ANKARA (CİHAN)- TBMM Genel Kurulunun 69. birleşimi dün saat 14.00'te yoklama ile açıldı. Birleşimi Güldal Mumcu yönetiyor. Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu ile Bazı Kanun ve KHK'larda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın şimdiye kadar 41 maddesi kabul edildi.

Meclis Başkanvekili Güldal Mumcu, "Sayın milletvekilleri, Genel Kurulda bir şarkı sesi duyuyorum, müzik sesi duyuyorum. Lütfen, eğer yüksek sesle müzik dinlemek istiyorsanız kulise gitmenizi öneriyorum" uyarısında bulundu. Ardından konuşan CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, "Cumhuriyet Halk Partisi olarak Cumhurbaşkanını anayasal çizgide kalmaya davet edeceğimizi söylemiştim. Bunu gerçekten içtenlikle söyledim ama bugün Cumhurbaşkanının yaptığı bir konuşma, bu Millet Meclisinin vesayet altında kaldığını gösteren çok tipik bir örnek olarak karşımızda duruyor değerli arkadaşlar. Cumhurbaşkanı geçen gün Malatya'da aynen şunu söyledi: 'Bu yasa Parlamentoda her türlü engellemeye karşın geçecektir.' AKP sıralarından bir tek ses çıkmadı. 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.' sözüne karşılık biz bunu elimizin tersiyle ittik bir tek şey söylemediniz. Şimdi, bugün, Cumhurbaşkanı kalkmış diyor ki: 'Bu yasanın eksiği var fazlası yoktur.' Daha Parlamentoda görüşülen yasa hakkında kim karar verecektir? Biz vereceğiz, sizler vereceksiniz. Cumhurbaşkanı kalkmış 'Bu yasanın eksiği var fazlası yoktur.' diyor. Kimin haddine düşmüş bu söz!" diye konuştu.

Bu sözlere tepki gösteren AK Parti Grubuna yönelik Gök, "Siz bunu kabul ediyor musunuz?" diye sordu. AK Parti Grubundan da "Evet" sesleri geldi. Daha sonra Gök, "Vesayet altında kalmayı kabul ediyor musunuz? Hepiniz vesayet altında kalmayı kabul ediyorsanız, bu sözler sizlere müstahaktır. Ama ben diliyorum ki sizler de bu sözü elinizin tersiyle itmelisiniz. Buradan kalkıp bu sözü reddetmelisiniz. Hepinize sataşıyorum. Hepiniz Cumhurbaşkanının vesayeti altındasınız. Vesayeti altında kalarak bir yasayı çıkarmaya çalışıyorsunuz. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir sözünü çiğniyorsunuz. Bu Meclise yakışmıyorsunuz! Cumhurbaşkanının görevleri belli. Cumhurbaşkanı burada yemin etti. Anayasa'ya, hukukun üstünlüğüne bağlı kalacağına yemin etti. Anayasa'yı çiğneyen bir Cumhurbaşkanı var. Hukukun üstünlüğünü çiğneyen bir Cumhurbaşkanı var ama bu Cumhurbaşkanının bu sözleri karşısında sesini çıkartmayan, vesayet altında kalan bir AKP Grubu var. Yazıklar olsun size! Gelin, bu sözleri reddedin. Gelin, yüreğiniz yetiyorsa Cumhurbaşkanının bu sözlerine karşı çıkın. Ne oldu size? Niye susuyorsunuz? Nasıl milletvekiliniz? Bu sözleri reddetmelisiniz. Sizler darbe hukukunu savunuyorsunuz, vesayeti savunuyorsunuz ve Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne yakışmıyorsunuz." şeklinde konuştu.

Bu sözler üzerine AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, "O bizim liderimiz. Hiç kıskanma boşuna! Vesayet altında değiliz. Onun arkasında kale gibi yürüyoruz!" ifadelerini kullandı. AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın ise "Bu Meclise yakışıp yakışmadığını bu millet takdir ediyor. Bu millet herkese de gerektiği kadar puanını da veriyor, takdirini de yapıyor. Dolayısıyla, şu andaki hâl ve hareketleriyle bu Meclise kim yakışıyor, kim yakışmıyor bellidir. İkincisi: Cumhurbaşkanımızla ilgili, onun hukukunu korumak tabii ki öncelikle Meclis Başkanlık Divanının görevidir. Milletin görevidir, milletin hukukunu da koruyan bir Cumhurbaşkanı vardır. Bir başka husus: Biz bu sözlerin hiçbirini kale almıyoruz." dedi.

Açıklamalara rağmen AK Parti ile CHP sıralarından laf atmalar karşılıklı olarak devam etti. MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural da "Sayın Ahmet Aydın Sayın Cumhurbaşkanının hukukunu korumak Meclisin görevidir. Milletin iradesi, milletin egemenliği Cumhurbaşkanlığının üstündedir. Dolayısıyla, milletin egemenliğine, milletin hukukuna, Türkiye Büyük Millet Meclisine saygı göstermeyen, vesayet altına almak isteyenler… Meclis Başkanlığının asıl yapması gereken, asıl bu vesayeti oluşturmak isteyenlere karşı, Cumhurbaşkanının bu ifadeleri karşısında Meclisin itibarını koruması, milletin hukukuna sahip çıkması gerekmektedir. (MHP sıralarından alkışlar) Dolayısıyla, sizin, Meclis Başkanlığının yapması gereken, milletin hukukuna, milletin egemenliğini temsil eden, hepimizin hukukuna el uzatan, dil uzatanlara karşı milletin hukukunu, milletin egemenliğini, milletin iradesini savunmak olmalıdır, kişilerin hukukunu değil. Önce milletin hukuku. Milleti ayakları altına alanın hukuku olmaz." diye konuştu. CİHAN