, sonra bunları Texas'ın Dallas kentinde sattığını ve telefon başına 5 dolar kar ettiğini söyledi. Abdülhamid Osman da bu işi kardeşinin üniversite masrafını karşılamak için yaptıklarını anlattı. Osman, daha önce dört başka eyaletten daha çok sayıda cep telefonu satın aldıklarını, bu işi Federal Soruşturma Bürosunun (FBI) bilgisi dahilinde yaptıklarını ve Michigan'da neden tutuklandıklarını anlayamadıklarını söyledi. Tutuklama kararını veren yargıç, bu üç kişinin 750'şer bin dolar kefalet karşılığında serbest kalabileceğini duyurdu. Michigan'daki güvenlik makamları, bulunan telefonların kartlı telefon olduğunu, bu yüzden kullanıcılarının izinin tespit edilemediğini ve teröristlerce tercih edilebileceğini ifade ettiler. Michigan'da daha önce de Arap asıllı iki kişinin, 600 adet cep telefonu bulundurduklarının anlaşılmasından sonra tutuklandığı belirtildi. O olayda da Ali Hussaki ve Usame Ebulhasan adlı kişilerin, alım satımdan kar etmek için bu işi yaptıklarını anlattıkları ve avukatlarının, müvekkillerinin ''sırf Arap asıllı oldukları için'' tutuklandığını söylediği kaydedildi.