Diyanet'in Gülen raporunun 22 maddede analizi

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Cuma, Eylül 1 2017
Diyanet İşleri’nin Başkanı (DİB) Mehmet Görmez’in görevden ayrılmadan önce apar topar açıkladığı Fethullah Gülen raporuna kuvvetli itirazlar gelmeye devam ediyor. Bu açıdan ilmi bir heyet tarafından hazırlanan, “Diyanet raporundaki yanlışlar ve raporun usûl açısından analizi” başlıklı yazı fgulen.com adresinde yayımlandı. Raporun usül açısıdan değerlendirmesi 22 başlıkta yapıldı.
Diyanet'in Gülen raporunun 22 maddede analizi

Yazının sonuç kısmında ise şu konulara dikkat çekildi.

Yapılan çalışmadan aşağıdaki sonuçlara ulaşılmıştır;

1. İlmî araştırmalarda ele alınan konular olumlu-olumsuz bütün yönleriyle değerlendirilir ve ispat yöntemiyle bir neticeye ulaşılır. Şahsi fikir ve yorumlar, belli bir mantık örgüsü ve tutarlılık içerisinde sunulur. Keyfi yorumlara gidilmez, sloganik dil kullanılmaz, nefret, öfke ve haset ifade eden kelimelerden uzak durulur ve konu olabildiğince objektif olarak incelenir. En son ulaşılan netice ise eğer vahiy veya aklın kesin olarak ortaya koyduğu bir mesele değilse şahsi bir yorum olarak sunulur, konuyla alâkalı en son hüküm buymuş gibi bir kanaat belirtilmez.

DİB tarafından Hizmet hareketi ve Hocaefendi hakkında hazırlanan ve ilmî olduğu iddia edilen rapora bu ilkeler çerçevesinde bakıldığında, pek çok illetle malul bir metin kurgusunun yapıldığı görülür. Erbabınca ele alındığında bu raporun ilmî olduğu kesinlikle savunulamaz. Zira yukarıda belirtilen keyfi yorum, sloganik dil, nefret söylemleri, parçacı yaklaşım, ifadeleri konu bütünlüğünden kopararak alma, önyargı gibi özelliklerin tamamı raporda kendini açıkça göstermektedir.

Bu durum göstermektedir ki DİB, bu araştırmayı ilmî kimliğiyle yapmamış, DİB eski başkanı Mehmet Görmez’in de ifade ettiği gibi cumhurbaşkanının emriyle, yani siyasi iradenin güdümünde ve tamamen şartlı olarak yapmıştır.

2. Dini mevzularda konuşup-yazacak insanların ilmî yeterliliklerinin yanında çok dikkatli ve hakkaniyetli olmaları gerekir. Raporun hazırlanmasını deruhte eden kimselerin yeterlilikleri hakkında yukarıda anlatılanlar yeterince bilgi vermektedir. Yaptıkları yorum ve değerlendirmeler onların gerekli yeterliliğe sahip olmadıklarını açıkça göstermektedir. İlmî yetersizliklerinin yanında dikkat ve hakkaniyet konusunda da ciddi eksik

Bu haberler de ilginizi çekebilir