Başbakan Ahmet Davutoğlu, 2 milyondan fazla Suriyelinin barındığı Türkiye'nin bu zamana kadar 8 milyar dolar harcadığını söyledi. Türkiye'de 66 bin Suriyeli bebek dünyaya geldiğini ifade eden Davutoğlu, "Doğdukları ülke Türkiye, özgür ve demokratik bir ülkedir. Asırlarca mazlumlara kucak aştığı gibi onları da bağrında barındıracak, zalime terk etmeyecektir." dedi.
Ahmet Davutoğlu, Küresel Göç Forumu'ndaki konuşmasında göçün etkilerinden ve ekonomiye katkılarından bahsetti. Göçün insan doğasında olduğunu belirten Davutoğlu, "İnsanlar, yaşamak, düşünmek, kazanmak ve öğrenmek için hareket ederler. Ontolojik bakımdan olumlu anlamlar taşıyan bu kelimeler yaşamda gelişmeye ve ilerlemeye işaret eder ve hayatın kaçınılmaz unsurlarıdır. Esasında göç, insan oğlunun bir mekanda kısıtlanması veya mekanın ihtiyaç ya da potansiyellerine yetersiz kalması halinde büyük sınamaları göze alarak ve göğüsleyerek başvurduğu kaçınılmaz bir yoldur. İnsanlar ölüm ve zulümden kaçmak, özgürce düşünmek ve yaşamak, daha fazla kazanmak, öğrenmek ve araştırmak için göç ederler. Küreselleşmenin ve kalkınmanın bir unsuru da şüphesiz insanların daha hızlı ve kolay hareket edebilme kabiliyeti kazanmalarıdır. İnsanın yani emeğin hareketinin meta ve sermaye hareketlerinden geri kalması özelikle küresel kalkınmayı sekteye uğratacaktır." diye konuştu.
Göç ve kalkınmanın sürekli etkileşim halinde birbirini etkilediğini söyleyen Davutoğlu, şöyle devam etti: "Bir taraftan göç iyi yönetildiğinde kalkınmayı sağlayıp sürdürülebilir hale getirirken eğer doğru yönetilmezse kontrolden çıkması durumunda ise bu gelişmeleri olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Göçün kontrolden çıkmasını engelleyerek insanların ana vatanlarında refah ve istikrar içinde yaşamasını sağlamak durumundayız. Göçmenler ev sahibi ülkelerin kalkınmasına önemli katkıda bulunmaktadırlar. Ülkeler ellerinde olmayan bazı kabiliyetleri, başka ülkelerden gelen insanların sağladığı katkılarla aşabilmektedirler. Örneğin 1960 sonrasında Türkiye'den Almanya'ya göçen birçok vatandaşımız Almanya'nın kalkınmasına büyük katkılarda bulunmuşlardır. Aynı durum 1940 yılında Hitler zulmünden kaçan Yahudi bilim adamları için de geçerlidir."
'KİLİS'TE SURİYELİ SAYISI TÜRK SAYISINI GEÇTİ'
Suriyeli mültecilerin Türkiye ve komşu ülkelerdeki kamplarda çok zor şartlarda hayatlarını ikame etmek zorunda olduğunu kaydeden Davutoğlu, "Şu an da Kilis'te, Suriyeli mültecilerin oranı Türkiyeli vatandaşları geçmiş yüzde 54'e ulaşmıştır. Artık bu mesele hepimizin meselesi. Çocuklarımıza baktığımızda Aylan Kurdi'nin gözlerini görmemiz lazım. Torunlarımıza baktığımızda Türkiye'de ve değişik kamplarda doğan yüzbinlerce Suriyeli bebeği görmemiz lazım. Türkiye'deki kamplarda 66 bin bebek doğdu. Onların benim torunumdan bir farkı yoktur. Onların geleceği için ne tedbir almışsak torunlarımızın çocuklarımızın Suriyeli bebekleri için de aynı tedbiri alıyoruz." ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin özgür ve demokratik bir ülke olduğunu söyleyen Davutoğlu, "Asırlarca mazlumlara kucak aştığı gibi onları da bağrında barındıracak, zalime terk etmeyecektir. Ülkemizdeki okul çağında Suriyeli çocuk sayısı 600 bindir. Bunların 230 bini eğitim kurumlarında öğrenimlerine devam ediyor. Suriyelilerin ihtiyaçları için harcanan miktar 8 milyar Amerikan Doları'na yaklaşmıştır. Ancak bu güne kadar ülkemize uluslararası toplum tarafından yapılan toplam yardım 417 milyon dolar civarından kalmıştır." dedi.
CİHAN