Konuyu Twitter hesabı üzerinden değerlendiren Günay, yapılanın, dokunulmazlığı gerçekten sınırlayan bir düzenleme olmadığını anlattı. Hukukçu kimliğiyle bilinen Günay, şu tweetleri paylaştı: “Milletvekilliği dokunulmazlığı elbet yeniden düzenlenebilir, sınırlandırılabilir. Ancak yapılan bu değildir. Dokunulmazlık konusunda -daha önce de yazdım- kamuoyu yanıltılıyor. Ağır cezalık suçlarda suç üstü halinde zaten dokunulmazlık yoktur. Bir milletvekilinin, örneğin terörü desteklediğine ilişkin suçüstü hali tesbit edilmişse, Anayasa’nın dokunulmazlık hükmünden yararlanamaz. (md.83)”
İşlem, Anayasa’ya aykırı
“Suçüstü olmamış ama hakkında önemli iddia ve kanıt varsa, TBMM derhal dokunulmazlığını kaldırabilir. Bunun için iktidarın oyu yeterlidir. Bu imkanlar varken, bir madde değişikliğiyle birikmiş dosyaları toptan yargıya göndermek Anayasa’ya aykırıdır. Aleyhte hüküm geriye yürümez. Bu düzenleme ile dokunulmazlık aynen devam edecek, sadece -Anayasa ve hukuk zorlanarak- birikmiş dosyalar ‘toptan’ yargıya gönderilecektir.”
Devlet öfkeyle değil, akılla yönetilmeli
“Yapılan dokunulmazlığı gerçekten sınırlayan bir düzenleme değildir; ülkeyi yine gerginliğe taşıyacak olan bir yanlışın tekrarıdır. Yeni bir hükümetin göreve başlayacağı bu eşikte TBMM, bu yanlıştan vazgeçip dokunulmazlığı ‘gerçekten sınırlayan’ bir düzenleme yapabilir. Bunları -iktidar ya da muhalefeti gözeterek- siyasi kaygıyla değil, ülkenin huzurunu düşünerek deneyimlerimi paylaşmak amacıyla yazdım. ‘Hiç ibret alınsaydı tekerrür mü ederdi?’ diyor Akif. İbret almak akıl işidir; ve devlet öfkeyle değil, akılla yönetilse iyidir!”
Kaynak: Yeni Hayat Gazetesi
