Devlet hiçbir zaman vatandaşına tuzak kurmaz. İşlendiği tarihte suç olarak tanımlanmamış bir eylem, sonradan yapılan bir düzenleme ile suç olarak tanımlanırsa eylemin faili bu suçtan dolayı cezalandırılamaz. Bu kişilerin hukuk güvenliği hakkının, demokratik toplumun ve hukuk devletinin vazgeçilmez unsurlarından biridir. Devletin verdiği yetki ve izin çerçevesinde çıkarılan, basılan ve dağıtılan bir gazeteyi oldu bitti bir KHK düzenlemesi ile kapatıp sonradan bu gazeteyi okuyanı, abone olanı, ücretsiz dağıtanı suçlu yapmak ne hukuk devleti ile, ne demokratik standartlarla, ne evrensel ilke ve değerlerle, ne etik ile, ne insanlık ile, ne de herhangi bir moral değerle izah edilemez. Devlet kendini mahir avcı, vatandaşını da eline düşmüş çaresiz av olarak göremez. Bu ilkel kabile devletlerinde bile kabul edilemez bir uygulamadır.
Kanunsuz suç ve ceza olmaz. Hangi eylemin suç teşkil ettiği, maddi ve manevi unsurlarının ne olduğu, tanımlanan suç için öngörülen cezanın alt ve üst sınırı kanun ile belirlenir. Ve tipe uygun bu eylem genişletici yorum yoluyla veya kıyas yolu ile değiştirilemez, farklılaştırılamaz. Aynı zamanda suç tanımı yapan yasa maddeleri genel ve soyuttur. Kişiye, gruba, zümreye özel kanun koyulamaz ve/veya uygulanamaz. Hiçbir yasa maddesinde kurban derisi toplamak, kurban vermek, kurban eti dağıtmak, fakir fukara öğrenciler için burs vermek, kermes düzenlemek suç olarak tanımlanmamıştır. Kaldı ki bu eylemler sadece hizmet hareketine mensup kişiler tarafından gerçekleştirilen eylemler de değildir. Başka gruplar, dernekler, vakıflar bu tür faaliyetleri ya bizzat ya da gönüllüleri eli ile yürütmektedir. Türgev'in bağış kabul etmesi suç değil hatta teşvik edilen bir eylemken Kimse Yok Mu derneğine yardım etmek suç. Türk Hava Kurumu adına kurban derisi toplanabilirken, eleştirilecek bir yanı yok, hizmet hareketi adına toplayamazsın.
A cemaati üyeleri kermes düzenlerse ne güzel, hizmet hareketi gönüllüleri düzenlerse terörist eylem...
Kişiye özel uygulama tek kelime ile eşitsizliktir. Ayrımcılıktır. Ve ayrımcılık yapmak insan hakları ihlalidir. Kaldı ki şimdiye kadar tüm devlet aygıtları ve kamu kurumları tarafından takdir edilip desteklenen ve sosyal devlet ilkesi gereği desteklenmesi gereken bu eylemler haşmetmeablarının emri ve istekleri gereği suç sayılmaya başlanmıştır. Bugünlerde revaçta olan uygulama gereği önce bir grubun tüm üyelerini suçlu kabul et, sonra yaptığı legal tüm eylemleri illegal olarak düzenle ve hepsini tık zindanlara.
Bırakın hukuk devletini, polis devletinde bile olmayacak uygulamalar bunlar. Mafya devletinde, kabile devletinde, parti devletinde veya kanaatimce aile devletinde mümkün tabi.
YORUM