DİSK, KESK, TMMOB ve TTB; açığa alınan, ihraç edilen kamu emekçileri ile ilgili ortak bir açıklama yaptı.
AKP iktidarının tüm emekçilere gözdağı vermek istendiğinin belirtildiği açıklamada, "Attıkları her adımda, aldıkları her kararda siyasi tasarruflar üzerinden hareket edenler, hukuk önünde er ya da geç hesap vereceklerini bilmelidirler" ifadeleri yer aldı.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
CADI AVI İLE GÖREVDEN ALINAN EĞİTİM EMEKÇİLERİ DERHAL GÖREVLERİNE İADE EDİLMELİDİR
Eğitim öğretim yılının başlamasının arifesinde, 1 Eylül gece yarısı çıkarılan 672 sayılı KHK ile 28 bini MEB bünyesinde olmak üzere, 50 bini aşkın kamu emekçisi ile onlarca akademisyen hukukun en temel ölçüsü olan savunma hakkı bile tanınmadan ihraç edilmesinin üzerinden hafta geçmeden bu kez de 11 bin 285 öğretmen, iktidar ve siyasal uzantılarının darbe fırsatçılığı sonucunda açığa alınmıştır.
8 Eylül tarihinde, Başbakanın talimatını alan mülki amirlerin yandaş sendika işbirliği ile hazırladığı listelerle eğitim emekçilerinin açığa alınmasının, eğitim emekçilerinin örgütlü mücadelesini dağıtmayı hedeflediği açıktır.
Bunun yanında Darbe sonrası ilan edilen OHAL rejiminin puslu havasından yararlanarak Türkiye'nin demokrasi, emek ve barış yanlısı akademik geleneği ile hesaplaşmak isteyen AKP iktidarı, adları Türkiye'nin emek, barış ve demokrasi mücadelesi ile anılan bilim insanlarını, akademisyenleri ihraç ederek üniversiteden uzaklaştırdı.
Hükümet, yandaş medya ve yandaş sendikanın işbirliği ile oluşturulan açıkça iftira niteliği taşıyan suçlama ve hedef göstermeler sonucunda gerçekleştirilen açığa almalar, açık bir "yargısız infazdır ve hiçbir yasal hukuki dayanağı bulunmadığı gibi, emekçilerin Anayasa ve uluslararası sözleşmelerle teminat altına alınmış temel haklarına aykırıdır.
AKP iktidarı, yıllardır eğitimin dinselleştirilmesine, ticarileştirilmesine, cinsiyetçi ve ayrımcı politikalarına direnen, laik-bilimsel-demokratik ve anadilinde eğitimi savunan, emek, barış ve demokrasi mücadelesi yürüten eğitim emekçilerinden intikam alırcasına hareket etmekte ve bu operasyonla tüm emekçilere gözdağı vermektedir.
Açıkça belirtelim ki, savunmasız, gerekçesiz, öznel kriterlerle, AKP muhbirlerinin ifadeleriyle, muhalif eğitim emekçilerinin "terörle iç içe” gibi oldukça muğlak bir suçlamayla açığa alınmasını kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz.
Emekçilerin uzun yıllar süren mücadeleleri ile elde ettikleri hakları, evrensel hukuku, temel hak ve özgürlükleri yok sayarak; özellikle sendikal hakları, toplu eylem hakkını, zorlama yorumlarla suç olarak değerlendirerek gerçekleştirilen bu operasyon, ülke çapında açık bir dikta rejimine doğru gidildiğinin somut kanıtıdır.
Devleti ve eğitim sistemini kendi siyasal-ideolojik çıkarları doğrultusunda yeniden yapılandırmak isteyenler, karşılarında hiçbir örgütlü güç istemedikleri için tamamen siyasal bir operasyon gerçekleştirmişlerdir. Hükümet kendisine muhalif herkesi "terör suçu” ile ilişkilendirerek kamuoyu desteğini arkasına almaya çalışmakta, kendi işledikleri suçun üzerini örtmek istemektedir.
Etnik ve siyasal kimliklere göre yapılan fişlemeler, sendikal aidiyetler, ihbarlar, sendikal husumet üzerinden eğitim emekçilerinin örgütlü mücadelesinin hedef alındığı ortadadır. Attıkları her adımda, aldıkları her kararda siyasi tasarruflar üzerinden hareket edenler, hukuk önünde er ya da geç hesap vereceklerini bilmelidirler.
Başta eğitim ve bilim emekçileri olmak üzere, tüm kamu çalışanları, işçiler, hekimler, mimar ve mühendisler bu tür saldırıları ve örgütlü mücadeleyi dağıtma amaçlı siyasal operasyonları boşa çıkartacak köklü bir mücadele geleneğine sahiptirler. Kamudan hukuksuz bir şekilde ihraç edilen ve açığa alınan bütün kamu emekçileri görevlerine iade edilmeli, örgütlü yapılara, sendika ve meslek odalarına yönelik bu haksız ve pervasız saldırılar, derhal durdurulmalıdır.
DİSK, KESK, TMMOB ve TTB olarak, nereden ve kimden gelirse gelsin, başta eğitim emekçileri olmak üzere tüm kamu emekçilerinin örgütlü mücadelesini ve iş güvencesini hedef alan, iktidarın baskıcı ve antidemokratik uygulamalarına zemin hazırlayan her türlü yasa dışı girişim ve saldırının karşısında duracağımızı, hukuksuz bir şekilde açığa alınan tüm eğitim emekçileriyle birlikte olduğumuzu kamuoyuna ilan ederiz.