Antalya'da dershanelere yönelik operasyonda gözaltına alınan 16 kişi, savcılığa dahi sevk edilmeden emniyetten serbest bırakıldı. Polisin, baskında kaç kişiyi gözaltına aldığını avukatlardan sakladığı belirtildi.

Antalya'da dün Körfez ve Anafen Dershaneleri'ne yönelik 'Terörle Mücadele Kanunu'na muhalefet' iddiasıyla düzenlenen operasyon, bir gün geçmeden çöktü. İki ayrı dershane baskınında aralarında öğretmenlerin de bulunduğu toplam 16 kişi gözaltına alınmıştı. Antalya Emniyeti Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürlüğü'ne götürülen ve burada sorgulanan 16 kişinin ifade işlemi tamamlandı. Gözaltına alınanların tamamı savcılığa dahi sevk edilmeye gerek duyulmadan emniyetten serbest bırakıldı.

POLİS GÖZALTI SAYISINI SAKLADI, AVUKATLARDAN HABERSİZ İFADE ALDI

Öte yandan, söz konusu operasyonun ardından KOM'da ifade alma işlemlerinde bir takım hukuksuz uygulamalar yaşandığı belirtiliyor. Gözaltına alınanların tümünün ifadesine dershane avukatı Adnan Taşkın'ın girmesine izin verilmedi. Her kişi için ayrı avukat isteyen emniyet, aksi durumda Antalya Barosu'ndan avukat isteyeceklerini söyledi. Bu durum üzerine Taşkın, gözaltındakilerin tamamı için avukat temin etti. Ancak polis emniyette ifade için bekleyen avukatlara haber vermeden barodan avukat talep ederek ifade aldı.

Emniyette yaşanan bir diğer skandal ise polisin gözaltı sayısını avukatlardan saklaması oldu. Avukat Adnan Taşkın, gözaltına alınanların kesin sayısını sormasına rağmen emniyet bu bilgiyi vermedi. Gözaltı sayısı avukatlardan saklandı. Yaşananları değerlendiren Adnan Taşkın, resmi olarak kendisinin bilgisi dahilinde 12 kişinin ifadesinin alındığını, ancak bu isimlerin dışında 6 ismin daha olduğunu söyledi. Taşkın, akşam KOM'da yaptığı görüşmede ifade için bekleyen kimsenin kalmadığının söylendiğini ifade etti. Taşkın yaşananları şöyle anlattı: "Hiç bir hukuki dayanağı olmamasına rağmen böyle bir zorluk çıkardıkları için ben de kendi ofisimde birlikte çalıştığım arkadaşlarımdan yardım istedim. Bana verilen sayı kadar avukat arkadaşı çağırdım. Bunları polise bildirdim. 'İfadelerine geçildiğinde bu arkadaşları çağırın' dedim. Bu şekilde bir mutabakatımız vardı. 10 kişide bu normal işledi. Akşam olduğunda arayan soran olmadı. Durum nedir diye sorunca. 'Avukat bey hepsinin ifadesi alınmış' dediler. Benim ismini bildiğim, ifadesi alınmayan iki kişi vardı. Onları da sordum. Onların da ifadesi alınmış. 'Bunların avukatını nereden temin ettiniz' dediğim zaman barodan çağırdıklarını söylediler. Burada savunma hakkının kısıtlanması söz konusu. Bu kişiler bundan haberdar değil. Benim kendileriyle görüşmeme de imkan sağlamadılar. Öyle bir şey olsaydı ben kendilerine 'sizin burada müdafinizi yapmak için bekleyen avukatınız hazır, size barodan avukat talep edilmesi şeklinde bir şey söylerlerse kabul etmeyin' diyecektim. Bunu demeye imkan olmadı. Burada her türlü yönlendirme olabilir. Bu yönde bir şey yapıldıysa bu konuda bir suç duyurusunda bulunmayı düşünüyorum."

CİHAN