Der Spiegel AKP'nin Almanya'daki çetesini araştırdı

Alman ‘der Spiegel Dergisi’, Almanya'da haklarında adi suçlar ve çete faaliyetleri yürütmekten işlem başlatılan ‘Osmanen Germania’ grubu ile AKP hükümeti arasındaki bağı açıklayan bir makale yayınladı.

SHABER3.COM

‘Osmanen Germania’ lideri Mehmet Bağcı, yardımcısı Selçuk Şahin ile birlikte grup üyesi toplam 8 kişi haklarında yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanmıştı.

8 kişi haklarındaki iddialara cevap vermek üzere pazartesi günü ilk kez hakim karşısına çıkıyor.

Der Spiegel, ilk duruşma öncesi iddianame ve dosyanın içini anlattığı yazısında grup ve Ankara arasında olduğunu öne sürülen ilişkilere ışık tutmaya çalışıyor.

Çetenin elebaşı konumundaki Mehmet Bağcı ve Selçuk Şahin tutuklu yargılanıyor

‘Osmanen Germania ile Erdoğan arasındaki gizli bağ’  başlıklı yazıda bahsi geçen iddialar ve soruşturma dosyasına dayandırıldığı söylenen ilişki ağı şöyle:

OSMANEN GERMANIA – ERDOĞAN İLİŞKİ AĞI

“Fedailerin, kadın tüccarlarının bir araya geldiği bir tür Alman-Türk rock kulübü. Ancak kulübe takılan çetenin şaşırtıcı şekilde Türk devleti ile yakın ilişkisi var, hem de en tepedekine kadar.

Filmi geriye saracak olursak bu bağ nasıl ortaya çıkarıldı?

1 Haziran 2016, günlerden Çarşamba, gece yarısına az kalmış, saatler 10.30’u gösteriyor. Hessen eyaleti polis şefliği Türk Cumhurbaşkanı’ndan gelen bir telefon çağrısını duyuyor.

Dışişleri Bakanı ahizeyi uzatırken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Merhaba” diyor telefonda. Karşı taraftaki Berlin’deki kişi de, telefonları dinlenen bir AKP milletvekili (Metin Külünk), “Sevgili Cumhurbaşkanım, saygılarımla, nasılsınız?” diye cevap veriyor.

Erdoğan, ketum bir şekilde cevap verip sırdaşı Metin Külünk’ün verdiği raporu dinliyor. Konu, Alman Parlamentosu Bundestag’da kabul edilen Ermeni tasarısı ile ilgili yapılan protesto gösterisi. Gösteriyi Külünk organize etti. Telefonda Külünk “Bunu size, zat-ı alinize armağan etmek istiyorum” diyor. Ve ekliyor, “Emirlerinizi bekliyorum.” Erdoğan gerekenleri ileteceğini söyleyip, “iyi geceler” diliyor.

Osmanen Germania lideri Mehmet Bağcı, AKP milletvekili Metin Külünk ve bir grup üyesi

ALMAN POLİSİNİN ‘GÖLGE’ EKİBİN HER ADIMINI KAYDETMİŞ

Hessen polisinin “Gölge” ekibindeki soruşturmacılar konuşmadan etkileniyor. Üst düzey bir emniyet görevlisi, Berlin’de düzenlenen bir gösteriye Ankara’nın bu kadar ilişik olmasına ve bizzat Erdoğan’ın ilk ağızdan bilgilendirilmesine şaşırdığını söylüyor.

Aslında polis organize suçlarla ilgileniyor, aylardır rockçı bir çetenin izini sürüyordu.

‘Osmanen Germania’ klübünde dövüş sanatı ustaları, fedailer, kadın tüccarları bir araya geliyordu. Başlarında şimdi hüküm giymiş Mehmet Bağcı var. Ağırlıklı olarak Türk veya Türkiye doğumlu bu adamlar silahlara, uyuşturucuya ve şiddete çok aşina, ne yaptıklarından da soruşturmayı yürüten polisler haberdar.

Dinlemeye takılan telefon kayıtlarından polisler, çetenin Ankara ile çok yakından ilişki içinde olduğunu öğreniyor. Bir yetkiliye göre, “Çete, Türk devletinin Almanya’daki eşkıyaları idi.”

İLK DURUŞMA PAZARTESİ 

Polis ve savcıların çeteyle ilgili soruşturmayı tamamlaması yaklaşık iki yıl sürdü. Pazartesi günü Stuttgart’ta ilk ana duruşma başlayacak. ‘Osmanen Germania’ liderleri haklarındaki iddialara cevap verecekler. Güvenlik güçleri bir zamanlar çeteye bağlı Almanya genelinde 2000 kadar kişi olduğunu düşünüyor. Şimdilerde ise ancak bir kaç yüz kişi kaldıklarını tahmin ediyorlar. Savcılık çetenin 8 üyesine cinayet, hürriyeti kısıtlama, gasp, uyuşturucu pazarlama, tehdit gibi suçlamalar yöneltiyor.

Mehmet Bağcı, grubun “Dünya Lideri” olarak biliniyor, gasp ve hırsızlıktan, yardımcısı Selçuk Şahin, cinayete teşebbüsten yargılanıyor.

DENİZ YÜCEL’E KARŞI BAĞCI SERBEST BIRAKILACAK MI?

Çete üyeleri haklarındaki suçlamaları reddediyor. Bağcı’nın avukatı Stefan Striefler, müvekkilinin politik sebeplerle tutulduğunu, “Deniz Yücel’in serbest kalmasından sonra kendisinin de serbest kalacağını ümit ediyor.” dedi.

Soruşturma dosyası, çete üyelerinin kendi içlerinden birisine de bir hasımlarına da aynı şekilde ve vahşice davrandıklarını gösteren belgelerle dolu.

VAHŞİCE DAVRANIYORLARDI

Bunlardan biri şöyle:
“Gece 21.10’da Karlsstrasse’de Kürt çete üyesi Olgun A. ile karşılaştılar. Osmanen Germania karşıdaki savunmasız adamı bıçakladılar. Kurbanları yere yıkıldığında onu dövmeye tekmelemeye devam ettiler, ta ki yanlarından geçen birisi yardım isteyip birilerini aradığı zaman vurmayı kesip oradan uzaklaştılar.”

Polislere göre çete üyeleri kendi kardeşlerine de kötü davranıyordu. Mesela Celal S. Kürtlere karşı güç kullanmayı kabul etmemişti. Kulüp arkadaşları Celal’i kaçırdı ve üç gün boyunca ona işkence ettiler. Ağzını demir maşayla açıp sarhoş edene kadar içirdiler, kalçasından silahla vurdular, dövdüler, kulağını kesmeye çalıştılar.

Tüm bu iddialar mahkemede önlerine gelecek.

TAŞERON İŞLERDEN YÜKLÜ KOMİSYON ALIYORLARDI

Öte yandan ‘Osmanen Germania’ çetesinin mülteci evlerinde güvenlik işlerini aldığı da ortaya çıktı. Baden-Württemberg eyaleti Lörrach şehrinde 50 kadar kişiyi 8 yere yerleştirdikleri tespit edildi. Emirler alt bir taşerondan geliyordu. Çalışanlara saatlik 8 ila 10 euro ödeniyordu, Bağcı ve yardımcısı bu tutardan hatırı sayılır bir komisyon alıyordu. Sadece 2016 Şubat ayında bu işten 12,500 euro çeteye akmıştı. Şehir yönetimi asıl işi alan şirkete saatlik 32 ila 36 euro ödüyordu.

Lörrach şehir yönetimi sözcüsü 2016 yılı sonuna kadar ‘Osmanen Germania’nın mülteci evlerinde güvenliği sağladıklarını doğruladı. Şehir yönetimi ne döndüğünü 2017 Mart ayında polisler bilgilendirene kadar anlamamış. Sözcüden, “Şehir yönetimi ne ‘Osmanlı Germania’ gibi gruplarla iş birliği yapmayı kabul etmiş, ne de o türden bir alt taşerona işin verilmesini onaylamıştır.” açıklaması geldi.

Tüm bu iddiaların yanı sıra ‘Osmanen Germania’ davası böyle bir dosya için hiç alışık olmadık şekilde siyasetçileri, partizanları, proleterleri de içinde barındırıyor.

Osmanen Germania lideri Mehmet Bağcı ve grup üyeleri, AKP milletvekili Metin Külünk ile birlikteler

UETD, KÜLÜNK VE OSMANEN GERMANIA ARASINDA TEMAS KURUYORDU

Polise göre, Osmanen Germania, Avrupalı Türk Demokratlar Birliği’nin (UETD) eski görevlisi ve AKP’nin lobi organizatörü olan birisi ile yakın temas içindeydi. UETD eski çalışanı, Külünk ile grup arasında aracılık yaptığı iddialarını reddediyor.

Ancak polis kayıtlarına göre Ermeni tasarısına karşı gösteri yapılacağı zaman  UETD’den bir ekip Bağcı’ya, Osmanen çete üyelerinin sivil görünümle gösteriye katılmalarını emretmişti. Bağcı 500 kadar kişiyle gösteriye katılacakları sözünü vermiş ancak sadece 50’si gösteriye katılmıştı.

Rockçı çete üyeleri liderlerinin peşinden giderken, öyle ki kulüp tüzüğüne göre ağzından çıkan laf kanun olan liderlerine her bir katılımcı için komisyon ödeniyordu. Dinlemeye takılan telefon görüşmelerinden eyleme giden her katılımcı için 100 euro ödendiği tespit edildi. UETD’nin adamı paranın Türkiye’den geldiğini söylüyordu. Ancak bu kişi Bağcı’ya hiç bir zaman emir vermediğini öne sürüyor. Metin Külünk de iddiaları reddediyor, denilenlerin kendisine, Erdoğan’a, Türkiye’ye karşı uydurulmuş bir manipülasyon olduğunu söylüyor.

Osmanen Germania grup lideri Mehmet Bağcı ve beraberindekiler Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın danışmanlarından İlnur Çevik ile birlikteler

GRUBUN LİDERİNİ SARAYDA AĞIRLAYAN SIRLARI İFŞA ETTİ

Ekim 2016’da, Erdoğan’ın ekibinden sırları ifşa eden birisi patron Bağcı’nın da içinde olduğu bir heyeti Ankara’da ağırladı. ‘Osmanen Germania’ gururla ziyareti internetten paylaştı: siyasetçi, grubu  “yurt dışında terörist örgütlerle savaşan Türk vatandaşlarının arkasında duran sizsiniz” diyerek lanse etti. Terörist örgütten Almanya'da yasaklı PKK kastediliyordu.

BAĞCI, MİT İLE İYİ İRTİBATTA OLDUKLARINI SÖYLÜYOR

Kaydedilen bir telefon mülakatında bir Türk gazeteci Bağcı’ya Türkiye’nin istihbarat servisi MİT’in kendisini destekleyip desteklemediğini soruyor. Bağcı gülerek “Bu tip şeyleri konuşmamalıyız” diyor telefonda. Gazeteci, “Diyelim ki konumuz bu” diye üsteleyince, Bağcı, “Evet” diyor. “Yani irtibatımız çok iyi.” diye ekliyor.

Hessen eyaleti kriminal suçlar araştırma bürosu amirlerinden biri çetenin politize edildiğinden, sürekli olarak AKP ve UETD’nin etkisinde hareket ettiğinden ve Türk ajanları tarafından desteklendiğinden şüpheleniyor. Darmstadt savcısı hâlâ Külünk ve şüpheli bir MİT personeline yönelik soruşturmasını yürütüyor.

Ancak, soruşturmayı yürüten savcılar öyle bir ortamda ki etraftaki herkes Erdoğan’ın en önemli adamı olmakla övünüyor. Henüz iddiaları gerçeklerle ayırmak zor. 2015 yılında Alman soruşturmacılar benzer bir olayda Yüksek Mahkeme’de iddiaları ispatlayamamış ve dosya kapanmıştı. O zaman da yine muhtemelen milliyetçilerden ve Erdoğan’ın arkadaşlarından oluşan şüpheli bir Türk ajan şebekesinin keş para ödemeleri mercek altına alınmıştı.

KÜLÜNK SİYASİ HOLİGAN GİBİ KULLANMIŞ

Osmanen Germania dosyasında ise Külünk ve Almanya’daki adamının çete üyelerini siyasi holigan gibi kullandığı ele alınıyor. Tekrar ve tekrar, belgelerden açıkça anlaşıldığı gibi bu işi destekleyenler çeteden sürekli Kürtlere karşı hareket etmelerini, etkinliklerini bozmalarını, bir araya gelip onları dövmelerini istemiş.

Polis, Mehmet Bağcı ve yardımcısı Şahin’in güç ve tanınırlık elde etmek için bilinçli olarak eylemlere katıldığını söylüyor. Bağcı, Osmanen Germania’nın ne politik bir grup ne de Türk cumhurbaşkanının fedai takımı olduğuna ısrar edip, AKP ve istihbarat servisi tarafından kontrol edilmediğini savunuyor. Külünk de iftira atıldığını söyleyip iddiaları reddediyor. UETD de Osmanlı Germania ile irtibat içinde olduklarını kabul etmiyor.

Arabuluculuk yaptığı iddia edilen kişi ise ceza doğuracak eylemlerin içine dahil olmak istememiş ve 2014 yılında UETD ile ilişiğini kesmiş birisi.

BAĞCI’YA BÖHMERMANN İŞİ HAVALE EDİLMİŞ

31 Mart 2016’da Bağcı’nın, Erdoğan hakkında alaycı bir şiir kaleme alan mizahçı Jan Böhmermann’ın peşinde olduğu tespit edildi. Polis kayıtlarına göre,  UETD’nin adamı Bağcı’yı arayarak Osmanlılar’ın mizah sanatçısına saldırması işini gruba havale ediyor.

Günler sonra aracı kişi Bağcı’yla yeniden temas kuruyor. Ona bir iş verdiğini söylüyor. Ne oldu diye? soruyor

Bağcı, “Soruşturma geçiriyoruz” diye cevap veriyor. Böhmermann Köln’de yaşıyor. 
“Bu adamın işini aradan çıkarmalıyız.” diyen çete lideri, polisi kastederek, “adresini bulacak “Amca” ile irtibatı vardı” diye cevap veriyor. Bunun üzerine Böhmermann’a kişisel koruma tahsis edildi ve güvenliği sağlanmış oldu.
<< Önceki Haber Der Spiegel AKP'nin Almanya'daki çetesini araştırdı Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER