HDP EŞ Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Rusya ziyareti dönüşü önemli açıklamalarda bulundu. Güneydoğu'da yaşananlara dikkat çeken Demirtaş, "Ülkede iç barışı sağlamak veya oraya doğru giden yolu açmak bir cümleye bakar. 'Müzakere, diyalog ve konuşmaya hazırız, hep birlikte el ele verelim konuşarak sorunlarımızı çözelim' demeleri yetiyor." dedi.
Selahattin Demirtaş, Rusya ziyareti dönüşünde Atatürk Havalimanı'nda basın mensuplarının sorularını cevapladı. Ziyarete, Güneydoğu'daki gelişmelere ve hükümetin politikalarına yönelik konuşan Demirtaş, kendisine yönelik 'hendek siyaseti yapıyor' şeklindeki eleştiri ve suçlamalara da cevap verdi. Demirtaş, bu konuyla ilgi şunları söyledi: "Ateşkes, barış, silahlar sussun çağrısı yapmaktan bizim dilimizde tüy bitti. Açsınlar sadece son bir yıla baksınlar, 6 aya baksınlar. Hangi parti lideri kaç defa barış sözcüğünü ağzına almış? Kaç defa silahlar sussun, diyalog ile müzakere ile sorunlarımızı çözelim demişim? Parti liderleri içerisinde kim, kaç defa söylemiş? Bizden bir defa bile fazla söylemeyi başarmışlarsa diğer parti liderleri, bütün sorumluluğu biz kabul edeceğiz, suç bizimdir, günah bizimdir diyeceğiz. Gece gündüz bu işler böyle çözülmez diyen biziz. 'Temizleyeceğiz, sileceğiz, süpüreceğiz, tankla topla şehirlere girip gereğini yapacağız' diyen bunlardır. Kimdir savaş politikacısı, söylemlerimize, pratiğimize baksınlar. Biz elimizden geleni yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz. Bırakmış, barış umudundan vazgeçmiş değiliz. AKP'nin şu anda içeride ve dışarıda gerilim çatışma ve savaş yaratıp bunun üzerinden toplumu yönetme dışında hiçbir seçeneği kalmadı. Ülkede iç barışı sağlamak veya oraya doğru giden yolu açmak bir cümleye bakar. Bunu söyleyebiliyorlar mı? Müzakere, diyalog ve konuşmaya hazırız, hep birlikte el ele verelim konuşarak sorunlarımızı çözelim demeleri yetiyor. Bunu diyebiliyorlar mı? Hayır. Neden demiyorlar? 2,5 yıl bunu söylediler ve yaptık. Kim zarar etti? Türkiye toplumu zarar etti mi? Kürdü ile Türkü ile hepimiz faydalandık. Kalıcı barışa götüremedik, hepimizin eksikliği bu ama bunun alternatifi böyle çatışmalı bir ortam olamaz. Hükümetin sorumluluğu, görevidir."
'14 YILDIR KENDİLERİ YÖNETİYOR AMA HEP MUHALEFET SUÇLU!'
"14 yıldır kendileri yönetiyor ama hep muhalefet suçlu; ilginç.' diyen Demirtaş, "Bu nasıl bir maharettir anlamış değilim? Musul'a asker gönderdiler, hiçbir şekilde askerler geri çıkmaz dediler ama 2 gün geçmedi. O koca lafları yuttular. Böylesine tutarsız bir dış politika, içeride de tutarsız bir iç politika bakın ülkeyi ne hale getirdi? Yüzde 49,5 oy almaları bütün politikalarının başarılı olduğunu göstermez. Toplumu korkuyla, şokla tedirgin ederek, güvensizliğe iterek bu noktaya getirdiklerini gösterir. Keşke doğru politikalar uygulasalar da yüzde 49,5 değil, yüzde 80 oy alsalar. Çok başarısız bir hükümet, kukla bir başbakan, yetkisi, etkisi hiçbir kalitesi olmayan bir hükümetle karşı karşıyayız. Allah hepimizi korusun, gidişat iyi değil." ifadelerini kullandı.
'ONLARCA İŞVEREN, ESNAF BİZİ ZİYARET ETTİ'
Rusya ziyaretinin ardından 'vatan millet hainliği' ile itham edildiğini belirten Demirtaş, toplantılarda Rus yetkililere Türkiye'deki vatandaşların hükümet politikalarından sorumlu olamayacağını söylediğini, onları mağdur eden politikalardan vazgeçmeleri gerektiğini vurguladığını kaydetti. Demirtaş konuşmasını şöyle sürdürdü: "Rusya'da basının önünde de ifade ettim, kapalı toplantılarda da ifade ettim. Bir hükümetin yanlış politikaları bir toplumun tamamına fatura edilmemelidir dedik. Türkiye toplumunun bu işte suçu günahı yok. Moskova'dan geldiğimiz uçak bomboştu. Daha önce yer bulamazdınız. Günde birkaç uçak kalkıyordu ve Rusya'nın neredeyse bütün şehirlerine doğrudan uçuşlar vardı. Hepsi iptal. Bomboş uçaklar Moskova'ya gidip geliyor. Birçok uçuş da iptal oldu. Kimdi bunlar peki? Çalışan insanlarımızdı. Hepsi perişan durumda. Biz oraya gittiğimizde onlarca esnaf, işveren bize ulaşmaya çalıştı. Malı gümrükte takılan, deport edilen, vize olmadığı için 1 Ocak'tan sonra terk etmesi istenen bir sürü insan var. Bunlara yardımcı olmayacak mıyız? Kim yapacak bunu peki? Umurlarında mı bunların? HDP bunu yapmaya çalışıyor, bir diyalog kapısı kurmaya çalışıyor bunu vatana, millete ihanetle açıklıyorlar. Bu anlayışla biz hangi sorunu, nasıl çözeceğiz? İstikrar diyenler şu seçimden sonra yapılanlara bir baksınlar. İçeride iç savaş başladı, Rusya ile savaş noktasına geldik, Irak ile savaş noktasına geldik, Suriye'ye girdik gireceğiz zaten. Böyle bir rezalet olabilir mi? Bunların hesabını veremeyecekleri için sürekli HDP'yi hedef gösteriyorlar. Emirlerindeki 3 gazete Başbakan'ın talimatı ile aynı manşeti atarak çıktılar. Toplumu böyle yönlendiriyorlar, böyle yönetiyorlar. Türkiye toplumu buna inanıyorsa yapabileceğimiz bir şey yok."
CİHAN