Çankaya Belediyesi ve Atılım Üniversitesi'nin işbirliğiyle, çocukların kentten beklentilerini ortaya çıkarmak amacıyla, Nusret Fişek Etüt Merkezi'nde 'Çocuk ve Mimarlık' çalıştayı düzenlendi.
İki yaş grubunda yapılan çalışmada küçükler, hayvanlar ve kent üzerine çözüm önerilerini kağıda dökerken, büyükler de çocuk bakışıyla mekan çözümlemelerini resmetti. Çalışmada, çocukların kent çözümlemelerinin büyüklerden daha iyi olduğu tespit edildi.
Çankaya Belediyesi ile gerçekleştirilen işbirliği çerçevesinde, etüt merkezlerinde bir çalışma yürüten Atılım Üniversitesi Mimarlık Fakültesi 2. sınıf öğrencileri, çocukların kent ve mekan beklentilerini ortaya çıkarmalarını sağladı. Yapılan çalışmanın sonunda iki yaş kategorisindeki çocukların kent tasarımındaki yönelimlerinin daha akılcı olduğunu ortaya koydu.
Çocuklarla ön görüşme yaparak bilgilendiren Atılım Üniversitesi Mimarlık Fakültesi öğrencileri, 8-9 yaş grubu çocuklarla en sevdikleri hayvanlarla yaşayabilecekleri mekanlar çizmelerini isterken, 10-11 yaşındaki çocuklara da bir kent planlaması yapmak düştü.
MİNİKLERLE BİREBİR ÇALIŞMA YAPILDI
Mimarlık öğrencisi ablalar, çocukların en sevdiği hayvanları yadırgasalar da birebir çalışma yaparak çocukların kent, insan, hayvan ve çevre ilişkilerini çözümlemeye çalıştı.
Eğitim yaşamına 2 çocuk annesi olduktan sonra devam eden Özlem Açıkalın, çocuklarla etkinlik yapmaya alışkın olduğunu ve onların hayal dünyalarını çok iyi bildiğini söyledi. Diğer yandan da bir vaşak için mekan tasarımı yapan Rauf Orbay İlkokulu öğrencisi Yunus Ege Kollu (8)'ya refakat etti.
İnsanların vaşak gibi hayvanlardan korktuğunu ifade eden küçük Yunus, kentlerde hayvanlar için yaşamın zor olduğunu söyleyerek, vaşağının ihtiyaç listesini belirledi. Kentlerde orman olmadığı için vaşağın bir arabaya da ihtiyaç duyacağını söyleyen Yunus, kendi evlerinin önünde sadece iki ağaç olduğunu belirterek yüzünü buruşturdu, durumun çocuklar için de iç açıcı olmadığına vurgu yaptı.
ANKARALI ÇOCUKLARDAN ANITKABİR ÇEVRESİNDE YAŞAM TALEBİ
Bir diğer atölyede ise 10-11 yaş grubunda çocuklarla başlatılan çalışmanın ana başlığı, kentin olmazsa olmazları ve yerleşim planı idi. Çocukların hem fikir olduğu 'kent merkezine araç girmemeli' kuralıyla gruplar halinde çalışmalara başlayan çocukların bir bölümü, kent insanının ana ihtiyaçlarını planlarken diğer gruplar da yakın çevrede olmasını istediklerini resmetmek için kolları sıvadı.
Bir kentin sembolünden hastanesine, bilim merkezinden belediye binasına, radyo ve televizyon merkezinden sanat atölyelerine dek pek çok binayı yerleştiren çocuklar, kentin merkezine Anıtkabir'i yerleştirmeyi ihmal etmedi.
Rauf Orbay İlkokulu öğrencisi Zeynep Eylül Mavi (10), yetişkinlerin kent yerine hemen yakındaki köyde yaşadıklarını ve çocuk kentinin ihtiyaçlarını karşılamak üzere üretim yapmaları gerektiğini, şehre gelirken de bisiklet kullanmalarını isterken bir yandan da enerji ve kent ilişkisi üzerine düşünceleri olduğunu vurguladı. Anıtkabir'i resmederken gözlerinin içi gülen Zeynep, yaşadığı çevrede çocukların fikirlerinin hiç dikkate alınmadığından yakınarak, kent planlamaktan çok hoşlandığını belirtti. CİHAN