Zonguldak'ın Çaycuma ilçesinde, 6 Nisan 2012'de 11 kişinin öldüğü, 4 kişinin halen kayıp olduğu köprü faciasıyla ilgili, ölenlerin yakınları ile Çaycuma Belediyesi'nin Danıştay'a yaptığı itiraz, karara bağlandı. Köprü faciasının mağdurları için hükmedilen (ölenlerin her bir çocuğu için 20'şer bin lira) manevi tazminat miktarını az bularak kararı bozan Danıştay, olayın ağırlığıyla bu meblağın bağdaşmadığını ileri sürerek artırılması gerektiğine hükmetti.
Zonguldak İdare Mahkemesi'ne açılan manevi tazminat davasında 20'şer bin lira manevi tazminat ödenmesi kararına itiraz edilerek Danıştay'a taşındı. Köprü faciasında ölen 5 kişinin yakınlarının avukatlığını yapan Malik Uçar, Danıştay'a yaptığı itiraz başvurusunda 40'ar bin lira manevi tazminat talep etti. Ayrıca olayda Karayolları ve DSİ'nin de sorumluluğu olduğunu savunan Çaycuma Belediyesi de Danıştay'a itirazda bulundu. İtirazı değerlendiren Danıştay 10. Dairesi, Avukat Uçar'ın başvurusunu yerinde buldu. Belediyenin temyiz talebi ise reddedildi. Danıştay kararında, olay nedeniyle duyulan elem ve ızdırabı kısmen de olsa hafifletmeyi amaçlayan manevi tazminatın, yaşama sevinci ve zevki azalan kişinin manen tatminini sağlamaya yönelik bir tazmin aracı olduğu vurgulandı. Tazminat miktarının olay nedeniyle duyulan elem ve üzüntüyü kısmen de olsa giderecek tutarda olmadığına hükmeden Danıştay, tazminatın yükseltilmesine karar verdi.
Faciada anne babası ölenlerden Muhammet Tarık Başören'in avukatı Malik Uçar, "Danıştay köprü faciasının mağdurları için hükmedilen 20'şer bin liralık manevi tazminat miktarını az buldu. Danıştay bunun az olduğunu, olayın ağırlığıyla bu meblağın bağdaşmadığını, bunun artırılması gerektiğini belirterek kararı bozdu. Bunun yanı sıra Danıştay, diğer kurumların kusurları olmadığına, tek kusurlu kurumun Çaycuma Belediyesi olduğuna hükmetti. İki üye buna muhalefet şerhi koyarak belediyenin yanı sıra Karayolları, DSİ ve Zonguldak İl özel İdaresi'nin de olayda kusuru bulunduğunu dile getirdi. Dolayısıyla Çaycuma Belediyesi de tazminatları ödeyeceğini belirtti. İnşallah ölenlerin yakınlarının mağduriyeti giderilir." dedi.
HUKUK GARABETİ
Tazminat davasında kararın verilip suçlunun bulunduğunu ancak ceza davasında soruşturma izni verilmediği için olayın sorumlusunun bulunamadığını kaydeden Uçar, "Dolayısıyla bir hukuk garabeti oluşmuştur. Kusurlu belediye ama hiçbir yetkili hakkında ceza davası açılamadı. İzah edilmesi zor bir durum. Biz şimdi Danıştay kararından sonra yeniden ceza yargılaması yapılabilir mi bunu irdeleyeceğiz." şeklinde konuştu.
OLAY
Çaycuma ilçe girişinde 252 metre uzunluğundaki Çaycuma Köprüsü'nün 48 metrelik bölümü, 6 Nisan 2012'de çökmüştü. Çökme sırasında köprüde yaya olarak yürüyen 4 kişi ile içinde 11 kişinin bulunduğu minibüs, Filyos Çayı'nın azgın sularına karışmıştı. Akıntıya kapılarak sürüklenen aralarında dönemin belediye başkanı Mithat Gülşen'in babası Kemal Gülşen'in de bulunduğu 11 kişinin cesedi bulunurken, facianın üzerinden 4 yıl geçmesine rağmen 4 kişiye henüz ulaşılmadı. Bilirkişi raporuna göre olayda kusur ve sorumlulukları bulunan Çaycuma Belediyesi için İçişleri Bakanlığı, Karayolları Kastamonu Bölge Müdürlüğü için Kastamonu Valiliği, Devlet Su İşleri (DSİ) 232. Şube Müdürlüğü için ise Zonguldak Valiliği soruşturma izni vermedi. Savcılık ve ölenlerin yakınlarının itirazı da reddedilerek olayın sorumlusu bulunamadı. CİHAN