Kocasert,
yönetim kurulu üyeleriyle birlikte düzenlediği basın toplantısında Denizli'nin 2010
Ekim ayı
ihracat rakamlarını değerlendirdi.
İhracatçıların yıllardır kurla ilgili yaşadığı sıkıntılardan bahsettiğini vurgulayan DENİB Başkanı Kocasert, "Kur konusu, geçen hafta
Güney Kore'de düzenlenen G-20 zirvesinin de gündemindeydi. Gelişmiş
ülkelerin
kriz sonrası dönemde toparlanma süreçlerinin yavaş ilerlemesi, uluslararası ticarette kur savaşlarını beraberinde getirecek gibi görünüyor. G-20 zirvesinde, ülkelerin döviz kurlarıyla yapay bir şekilde oynamasına tepki gösterildi. ABD ve Avrupa'da yaşanan
ekonomik sıkıntılar,
Türkiye'nin ihracatçılarını yakından ilgilendiriyor. Alternatif pazarlara yoğunlaşmakla bir mesafe katettik fakat
üretim ve istihdamda sürekliliği sağlamak için daha iyisini başarmak zorundayız." dedi.
Türk Lirası'nın aşırı değerliliğinin,
dış ticaret ve cari açık dengesinde olumsuz gelişmelere zemin hazırlamaya devam ettiğini ileri süren Süleyman Kocasert, "Yılın ilk dokuz ayına ait verilere göre ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 57,2'ye geriledi. Dış ticaret açığı, Ocak-
Eylül 2010 döneminde yüzde 77,3 artarak 49 milyar dolara ulaştı. Kur sıkıntısına ilaveten, istihdam maliyeti problemi de devam ediyor. Kurlardaki gerilemeyle birlikte istihdam maliyetimiz, uluslararası pazarlardaki
rekabet gücümüzü her geçen gün daha fazla olumsuz etkiliyor. Türkiye
İhracatçılar Meclisi'nin bu konulardaki önerilerine
kulak verilmesi gerektiğini düşünüyoruz. İşgücü piyasasının esnekleşmesini sağlayacak olan özel istihdam büroları uygulamasının hayata geçmesinin, sanayi ve ihracata olumlu etkisi olacaktır. Bu uygulamanın başarılı bir örneğini
Almanya'da gözlemlemek mümkün. Almanya, krizden en az etkilenen ve en düşük işsizlik rakamlarını yakalayan ülke olarak önümüzde duruyor." şeklinde konuştu.
İstihdamla ilgili
vergi ve
sigorta yüklerinin azaltılması gerektiğini vurgulayan Kocasert,
kıdem tazminatıyla ilgili olarak da yeni bir
sistem kurulmasının kaçınılmaz olduğunu düşündüğünü, Kıdem Tazminatı Fonu'nun acilen kurulmasını istediklerini belirtti. Devletten, ihracatçıya özel politikalar üretilmesi konusunda taleplerinin olduğunu anlatan Kocasert, bunları şöyle sıraladı: "İhracatçıya özel
kredi garanti fonu ve kur istikrar konu kurulmalıdır. Eximbank yeniden yapılandırılmalı ve ihracatçıya daha fazla kaynak sağlar hale gelmelidir."
Her şeye rağmen Türkiye'nin ihracatındaki artışın sevindirici olduğunu dile getiren Kocasert, sözlerini şöyle sürdürdü: "2008 yılından sonra ilk defa 10 milyar dolar eşiği aşıldı ve ekim ayında ihracat, yüzde 8,84'lük artışla 10,8 milyar dolar olarak gerçekleşti. Ocak-Ekim ihracatı ise yüzde 11,41'lik artışla 92,7 milyar dolar oldu. Almanya ekonomisinin iyiye gitmesi, bizim ihracatımızı da olumlu etkiliyor. Almanya'ya yapılan ihracat, geçen ekim ayında yüzde 24,2 artış gösterdi. İtalya'ya ihracatımız yüzde 1, İngiltere'ye yüzde 20,9, Hollanda'ya yüzde 11, Romanya'ya yüzde 10,1 arttı. Komşu ülkelere ihracat artışları yüksek oranlarda seyretti. Ekim ayında Irak'a yüzde 25, Rusya'ya yüzde 49, Birleşik Arap Emirlikleri'ne yüzde 70, İran'a yüzde 69, Suudi Arabistan'a yüzde 53, Suriye'ye yüzde 14
ihracat artışı oldu. Uzak pazarlara yapılan ihracat da artmaya devam ediyor. Ekimde ABD'ye yüzde 21, Çin'e yüzde 90, Kanada'ya yüzde 144, Japonya'ya yüzde 18 artış oldu."
DENİB tarafından kayda alınan ihracatın, 2010 Ekim ayında yüzde 28 yükselişle 158,6 milyon, Ocak–Ekim 2010 döneminde ise yüzde 36 yükselişle 1 milyar 153 milyon dolara çıktığını kaydeden Süleyman Kocasert, bunların DENİB'in kurulmasından itibaren bir ayda yapılan en fazla ihracat rakamları olduğunu belirtti. Denizli Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği'nin DENİB'e dönüşmesinin ardından faal üye sayılarının 687'den 828'e yükseldiğini de kaydeden Kocasert, yeni üyelerin
tekstilden sonra ilk üç sırayı alan
sektör gruplarının
kablo,
mermer (
traverten), maden ve
gıda olduğunu ifade etti.
(CİHAN)