Türkiye ekonomisinin yeni tip Koronavirüs (Covid-19) salgınının etkilerine karşı korunabilmesi amacıyla son iki ay içinde binlerce ithal ürüne ilave Gümrük Vergisi getirildi. En son 19 Mayıs'ta Resmi Gazete'de yayımlanan kararla 800'den fazla ürün için gümrük vergileri artırıldı.
19 Mayıs'ta Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararına göre ilave gümrük vergileri 30 Eylül'e kadar yüzde 30'a varan oranlarda, 1 Ekim'den itibaren 10 puana kadar daha düşük oranlarda uygulanacak.
Daha önce de 18 Nisan, 21 Nisan ve 11 Mayıs gibi çeşitli tarihlerde yayımlanan kararnamelerle de çok sayıda diğer ürüne ek gümrük vergisi getirildi.
1.EK GÜMRÜK VERGİSİ NEDİR?
Başkent Üniversitesi öğretim görevlisi Ozan Bingöl, son 1,5 ay içerisinde yaklaşık 5 bin ithal ürüne ek gümrük vergisinin getirildiğini söylüyor.
Bingöl, ek Gümrük Vergisi'ni "yerli üreticiyi korumak için uygulanan önemli bir ticaret politikası aracı" olarak tanımlıyor.
2. HANGİ İTHAL ÜRÜNLERE EK GÜMRÜK VERGİSİ GETİRİLDİ?
18 Nisan'da oyun konsollarına ek vergi getirildiğine işaret eden Bingöl, "Talebi artan her ürünün ertesi gün de vergisi artıyor gibi." yorumunda bulunuyor.
Bingöl, oyun konsollarına getirilen verginin ardından talebi artan tıraş makinelerine de verginin getirilebileceğine dikkat çeken tweetinin ardından son kararnameyle bu ürüne de vergi getirilmesine şaşırdığını açıklıyor.
3. BU VERGİLERİN MAKSADI NE?
İthal ürünlere getirilen ilave Gümrük Vergisi'nin Koronavirüs salgınının ekonomiye olan olumsuz etkilerini hafifletmeyi ve yerli sanayiyi korumayı amaçladığı aktarılıyor.
İlgili kararnamelerde ilave gümrük vergilerinin amacı 'artan ithalat baskısına karşı yerli sanayiciyi ve yerli üreticiyi korumak' olarak yer alıyor.
Vergi uzmanı Bingöl'e göre ise bu vergilerin amacı "Hazine'ye gelir kaydetmek."
"Kolay vergicilik" yapıldığını söyleyen Bingöl, bu durumu şöyle açıklıyor: "Gümrükten mal geçerken peşinen tahsil ediliyor. Hızlı ve etkin bir gelir politikası aslında maliye için. Dahası bu gümrük vergileri Katma Değer Vergisi'nin (KDV) matrahına dahil olduğundan aslında efektif vergi oranı daha da artıyor."
"Örneğin 100 liralık bir ürünü getirdiğinizde KDV'sinin yüzde 18 olduğunu kabul edelim, 18 lira da KDV ödemeniz gerekmekteydi." diyen Bingöl, "Şimdi aynı ürünü getirdik diyelim yüzde 30 Gümrük Vergisi geldiğinde ürün 130 TL olacak ve KDV bunun üzerinden hesaplanacaktır. Yani 130 liranın yüzde 18'i 23,40 TL KDV ödenecektir. Hem Gümrük Vergisi artıyor hem de KDV artıyor."
KORONAVİRÜS KRİZİNDE EK GELİR İHTİYACI
Ekonomistlere göre hükûmetin ek gelir yaratma yoluna gitmesinin akabinde Koronavirüs salgını yüzünden turizm ve ihracat gelirlerinde yaşanacak azalma yer alıyor.
Dünya gazetesi yazarı Özcan Kadıoğlu, "Koronavirüs sebebiyle ülke cari açığının yaklaşık yüzde 80'ini karşılayan turizm gelirlerinde ciddi bir kayıp olacağı öngörülüyor." değerlendirmesinde bulunuyor.
Kadıoğlu, yükselen kur ve Merkez Bankası (TCMB) rezervlerinde yaşanan azalmanın da hükûmeti kaygılandırdığı görüşünde: "İthalata gümrük vergisi koyarak ithalatın azalmasını, buna karşılık yerli üretim ürünlerin kullanılmasını sağlamaya çalışıyorlar. Bu sayede cari açığı dolayısıyla döviz ihtiyacını azaltmak istiyorlar."
4.EK GÜMRÜK VERGİSİNİN EKONOMİK SONUÇLARI NE OLABİLİR
Dünya gazetesi yazarı Özcan Kadıoğlu'na göre öncelikli olarak bu ürünlerin ithalat maliyeti artacak, bu da bu ürünlerin satış fiyatlarına yansıyacak: "İthalatçı firmalar ister ürünü girdi olarak kullansın ister ürünlerin doğrudan piyasaya satışını gerçekleştirsin ithalat maliyeti artacağından bu maliyeti satış fiyatlarına yansıtmak zorunda olacaklar."
Kadıoğlu, "Bu sebeple ithaline ilave gümrük vergileri getirilen ürünlerin piyasa fiyatları yükselecek ve sonunda bu vergiler, ürünleri satın alan tüketicilere yansıyacaktır." dedi.
Kadıoğlu, bu kararların diğer bir etkisi olarak, "Başlangıçta yerli üreticiyi destekler nitelikte gözükse de Gümrük Vergisi koyduğunuz ülkeler misilleme yapacaktır." tespitinde bulunuyor.
Hem demir-çelik hem de beyaz eşyanın ihracat gerçekleştirilen önemli sektörler olduğunu vurgulayan Kadıoğlu, "Bu açıdan baktığımızda attığımız taş ürküttüğümüz kurbağaya değecek mi bekleyip göreceğiz." diyor.
ZAMLAR ENFLASYONU YÜKSELTECEK
Vergi konusunda kitapları bulunan Dr. Numan Emre Ergin ise Dünya gazetesine konuyla ilgili yazdığı makalesinde, ihracat yapan üreticilerin, ara mallar için ithalat yapmak durumunda olduğunu kaydetti.
Ek vergilerin enflasyona ve istihdama etkisinin olacağını belirten Ergin, "Ülkemiz üretebilmek için ithalat yapmak durumundadır. İthalatı kısmak için alınacak önlemlerin yan etkisi üretim ve dolayısıyla istihdamdaki azalma olacaktır." dedi.
Ergin, "Ticaret Bakanlığı verilerine göre 2019 sonu itibarıyla ithalat yapan firma sayısı 81 bin 1. Hem ihracat hem ithalat yapan firma sayısı ise 35 bin 695'tir. Dolayısıyla ek Gümrük Vergisi koymak gibi önlemler bir yandan ülke ekonomisinde daralmaya yol açabilir. Diğer taraftan üretim maliyetleri artacağından bu maliyetlerin fiyatlara yansıtılması halinde enflasyonist bir etkiye yol açabilir." diye konuştu.
Ergin, "Mücevher sektöründe olduğu gibi ithalatçı-ihracatçı sektörler açısından ise bu ek vergilerin etkisi daha da fazla olacak ve bu sektördeki şirketlerin uluslararası rekabet gücü aşınacaktır." ifadelerini kullandı.
VERGİDEN MUAF OLAN YATIRIMCIYA EK VERGİ
Teşvik belgeli yatırım kapsamında makineleri gümrüksüz ithal etmesi gereken yatırımcıların, yeni getirilen ilave gümrük vergileri yüzünden Gümrük Vergisi ödemek zorunda kaldı.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, ilave Gümrük Vergisi'nin Gümrük Vergisi olmadığını belirterek, teşvik belgeli yatırımcıların da bu vergileri ödemesi gerektiğini bildirdi.
Ayrıca çok sayıda yatırımcının, vergiden muaf olduğunu zannettiği ithal makinelerin Türkiye'ye gelmesinin ardından ek vergi tahakkukuyla karşı karşıya kaldığı ve bunun üzerine bu yatırımcıların çoğunun Ticaret Bakanlığı'na vergiden muaf olmak için başvurduğu aktarıldı.
5. SEKTÖR TEMSİLCİLERİ BU EK VERGİLERİ NASIL YORUMLUYOR
Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Mustafa Kamar, "Türkiye'nin dünyanın en büyük ihracatçılarından, üreticilerinden biri olmasına rağmen bu verginin gelmesini istemedik. Çünkü diğer sektörlerde olduğu gibi ürün alıp Türkiye içinde satan ithalatçı bir sektör değiliz. Biz ağırlıklı olarak getirdiğimiz ürünleri yurt dışına ihraç eden bir sektörüz." dedi.
6. İTHALATA GETİRİLEN EK VERGİLER KORUMACILIK POLİTİKASININ BİR İŞARETİ Mİ?
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, getirilen son kalem ek gümrük vergilerinin ardından 20 Mayıs'ta, "Stratejik ve üretim imkanı bulunmayan ürünler hariç, ithalat kolay olmayacak. Birileri bir dönem ülkemizi ithalat cenneti yapmaya çalıştı." dedi.
Bu sözlerin Türkiye'nin daha çok korumacılık politikasına yöneleceğinin bir işareti mi? olduğuna yönelik tartışmalar ortaya çıktı.
Dünya gazetesi yazarı Özcan Kadıoğlu, ek Gümrük Vergisi hamlesinin "sadece günü kurtarmaya ve döviz dar boğazından çıkmaya yönelik bir hamle olduğunu" vurguluyor.
Kadıoğlu şunları ekliyor: "Eğer gerçekten bunda samimi olsalardı geçmiş 17 yılda bunun altyapısını kurup ithalat cenneti yapmamaya çalışırlardı. 1923 yılından bugüne enflasyondan arındırılarak yapılan 5 trilyonluk ithalatın 3,63 trilyonluk kısmı AKP döneminde yapıldı. 97 yıllık Cumhuriyet dönemi Türkiye ithalatının yüzde 73,5'ine karşılık geliyor."
GÜMRÜK DUVARLARI PANSUMAN ÇÖZÜMLERDİR
"Gümrük duvarlarını örerek ekonominizi kalkındıramazsınız" diyen Kadıoğlu, şu değerlendirmede bulundu: "Bir ülkenin gelişmesi için dış ticaret hacminin sürekli olarak dengeli büyümesi gerekir. Gümrük duvarları pansuman çözümlerdir. Önemli olan rekabetçi bir sanayi alt yapısı kurup katma değer ortaya çıkaran üretim altyapısını kurmaktır."