Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, günler sonra kameraların karşısına geçerek sert açıklamalarda bulundu. Demirtaş, "Putin'e iki gün meydan okuyup sonra süt dökmüş kediye dönmüş başbakan ve cumhurbaşkanı, Musul'a asker gönderdikten sonra bir-iki gün dünyaya meydan okuyan, arkasından pısırık pısırık askerlerini çeken cumhurbaşkanı ve başbakan, İsrail'e 'One minute' deyip dün gece 20 milyon dolara o değerleri pazarlayan Başbakan ve Cumhurbaşkanı, sıra Kürt halkına gelince mi kabadayı kesiliyorsunuz? Sıra Cizre'ye gelince mi kabadayı kesiliyorsunuz?" diye sordu.

Diyarbakır'da DBP, DTK, HDK eş genel başkanlarıyla birlikte basın toplantısı düzenleyen Demirtaş, Halkların Demokratik Partisi olarak Türkiye'de yönetim modelinin ne olduğunu açıkça parti programlarında dile getirdiklerini belirterek, "Bu da özyönetim ve özerkliktir" dedi. Halkın ortaya koyduğu meşru ve haklı talebe karşı hükümetin bir iç savaş görüntüsünün çok ötesine geçen işgal görüntüsünün ve algıyı uyandıran bu müdahalesine karşı parti olarak çok net bir tutum içinde olduklarını kaydetti. Demirtaş, "HDP, AKP hükümetinin bugün Kürt halkına karşı açmış olduğu savaşta Kürt halkının yanında. Bunun meşru haklı ve tarihsel gerekçelerini arkadaşlarımız açıkladı. Putin'e iki gün meydan okuyup sonra süt dökmüş kediye dönmüş başbakan ve cumhurbaşkanı, Musul'a asker gönderdikten sonra bir-iki gün dünyaya meydan okuyan, arkasından pısırık pısırık askerlerini çeken cumhurbaşkanı ve başbakan, İsrail'e 'One minute' deyip dün gece 20 milyon dolara o değerleri pazarlayan Başbakan ve Cumhurbaşkanı sıra Kürt halkına gelince mi kabadayı kesiliyorsunuz? Sıra Cizre'ye gelince mi kabadayı kesiliyorsunuz?" şeklinde konuştu.

"HALK, KANALLARINIZDA YALAN HABERLERİNİZİ İZLİYOR"

"Cizre'de 20 PKK'lı var diye 6 general, 36 albay ve 10 bin askerle oraya baskın yapmak mıdır kahramanlık? Bu mudur sizin temizlik operasyonu anlayışınız?" diye soran Demirtaş, "Şunu bilerek ve inanarak söylüyorum. Siz ne kadar aciz ve zavallı olduğunuzu ortaya koydunuz sadece. Operasyon yaptığınız her yerde panik ve korku havası değil coşku havası hakim. Çünkü bu insanlar onurlu bir davanın savunucularıdır. Kendi toprağında özgürce, insan gibi yaşamak istiyorlar. Bu kadar. Siz ne yapıyorsunuz? Şehrin sokaklarına tank sokarak evleri tankla, camileri tankla yıkıyorsunuz, havaya uçuruyorsunuz. Yetmiyor akşam sizin kanallarınızda işte hendek kazanlar cami yaktı diye yalan haberlerinizi izliyor buradaki insanlar." ifadelerini kullandı.

"ERDOĞAN VE AKP DARBESİNE KARŞI HAYSİYETLİ BİR DİRENİŞ VAR"

"Türkiye'nin yarısı size inanabilir, çalsanız da soysanız da katliam yapsanız da Türkiye'nin yarısı sizin arkanızda olabilir, peki ya diğer yarısı" diyen Demirtaş, bölgede gece gece gündüz operasyon ve katliam yaparak insanları AKP'li mi yaptınız diye sordu. Demirtaş'ın açıklamaları şöyle: "Böyle yaparak insanları devlete daha mı yakınlaştırdınız? Artık bu halk tarihin tekerrür etmesine fırsat vermeyecektir. Bir kez daha zulüm faşizmin ve işgalin kazanmasına izin vermeyeceğiz. Bu direniş kazanacaktır. Öyle hendek çukur diyenler dönüp tarihe baksınlar. 1980'de Kenen Evren tank paletleri bu sokakları inletirken direnenler kimdi? Kim haklı çıktı? Bugün direnişi ortaya koyanlar olmasaydı, bugün Türkiye toplumunda birbirinin yüzüne bakamazdı insanlar. Çok şükür o gün darbeye karşı direnenler vardı. Şimdi de darbeye karşı direnenler var. Erdoğan ve AKP darbesine karşı haysiyetli bir direniş var. Erdoğan darbe yaptı diye birileri gibi Erdoğan'ın eteğine yapışıp yağcılık ve yalakalık mı yapsaydı insanlar? Ona güzellemeler yazsaydı? Buradaki insanlar teslim bayrağını çekip AKP'liyiz Erdoğan sevdalısıyız mı deseydiler, kusura bakmasınlar. 10 milyonlarca kahraman yiğit, bu darbeye karşı direnen insanlar. Öyle mevzu hendek barikat mevzusu değil. On bin askerle sen ilçeye gönderiyorsan orada hendek yok başka bir şey var demektir. Halk direnişi ve halk var. Ve sen halkın tamamını ev ev temizleyeceğiz deyip halka karşı savaş açmışsan halk yerde bu zulme karşı direnir direnecektir. Öyle çıkıp büyük zafer nidalarıyla büyük kahraman edalarıyla falan da konuşmayın.

YÜZDE 50 OY ALMIŞSINIZ DAHA DA ELİNİZDE SORUNUN ÇÖZÜMÜ İÇİN BİR PROJE YOK

Utanç verilecek bir durumdasınız. Yüzde 50 oy almışsınız daha Kürt sorunuyla ilgili elinizde tek çözüm projesi yok. Şehirlere tank sokmuşsunuz çıkmışsınız zafer demokrasi ve yeni anayasadan bahsediyorsunuz. Bu zulüm çarkı uzun sürmeyecek merak etmeyin. Halkımız sıkıntı çekiyor insanlar bu zulüm nedeniyle tankın yıkımı göç ediyor. Kurşunlu yakanlar bizatihi devletin görevlileridir. Oradaki evleri o kadar harabeye çeviren tank top atışlarıdır. Büyük atışlardır. Halkımız bunun farkında insanlar o yüzden göç ediyor. Fakat bu zulüm uzun sürmeyecek. Bizler çözüm yollarını tartışıyoruz. Halkımızla birlikte bu zulüm günlerinin hızla bitmesi için direnişi büyüteceğiz. Bütün kurumlarımızla halkımızla işbirliği içinde olacağız. Haftaya öz yönetimin ve inşası içinin doldurulması sürecin siyesi zeminde güçlü şekilde olması için hayata geçireceğiz.

DOLMABAHÇE MUTABAKATI ÜZERİNDE TARTIŞMALARIN BAŞLADIĞI SAĞLIKLI BİR MÜZAKEREYE DÖNÜLECEKTİR

Tankın namlusunu gösterip geri adım attıracaklarını zannediyorlarsa kusura bakmasın. Ölüm emri Allah'ın emridir. Halk ölüm korkusunu aştı. Halkın Allah'tan başka kimseden korkusu yoktur. Bu işi kabul edeceksiniz ve zulmü durduracaksınız. Sokağa çıkma yasakları kalkacak, infazlar kalkacağı, özerkliğin müzakere edileceği, üçüncü gözlemci gücün masada olduğu Dolmabahçe Mutabakatı üzerinde tartışmaların başladığı sağlıklı bir müzakereye dönülecektir.

MEDYAYA SERT TEPKİ: SİZ ANCAK BU TOPRAKLARIN KANALİZASYONUNU TEMİZLERSİNİZ

Bizim istediğimiz bu. Herkes barışın yolunu gösteriyor. Bunlar özel savaş yetmedi özel kuvvetleri gönderdiler her gün savaşı büyütecek açıklamalar yapıyor. Gazetelerine bir bakın. Yok silip süpürmek, temizleme operasyonuymuş siz kimsiniz ya? Kimi nereden temizliyorsunuz, siz ancak bu toprakların kanalizasyonunu temizlersiniz başka da bir şey temizleyemezsiniz. Bunu not edin. Tarihte defalarca yaşandı bir kez daha sizin hezimetinizi göreceğiz. Halkların AKP karşısında korkmasına gerek yok. Haklıyız kazanacağız. Taleplerimiz meşrudur kazanacağız. El ele vereceğiz, bu zulmü durduracağız.

DAHA ÖNCE DE BELİRTTİM FAŞİZM RİCAYLA DURMAZ

Daha önce de belirttim faşizm ricayla durmaz, faşizme yalvarılmaz. Ne varsa gücünüz ortaya koyun direnin öyle kanacaksınız. Şimdi biz bu noktadayız. Yılgınlığa korkuya paniğe gerek yok. Mücadeleyi büyüteceğiz. Bu ırkçı savaşçı politikalarına geri adım attıracağız. Halkın bulunduğu her yerde bu onurlu direnişi sahiplenmeye çağırıyoruz, bütün kurumlar olarak. Geri atmak bu tarihi dönemin şerefine yakışmaz. Çünkü biz kimsenin malını çalmadık, kimsenin toprağını işgal etmedik, kimsenin hakkını gasp etmedik. Kimsenin köyünü yakıp yıkmadık, kimsenin dilini yasaklamadık. Kendi toprağımızda onurlu ve özgür bir halk olarak yaşamak istiyoruz. Bu bizim hakkımızdır. Bunu kazanana kadar direniş devam edecektir. Çok görkemli ve onurlu duruştur. Hükümetin yaptığı hiçbir şeyin kanunda yeri yoktur. Sokağa çıkma yasaklarının kanunda yeri yoktur. Valiler bu kararı alamaz, suç işliyorlar. Kanun tanımayan bir devlete karşı halk nereye sığınacak?

KANUN DIŞI DAVRANAN DEVLETİN KENDİSİDİR, HALK SİZİ KİME ŞİKAYET EDECEK

Polisi, savcısı, Başbakan ve Cumhurbaşkanı kanun dışı davranıyor, iş yapıyor. Ne anayasayı, ne de yasaları tanıyorlar. Ne yapacak halk, kime sığınacak? Savcıya mı şikayet edecek bunları, savcıları tutukladılar. Basın açıklaması yapacak? Basın mensupları içerde. Yazan çizen basın mensuplarını tutukluyorlar. Polise mi şikayet edecek, ne yapacak? Gençler hendek kazıyormuş, başka bir yol gösterin onu yapsınlar. Nereye şikayet etsinler? Kimse bu darbeye karşı onurlu duruşu eleştirerek bu halkın mücadelesini durduracağını zannetmesin. Herkes yapabileceği yerde, durabileceği yerde katkı sunmaya çalışsın. Hiçbir yapamıyorsanız dua edin. Direnen gençleriniz için 5 vakit namaz kılın dua edin. Gözlerinizle yalvarın mazlumun yanında olun. Tarihe şereflilerin yanındaydım diye not düşün çocuklarınıza bunu bıraktın." CİHAN