CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, Cumhurbaşkanı ve AK Parti'nin kafasında şekillenen bir başkanlık sistemi olmadığını söyledi. Karşılarında ciddi alınacak bir öneri olmadığını kaydeden Gök, "Cumhurbaşkanın ve AKP'nin istediği Tayyip Erdoğan'a padişah yetkileri veren bir düzenlemedir. Bunun olmayacağını, olamayacağını herkes görecektir. Çünkü Türkiye'de 200 yıldan beri süren parlamenter rejim, kuvvetler ayrılığı bir kişi istedi diye bir günde değişmez." dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekili Levent Gök, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) basın toplantısı düzenledi.

AK Parti içinde vicdanının sesini dinleyenlerin ortaya çıkmaya başladığını belirten Gök, "Bütün diktatoryal eğilimlerin sonunda zaten bu hesaplaşma, bu vicdan muhasebesi yapılır. Bu Cumhurbaşkanı, sürekli halkı ve Türkiye'yi yanıltmıştır. Dolmabahçe mutabakatı çıktığı zaman ki Cumhurbaşkanı'ndan habersiz bir tek kişinin o toplantıya katılamayacağını hepimiz bildiği halde Erdoğan 'Yok öyle Dolmabahçe mutabakatı nerden çıkartıyorsunuz' demiştir. Ama yine Başbakan Yardımcısı bir önceki dönem hükümet sözcüsü Bülent Arınç önceki gün bir televizyon programında Dolmabahçe mutabakatı ve her şeyden Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın haberi olduğunu söylemiştir. Cumhurbaşkanı'nı yalanlamışlardır. Hüseyin çelik ve Bülent Arınç Cumhurbaşkanı'nı köşeye sıkıştırmışlardır. Cumhurbaşkanı şimdi köşede bekliyor. Bir açıklama yapacak durumu var mı? Bir açıklama yapacak durumu yok. Çünkü halka doğruları söylememiştir. Ama doğrunun ne olduğu bizzat AKP'yi yöneticiler tarafından haykırılmaktadır Türkiye toplumuna. Böylesine vahim bir tablo içerisindeyiz. Böylesine kafa karışıklığı içerisinde olan bir cumhurbaşkanı ülkeyi kaosa götürmek için elinden geleni yapan bir cumhurbaşkanı gerçeği ile karşı karşıyayız." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı'nın bir yandan yemin ettiği Anayasa'yı çiğnediğini kaydeden Gök, "Cumhurbaşkanı yemin ederken Anayasa'ya bağlı kalacağına yemin etti. Bu Anayasa, kuvvetler ayrılığı prensibi ve parlamenter sisteme göre inşa edilmiş bir anayasadır. Cumhurbaşkanı, bunu, parlamenter sistemi ve kuvvetler ayrılığını koruyacağı maddeler halinde yer alan Anayasa'yı çiğnemektedir. Cumhurbaşkanı, Anayasa'ya karşı darbe yapmaktadır. Böyle bir anlayış olabilir mi? Daha uzlaşma komisyonu toplanmamış. Nasıl bir yol haritası ortaya çıkmamış. Çalışma koşullarının belirlenmesi aşamasına dahi gelinmemiş. Cumhurbaşkanı 'kitapçık bastırıp miting yapacağız' diyor. Hangi para ile yapacaksınız siz, bu işin hangi tarafındasınız, ne hakla? Örtülü ödeneği mi kullanacaksınız kitap bastıralım, miting yapalım derken. Daha ortada bir şey yok. Komisyon çalışmaları başlamadan Cumhurbaşkanı ortaya dökülmüş." şeklinde konuştu.

"ANAYASA'YI BİR KEZ DAHA ÇİĞNİYOR"

Cumhurbaşkanı'nın geçtiğimiz günlerde kaymakamlara yaptığı toplantıda 'gerekirse mevzuatı dikkate almayın' talimatı verdiğini hatırlatan Gök, "Anayasa'yı bir kez daha çiğniyor. Bu Anayasa'da yemin ettiği, hukukun üstünlüğünü koruyacağına devletin başı olan ve ülkede birliği sağlamakla görevli Cumhurbaşkanı kaymakamlara kanunsuz talimat veriyor. Kaymakamlara mevzuata hukuka uygun davranmayın diyor. Böyle bir kepazelik söz konusu olmaz. Cumhurbaşkanı, Anayasa'nın da hukukun üstünlüğünün de üzerine şal örtmüştür, bunlara resmen darbe yapmaktadır. Böyle bir tablo olabilir mi? Ne demek hukuka uygun davranmayın. Bir cumhurbaşkanı kimi görürse görsün ona söylemesi gereken hukukun dışına çıkmamaktır. Böyle bir tabloyu asla kabul etmemiz mümkün değil. Cumhurbaşkanı'nın bu sözünden cesaret alıp da hukukun dışına çıkmaya niyetlenen tüm bürokratları, tüm idarecileri uyarıyorum. Hukukun dışına çıkan her idarecinin yakasına yapışmak bizim görevimizdir, herkes kanunsuz eylemlerinin hesabını verecektir." uyarısında bulundu.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti'nin kafasında şekillenen bir başkanlık sistemi olmadığını vurgulayan Gök, "Biz bu tartışmaya girmiyoruz. Karşımızda ciddi alınacak bir öneri yoktur. Cumhurbaşkanın ve AKP'nin istediği Tayyip Erdoğan'a padişah yetkileri veren bir düzenlemedir. Bunun olmayacağını, olamayacağını herkes görecektir. Çünkü Türkiye'de 200 yıldan beri süren parlamenter rejimi, kuvvetler ayrılığı bir kişi istedi diye bir günde değişmez. Bütün dünyadaki uygulanan, her ülkenin uyguladığı sisteme baktığınız zaman her ülkenin kendi özgür koşullarında yıllara, yüzyıllara dayalı, sosyal kültürel tarihi birikimler bir aşamaya gelmiştir ve o şekilde rejimler belirlenmiştir." dedi.

"BEN DEVLET BAHÇELİ'YE RTÜK'TEKİ MHP'Lİ ÜYELERİ ŞİKAYET EDİYORUM"

Seçimlerden önce Devlet Bahçeli'nin 'TRTden hesap sormazsam namerdim' şeklinde bir söz söylediğini ifade eden Gök, "Çünkü TRT bütün canlı yayın ve konuklarını AKP'ye ayırmak suretiyle muhalefet partileri üzerinde eşitsiz bir durum oluşturmuş ve Devlet Bahçeli haklı olarak bu tepkisini göstermiş ve bu sözü söylemiştir. Ancak son atanan RTÜK'ün MHP'yi üyeleri başından beri AKP'li üyelerle kol kola davranarak AKP ve iktidarın emeğine yağ sürüyorlar. Bu üyeler önce AKP'li bir üyeyi başkan seçtirdiler. CHP'den bir başkan seçilmesi mümkünken. Daha sonra biz Bahçeli'nin bu sözüne güvenerek TRT'nin YSK kararlarını eklemek suretiyle tarafsızlığını ihlal ettiği gerekçesiyle TRT genel müdürünün görevden alınması konusunda RTÜK'e başvurduk. MHP'li üyeler AKP üyelerle beraber davranarak talebimizi reddettiler. Son olarak TRT'nin cezalandırılması yönündeki bu istek de maalesef MHP'li üyeler yine AKP üyelerle beraber davranarak talebimizin reddine karar verildi. Ben Devlet Bahçeli'ye RTÜK'teki MHP'li üyeleri şikayet ediyorum." açıklamasında bulundu.

Bir gazetecinin, "Anayasa komisyonunun toplanması ile ilgili yazılı bir çağrı geldi mi?" sorusuna Gök, "4 Şubat diye bir çağrı geldi. 4 Şubat Perşembe günü. O konuda Meclis Başkanı'nın ifadesini söylüyorum, yazılı değil şifahen. Yazıyı genel merkezimize gönderirler, ben görüştüğüm zaman 4 Şubat'ta çağrılacağını ifade ettiler. Bildiğimiz bu." cevabını verdi.

"AK Parti komisyonda başkanlık sistemi ile oturursa ne yapacaksınız? Eylem planınız nedir?" sorusuna Gök şu cevabı verdi: "Biz son derece objektif ve iyi niyetli bir şekilde özgürlükçü bir anayasa yapma iddiamızı ortaya koymak için oradayız. Cumhurbaşkanı'nın süreci sabote eden bu eylemlerine seyirci kaymayız. Meclis Başkanı da seyirci kalmamalıdır. Cumhurbaşkanı'nın Meclis'in ve Meclis Başkanı üzerinde bir vesayet kurmasına izin vermemeli. Meclis başkanı bugünden çıkıp cumhurbaşkanına siz bir kenarda durun demesini bekliyoruz. Böyle bir tablo olabilir mi? anlatılan tablo sürecin sağlıklı yürümesini engeller."

Başka bir gazetecinin, "Cumhurbaşkanı, politikasına böyle devam ederse CHP bu komisyondan çekilebilir mi?" sorusuna Gök, "Bizim muhatabımız Meclis Başkanı ve komisyonun AKP'li muhataplarıdır. Onların tavırlarını görmek istiyoruz. Buradan Meclis Başkanı ve AKP'ye çağrıda bulundum. Üzerinize bir vesayet oluşturmasına Cumhurbaşkanı'nın izin vermeyiniz. Böyle bir tavırla orada özgürlükçü bir anayasayı savunurken vesayetçi bir anlayışla dikte ettiği bir anlayışla karşımıza gelmesinler. Biz onların tavırlarını göreceğiz. Muhatabımız Cumhurbaşkanı değil, AKP'nin yönetimi ve Meclis Başkanı'dır." ifadelerini kullandı.

"Atatürk portresinin indirilmesiyle ilgili incelemede son durum nedir?" sorusuna Gök, "Genel Başkanımız yurt dışındaydı dün gece döndü. Bu konuda bir iki gün içinde herkesin haberi olacak şekilde bir kararı sizlerle paylaşırız." karşılığını verdi. CİHAN