Dışarıdaki Türkiye ve Erdoğan'ın yeni tasfiye planı

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Çarşamba, Mayıs 9 2018
''Eğer tüm gün Havuz izleyip Erdoğan’ı dinliyorsanız ‘bütün dünya bize karşı’ der geçersiniz fakat durum hiç de iyi değil. Dünya medyasına insan hakları ihlalleri ve diktatörlük uygulamaları ile konu olan ülkelerin -petrolü de yoksa- ekonomileri ayakta kalamaz.''
Adem Yavuz Arslan / tr724

Elimde iki adet Time Dergisi var.
 
Birincisi 2011 yılı Kasım ayına ait. ‘Erdoğan’s Way’ (Erdoğan’ın yolu) başlıklı kapak haberinde ‘Erdoğan’ın Türkiye’de yaptığı büyük dönüşümden’ övgüyle bahsediliyor.

İkinci Time Dergisi ise bu haftaya ait.

Derginin 14 Mayıs tarihli kapak haberinde yine Erdoğan var. Fakat bu kez 2011’deki haberin ‘tam tersi’ bir içerikle okurun karşısına çıkıyor dergi.

‘Güçlü adamın yükselişi’ başlıklı haberde Erdoğan’la birlikte Rusya, Filipinler ve Macaristan liderleri var. Daha önce ‘Erdoğan’a övgüler düzen, Arap Baharı’na ilham olduğunu’ söyleyen Time bu kez pek de iyi şeyler söylemiyor.

Peki ama Time aynı Time, Erdoğan aynı Erdoğan. Bu yüz seksen derece ters kapaklar neyin ifadesi?

Öncelikle şunu not etmek lazım: Bu örnek, Erdoğan ve AKP yönetiminin Havuz medyası aracılığı ile pompaladığı ‘Batı bize düşman, şer ittifakı bizi devirmek istiyor’ söylemlerini tekzip ediyor.

Yani demokratikleşme adına iyi şeyler yaptığınız zaman hakkınızı teslim edip sizle ilgili pozitif haberler yapıyorlar, insan haklarını ihlal edip OHAL’le ülke yönetme fırsatçılığına giriştiğinizde de eleştiriyorlar.

Bir başka ifadeyle Türkiye’ye ayna tutuyorlar. Aynada ne yansıyacağı tamamen size bağlı.

DÜNYA HERŞEYİ GÖRÜYOR

Diğer önemli boyut ise şu: Türkiye çok yakın takip ediliyor. İktidarın her icraatı, ister iyi ister kötü, izleniyor ve not ediliyor.

Bu şu açıdan çok önemli: Bilindiği gibi soykırım süreçlerinin son iki aşaması ‘imha’ ve ‘inkar’dır. Yani, h

Bu haberler de ilginizi çekebilir