Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, meclisin hükümet tarafından işlevsiz hale getirildiğini belirterek, "Türkiye'de artık 'Türkiye Büyük Millet Meclisi' diye bir kurum yoktur. Türkiye'ye 'bakın parlamento çalışmıyor, demek ki başkanlığa geçmemiz lazım' mesajı veriliyor." dedi.

HDP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı, parti genel merkezinde Eş Genel Başkanlar Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş'ın başkanlığında gerçekleştiriliyor. Toplantı öncesi basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Demirtaş, evrensel hukukun, iç hukukunun aleni bir şekilde hükümet tarafından ihlal edilmesinin çok vahim bir durum olduğunu söyledi. Demirtaş, "Başbakan bunu herhalde inkar edemez. Terörle mücadele adı altında 90'lı yıllardakinden çok daha açık bir kanun dışılık gerçekleşiyor. Bununla ne elde edilmek isteniyor, onu da anlayabilmiş değiliz. Cizre, Sur'da tam olarak elde edilmek istenen zafer nedir bunu da bilmiyoruz. Sokaklara girmiş, evleri yıkmış olmak bir zafer midir? Kas t ettikleri zafer buysa kusura bakmasınlar, tam bir siyasi hezimettir. Sorumlusu AKP hükümetidir." ifadelerini kullandı.

"TÜRKİYE'DE ARTIK TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ DİYE BİR KURUM YOKTUR"

Ortada bir siyasi basiretsizlik olduğunu kaydeden Demirtaş, "Ülke kaosa sürüklenme noktasına getirilmiştir. Bunu yapan hükümetin yanlış pratikleridir. Hükümet bunun hesabını parlamentoya vermemek için parlamentoyu işlevsiz kıldı. Türkiye'de artık Türkiye Büyük Millet Meclisi diye bir kurum yoktur. Ya kapalıdır ya da çalışıyor olsa bile AKP grubu tarafından işlevsiz hale getirilmiştir. Türkiye'ye 'bakın parlamento çalışmıyor, demek ki başkanlığa geçmemiz lazım' mesajı veriyor. Başkanlık olmazsa kaos olur. Bunu her gün ölümler pahasına ülkeye yaşatıyorlar." diye konuştu.

"SES KAYITLARINI BİRAZDAN PARLAMENTODA DİNLEYECEKSİNİZ"

Ambulanslarla ilgili konuşan Demirtaş, olay yerinde PKK'lı olmadığını savundu. Demirtaş, "Varsa buradan bir kez daha söyleyeyim. Biz hükümete 'silah susturun' derken, PKK'ya 'silahı çalıştır' demiyoruz. Fakat büyük bir yalan var. Dün 11 kadın binanın önlerine kadar gittiler, gözaltına alındılar. Hani gidilemiyordu binanın önüne. Ses kayıtları var. 'Belediyenin aracına göndereceğiz, hayır oradan canlı çıkamazsınız' diyorlar. Kim ateş edecek, orada PKK'lı yok. Onlar da biliyorlar. Dolayısıyla oradakiler bir şekilde yaşamını yitirsin bundan da HDP sorumlu olsun. 'Güvenlik nedeniyle yaralıları alamadık' noktasına getiriyorlar. Almak isteyen 10 dakikada gider alırdı. Ses kayıtlarını birazdan parlamentoda dinleyeceksiniz. Aynı anda o ses kaydını Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş dinliyordu." şeklinde konuştu.

"BİZ KİMSEYE HENDEK KAZIN, BARİKAT OLUŞTURUN, DEMEDİK"

Demirtaş, çözüm süreciyle ilgili şöyle devam etti :"Bu iş siyasi, müzakere, diyalog zeminde çözülür. Hendek de, barikat da, öz yönetimle özerklikle alakalı değil. Bütün bu operasyonların karşılıklı olarak yarattığı güvensizlik, katliamlar, bütün tartışmalar karşısında hükümetin politikalarının ortaya çıkardığı bir sonuçtur. Biz kimseye hendek kazın, barikat oluşturun, demedik. Bütün bunları hükümetin oradakilere yaklaşımı ortaya çıkardı. Müzakereyi devirdiler, Öcalan'a tecrit uyguladılar. Kimse bizden ordunun, polisin AKP'nin yapamadığını HDP yapsın diye beklemesin. Bir çağrı yaptığımızda bu iş çözülecek zannediyorlarsa hiç kusura bakmasınlar." değerlendirmesinde bulundu.

"ARKADAŞLARIMIZ CENEVRE'DE BİRLEŞMİŞ MİLLETLER'E ELDEN BAŞVURU YAPTI"

HDP Eş Genel Başkanı, çatışmalarda ölen siviller hakkında partililerin Cenevre'de Birleşmiş Milletler'e elden başvuru yaptıklarını söyledi. Demirtaş, "Onlara bedel ödetmek, onlar üzerinden toplumda bir psikolojik savaş yürütmek yerine insani, ahlaki, hukuki görevlerini yerine getirmeye davet ediyoruz." dedi.

"ALLAH'IN KİTABINA BU KADAR SAYGINIZ YOK, DARBECİNİN KİTABINA DÖRT ELLE SARILMIŞLAR"

Yeni anayasa konusundaki tartışmalara değinen Demirtaş, şunları söyledi :"Komisyon ilk toplantıda usul tartışması yapılacak. Oradan bir anayasa çıkar mı izleyeceğiz, göreceğiz. Nasıl bir usul dayatacaklar görmek istiyoruz. Ortaklaşabiliyor muyuz? Bir defa biz şeffaf yürütülmesi taraftarıyız. Basına açık olmalı. Oy birliğiyle kararlar alınabiliyorsa belki bunun bir anlamı olabilir. Toplantıya katılmayan partiyle ilgili yaptırımlar ne olacak, bunu görmek istiyoruz. Değişmeyecek ayet hükmünde haşa Kur'an-ı Kerim hükmünde bir metinle karşıyaymışız gibi davranılmasını doğru görmüyoruz. Değişmesin dediğiniz maddeler darbeci Kenan Evren ve cuntacı tarafından yapılmış. Allah'ın kitabına bu kadar saygınız yok, darbecinin kitabına dört elle sarılmışlar, şu madde tartışılmaz, öbür madde tartışılmaz. Bizce tartışılmayacak şey ülkenin birliği, sınırları tartışmayalım, cumhuriyeti tartışmayalım, başkenti tartışmayalım. Fakat ilk 4 madde kutsaldır, şeyiyle kimse bize gelmesin."

CİHAN