Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Dünyada örneği az görülmüş, dünyanın her yerine yayılarak kurban etini mazlumlara dağıtmak için giden gönül erlerine, sivil toplum kuruluşu yetkililerine, temsilcilerine teşekkürü bir borç biliyorum. Onlar Anadolu'dan aldıkları o derin irfanı bütün dünyaya yaymak için Kurban Bayramını bir vesile ittihaz ettiler." dedi.
Davutoğlu, bayram mesajında vatandaşlara seslenerek, "Bayramlar her birimizin Rabbimize ve bütün kardeşlerimizin birbirine yakınlaştığı günlerdir, muhasebe günleridir, bir yıl içinde yaptıklarımızı gözden geçirme günleridir. Kucaklaşma günleridir muhabbetle, birbirini aşkla seven insanların, dostların, inananların ve bütün insanların kucaklaştığı günlerdir. Bu kucaklaşma gününde hepinize mutlu ve muhabbet dolu bayram günleri diliyorum. Şu anda hac görevini ifade eden vatandaşlarımızın da haclarının kabul edilmesini diliyorum." temennisinde bulundu.
"ZOR GÜNLERDEN GEÇİYORUZ"
"Zor günlerden geçiyoruz" diye sözlerine devam eden Davutoğlu, "Türkiye büyük sınavların içinden milli birlik ve kardeşlik duygusuyla tam bir kararlılıkla geleceğe doğru yürüyor. İslam dünyası birçok acılarla karşı karşıya, insanlar ciddi risklerle, tehditlerle karşı karşıya. İşte böyle günlerde bayrama yeni anlamlar katmak gerekiyor. Özellikle son dönemlerde eti tırnaktan ayırmaya çalışanlar, ülkeyi bölmek isteyenler, vatandaşlarımız arasında fitne tohumu ekmek isteyenlere karşı bayramı da bir mübarek vesile olarak görelim ve omuz omuza verelim." çağrısı yaptı.
"BİR KISMINIZ FIRAT KENARINDA, DİCLE KENARINDA BAYRAMA HAZIRLANIYORSUNUZ…"
Başbakan Davutoğlu devamında, "Şu anda gözümün önünde, bir kısmınız Fırat kenarında, Dicle kenarında bayrama hazırlanıyorsunuz, bir kısmınız Meriç kenarında, bir kısmınız Kızılırmak, bir kısmınız Menderes kenarında, dağların eteklerinde aynı coşku var, yaylalarda bir bayram sevinci var. Bu bayram sevincini kana, teröre, şiddete bulamak isteyenlere, kardeşi kardeşten ayırmak isteyenlere karşı gelin hep beraber daha bir coşkuyla selamlaşalım, Allah'ın selamı üzerinize olsun diyelim, barışı, esenliği üzerinize olsun diyelim, kardeşliğimiz baki, geleceğimiz kaim olsun diyelim. Komşularımıza dönelim, muhabbetle bakalım, Nesiniz, kimsiniz, hangi kökendensiniz diye sormaksızın kucaklaşalım. Gözlerimizde kardeşliğin kıvılcımı, yüreğimizde muhabbetimizin ışığı olsun. Bugünlerde bir kez daha hep beraber kardeşlik türküleriyle bayramı kucaklayalım, ilahilerimizde ve bütün coşkularımızda sadece kardeşlik sesi, mesajı her yere yayılsın." fikrini paylaştı.
VATANDAŞLARA SESLENDİ
Bütün vatandaşlarıma seslenen Davutoğlu, şunları dile getirdi: "Nerede olursak olalım, ister yaylalarda, dağlarda, ister büyük şehirlerin mahallelerinde, hep beraber sokağa çıktığımızda bir kardeşlik havasını teneffüs etmenin mutluluğunu yaşayalım, hiçbir ayrımcılığa, ötekileştirmeye fırsat vermeyelim. Yine vatandaşlarıma sesleniyorum, yüreği engin, gönlü derin vatandaşlarıma sesleniyorum; hep beraber coşku içinde kutladığımız bayramı daha sonraki güzel günlerin bir başlangıcı olarak görelim. Şehit ailelerimize sesleniyorum, mübarek evlatlarını bayram öncesinde kaybeden ve geçen bayram ellerini öpen evlatlarını bu bayram göremeyen şehit ailelerimize; emin olunuz sizin acınız 78 milyonunun acısıdır, hepimizin yüreğinin yaresidir. O mübarek şehitlerimizin mekanlarının Cennet olduğundan hiç kimsenin şüphesi yok. Onların bize bıraktığı emanet hem vatanımızın birliği, beraberliği emanetidir, hem de aileleri olarak sizlerin bize emanetidir. Sizleri bu bayramda hüzün içinde bırakan bu terör eylemlerine karşı kararlı mücadelemizi sürdüreceğimizden emin olunuz. Bütün vatandaşlarıma bir kez daha sesleniyorum; bugün eşinizi, dostunuzu, akrabalarınızı ziyaret ederken sorun ve öğrenin, en yakındaki şehit ailesini mutlaka ziyaret edin. Mahallerinizden, köylerinizden, ilçelerinizden eğer şehitlerimiz çıkmışsa, onların aileleriyle bayramlaşarak onların acılarının dindirilmesine yardımcı olun."
NÖBET TUTAN ASKERLERE, POLİSLERE DE SESLENDİ
Davutoğlu, şu anda biz bayram sevinci yaşarken sınırlarda, şehirlerde, dağlarda ülke güvenliği için nöbet tutan askerlere, polislere de seslenerek, "Sizin nöbette geçirdiğiniz her dakika normal vakitte geçen binlerce yıla bedel bir ecir sebebidir, nöbetiniz mübarek olsun. Bu millet adına çalışmanın onurunu, vakarını, bayramdaki gurbet hasretiyle dengeleyecek şekilde hepinizin vakur bir tarzda görevinizi yerine getirdiğinizden eminim. Hepinizin gözlerinden, anlından öpüyorum." ifadelerini kullandı.
"AVRUPA NİHAYET MÜLTECİ SORUNU KAPILARINA DAYANMASI DOLAYISIYLA HAREKETE GEÇME İHTİYACI HİSSETTİ"
Türkiye'nin içinden geçtiği bu sıkıntılı dönemlerde, aynı zamanda İslam dünyasında da büyük acılar, ıstıraplar yaşandığını söyleyen Davutoğlu, mesajında, "Özellikle Suriye'de yaşanan büyük insanlık dramı nihayet dünya gündemine girmiş bulunuyor. 4 yıldır Suriyeli kardeşlerimizin acısına gözlerini kapatan Avrupa nihayet mülteci sorununun kapılarına dayanması dolayısıyla harekete geçme ihtiyacı hissetti. Halbuki 4 yıl benim aziz milletim hiçbir şeyden şikayet etmeden, hiç kimseye herhangi bir yardım talebinde bulunmadan bütün kardeşlerini bağrına bastı, yüreğini, sofrasını onlara açtı. Aziz vatandaşlarım, her millet zor zamanlardan geçer, büyük milletler ise zor zamanlardan geçen milletlere gösterdiği tavırlarla anılırlar. Bizim milletimiz tarih boyunca her zaman acı çeken, ıstırap çeken mazlumların yanında yer aldı. Her birinize bir kez daha 4 yıl içinde Türkiye'ye bir güvenli liman olarak, bir ana kucağı olarak gelen mültecilere gösterdiğiniz şefkat, uzattığınız yardım eli dolayısıyla teşekkürlerimi sunuyorum." dedi.
"DÜNYADA ÖRNEĞİ AZ GÖRÜLMÜŞ…"
"Biz bu vicdan muhasebesiyle, biz bu gönül derinliğiyle tarihe geçtik, mübarek Kurban Bayramında da eminim her biriniz yanınızda, yakınınızda bulunan bu sahipsiz, bu kimsesiz mazlumlara yardım elinizi uzatacaksınız. " şeklinde konuşan Başbakan Ahmet Davutoğlu, bayram konuşmasını, "Yine dünyada örneği az görülmüş, dünyanın her yerine yayılarak kurban etini mazlumlara dağıtmak için giden gönül erlerine, sivil toplum kuruluşu yetkililerine, temsilcilerine teşekkürü bir borç biliyorum. Onlar Anadolu'dan aldıkları o derin irfanı bütün dünyaya yaymak için Kurban Bayramını bir vesile ittihaz ettiler. Aziz milletim, mübarek Kurban Bayramınızı bir kez daha tebrik ediyorum. Allah milletimizin birliğini, beraberliğini, ülkemizin bekasını, devletimizin kudret ve şefkatini daim eylesin. Mübarek Kurban Bayramını muhabbetimizin derinleşmesini vesile kılsın. Allah'a emanet olunuz." cümleleriyle tamamladı.
CİHAN