'Doğaya, suya, toprağa vahşice saldırmaktan bıkmadılar'
⏱ Okuma Süresi 3 dk•Yayınlanma Perşembe, Haziran 4 2015
Derelerin Kardeşliği Platformu Sözcüsü Ömer Şan, doğanın ve yaşam alanlarının özellikle Hidroelektrik santraller (HES) tarafından yağmalandığını savunarak, "Yıllardır yaşam alanlarımıza, doğamıza, sularımıza ve topraklarımıza vahşice saldırmaktan bıkmadılar. Tarihimizi, kültürümüzü, geleceğimizi yok ederek bizi yurtsuzlaştırmak istiyorlar." dedi.

Derelerin Kardeşliği Platformu Sözcüsü Ömer Şan, doğanın ve yaşam alanlarının özellikle Hidroelektrik santraller (HES) tarafından yağmalandığını savunarak, "Yıllardır yaşam alanlarımıza, doğamıza, sularımıza ve topraklarımıza vahşice saldırmaktan bıkmadılar. Tarihimizi, kültürümüzü, geleceğimizi yok ederek bizi yurtsuzlaştırmak istiyorlar." dedi.
Ömer Şan, 5 Haziran Dünya Çevre Günü dolayısı ile bir açıklama yaptı. Şan, önceki yıllarda olduğu gibi Dünya Çevre Günü'ne Türkiye'de 'baskı ve yıldırma' politikalarının yanında, bir savaş hukuku olan ve Bakanlar Kurulu kararlarıyla yapılan 'cebri-zoraki kamulaştırmalarla' girildiğini öne sürdü.
Şan, şunları kaydetti: "Başta Elektrik Piyasası Düzenleme Kanunu, Maden Yasası, ÇED uygulamaları gibi çeşitli yasa ve yönetmeliklerde yapılan değişiklikler, Tabiatı ve Biyolojik Çeşitlilik görüşmeleri gibi birçok düzenlemeler ve Torba Yasalara eklenen maddeler, adeta doğal yaşam alanlarımızın ölüm fermanını hazırlıyor. Bunların yanında yargı süreçlerine, hukukun üstünlüğü ilkesine ve bilimsel çalışmalar konusundaki gelişme ve çalışmalara karşı sürdürülen baskı ve engelleme politikalarıyla da adeta, doğal yaşam alanlarımızın, hukukun, bilimin hatta demokrasinin genetiği ile oynanmaktadır."
Çevrecilere karşı 'ağır yaftalamalar' yapıldığını savunan Şan, şu ifadeleri kullandı: "Bizleri 'bir avuç çapulcu', 'bir takım çevreci tipler' olarak niteleyenler, sularımıza, vadilerimize, yaşam alanlarımıza göz koyduğu gibi canımıza da kast ederek yine bizleri eşkiyalıkla özdeşleştirmeyi sürdürüyorlar.Yılmadık, yılmıyoruz, yılmayacağız. Tamamen bağımsız yerel bir halk hareketi olma özelliğinden ödün vermeyen Derelerin Kardeşliği Platformu olarak, bu yılki Dünya Çevre Günü'nde de bu dik duruşumuzu bir kez daha vurgulamak istiyoruz. İnsana, yaşama, doğaya ve çevreye, yaşam hakkına saygılı ve duyarlı herkesi ülkemizin eşi benzeri olmayan yeşilini, biyolojik zenginliğini, toprak ve su kaynaklarını, tarihi, sosyal, kültürel değerlerimizi oluşturduğumuz, üreterek var ettiğ
Ömer Şan, 5 Haziran Dünya Çevre Günü dolayısı ile bir açıklama yaptı. Şan, önceki yıllarda olduğu gibi Dünya Çevre Günü'ne Türkiye'de 'baskı ve yıldırma' politikalarının yanında, bir savaş hukuku olan ve Bakanlar Kurulu kararlarıyla yapılan 'cebri-zoraki kamulaştırmalarla' girildiğini öne sürdü.
Şan, şunları kaydetti: "Başta Elektrik Piyasası Düzenleme Kanunu, Maden Yasası, ÇED uygulamaları gibi çeşitli yasa ve yönetmeliklerde yapılan değişiklikler, Tabiatı ve Biyolojik Çeşitlilik görüşmeleri gibi birçok düzenlemeler ve Torba Yasalara eklenen maddeler, adeta doğal yaşam alanlarımızın ölüm fermanını hazırlıyor. Bunların yanında yargı süreçlerine, hukukun üstünlüğü ilkesine ve bilimsel çalışmalar konusundaki gelişme ve çalışmalara karşı sürdürülen baskı ve engelleme politikalarıyla da adeta, doğal yaşam alanlarımızın, hukukun, bilimin hatta demokrasinin genetiği ile oynanmaktadır."
Çevrecilere karşı 'ağır yaftalamalar' yapıldığını savunan Şan, şu ifadeleri kullandı: "Bizleri 'bir avuç çapulcu', 'bir takım çevreci tipler' olarak niteleyenler, sularımıza, vadilerimize, yaşam alanlarımıza göz koyduğu gibi canımıza da kast ederek yine bizleri eşkiyalıkla özdeşleştirmeyi sürdürüyorlar.Yılmadık, yılmıyoruz, yılmayacağız. Tamamen bağımsız yerel bir halk hareketi olma özelliğinden ödün vermeyen Derelerin Kardeşliği Platformu olarak, bu yılki Dünya Çevre Günü'nde de bu dik duruşumuzu bir kez daha vurgulamak istiyoruz. İnsana, yaşama, doğaya ve çevreye, yaşam hakkına saygılı ve duyarlı herkesi ülkemizin eşi benzeri olmayan yeşilini, biyolojik zenginliğini, toprak ve su kaynaklarını, tarihi, sosyal, kültürel değerlerimizi oluşturduğumuz, üreterek var ettiğ
Bu haberler de ilginizi çekebilir
En Çok Okunanlar
1.Gizli tanık skandalı: 7'si duruşmaya çağrılmadı, 6'sının ifadesi iddianamede yok2.Yoksullar için kırmızı alarm: Kritik seviyeye ulaştı...3.Transatlantik’te Ukrayna çatlağı derinleşiyor4.Odesa bölgesindeki stratejik köprü vuruldu5.Dijital Çağda Nefret Söylemi Uluslararası Konferansı bugün Gent’te düzenleniyor
6.Hatay'da korkutan deprem!7.Suriyeli mülteci Ahmed, Avustralya'da kahraman oldu8.Türkiye için utanç davası: Gazeteci Hidayet Karaca cezaevinde 12'inci yılına girdi9.İmralı heyeti, Adalet Bakanlığı ve AKP'den randevu talep etti10.Furkan Torlak hakkında karanlık iddialar: Özel bilgilere ulaşabiliyor, hakime talimat veriyor...

ERTUĞRUL İNCEKUL

ABDULLAH AYMAZ

ARİF ASALIOĞLU

ŞERİF ALİ TEKALAN








