Köfteci Yusuf, enerji sektörüne yatırım yapan girişimciler arasına katıldı. Geçmişte restoran zincirinde domuz eti kullanıldığı iddialarıyla gündeme gelen marka, şimdi ise “Köfteci Yusuf Rüzgar Enerji Santrali” (RES) projesiyle gündemde. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, 18 Kasım’da proje için ÇED (Çevresel Etki Değerlendirme) sürecinin başlatıldığını duyurdu.

Sol Haber'den Yusuf Yavuz'un haberine göre, Balıkesir’in Susurluk ilçesine bağlı Asmalıdere Mahallesi’nde yapılması planlanan proje, üç türbinden oluşacak. Projenin bulunduğu bölgenin kuzeybatı-güney yönlü ana kuş göç yolu üzerinde olduğu belirtiliyor. Leylek ve yırtıcı kuş göçlerinin yoğunlaştığı bu bölge, uzmanlar tarafından detaylı incelemelere tabi tutuldu.

Proje tanıtım dosyasına göre, sahada yapılan gözlemler sonucu bölgede 42 farklı kuş türü tespit edildi. Raporda, türbinler arasındaki mesafelerin kuşların güvenli geçişine uygun olduğu belirtilse de çevre uzmanları projeye yönelik olası etkiler konusunda temkinli. Projede türbin pervanelerinin uzunluğuna göre belirlenen etki alanlarının düzenlendiği ifade ediliyor.

Köfteci Yusuf RES’in üretim kapasitesi 2 MWm olarak planlanıyor. Projenin inşaat aşamasında toplam 3.246 ton hafriyat çıkacağı, inşaat sürecinin beş ay süreceği bildirildi. Üretilen enerji Balıkesir şebekesine aktarılacak. Projenin çevresel etkilerinin minimumda tutulması için alınan tedbirler dosyada yer aldı.

Enerji sektöründe alım garantisi uygulamaları, farklı sektörlerden girişimcilerin bu alana yönelmesine neden oluyor. Özellikle enerji üretimi ve dağıtımının özelleştirilmesi, sektörü kârlı bir yatırım alanına dönüştürdü. Ancak bu durum, tüketicilere yüksek elektrik faturaları olarak yansıyor. Türkiye, enerji fiyatlarında dünyada ilk 10 arasında yer alıyor.

Financial Times’ın hazırladığı rapora göre, Türkiye dünyada en pahalı elektriği kullanan yedinci ülke. İngiltere, Almanya ve İtalya gibi ülkelerle birlikte sıralamada üst sıralarda yer alan Türkiye’nin enerji politikaları, tüketici üzerinde ciddi maliyetler yaratıyor. Uzmanlar, bu alandaki özelleştirme ve teşvik politikalarının yeniden değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çekiyor.