Bunun için de önündeki tek engel
Anayasa Mahkemesi'dir. Bu engeli aşmak ve ortadan kaldırmak için Anayasa Mahkemesi'nin bünyesini, yapısını değiştirmeye çalışıyor'' iddiasında bulundu.
Cindoruk, Ege Sanayicileri ve İşadamları Derneği'nin (ESİAD) Çeşme'de düzenlediği 24. Yüksek İstişare Konseyi Toplantısı'nda yaptığı konuşmada,
iktidarın, ''siyasi parselasyondan hak ettiğinin üstünde pay aldığını'' savunarak, şöyle konuştu:
''Seçim sistemimizin, Anayasamızın getirdiği yanlışlıklardan ötürü kapsama alanları çok fazla. İstedikleri yasayı çıkarabiliyorlar. Hatta kendi kudretlerini göstermek için Anayasayı zorluyorlar. Anayasaya benzer kurumlarla çatışmaya giriyorlar. Yargıyla kavgalı bir iktidar. Askeri kesimle de aynı kavgayı sürdüren iktidar, mazlum ve
mağdur olarak tutunmak istemektedir.''
İktidarın bir rejim değişikliğine gitme isteği içinde olduğunu iddia eden Cindoruk, ''Bunun için de önündeki tek engel, Anayasa Mahkemesi'dir. Bu engeli aşmak ve ortadan kaldırmak için de Anayasa Mahkemesi'nin bünyesini, yapısını değiştirmeye çalışıyor'' dedi.
Siyasetçilerin geçmişte bazı hatalar yaptığını dile getiren Cindoruk, ''Geçmişte yaptığımız hatalar, beceriksizlikler, bir kenara konulmalı. Onlar tarih oldu, artık
siyaset araştırmacılarının konuları. Ben yakınımızdaki tehlikeyi söylüyorum'' diye konuştu.
-ÖZGÜRLÜK VE DEMOKRASİ AÇILIMI-
İş adamlarının ''
Kürt Açılımı'' hakkındaki sorusu üzerine Cindoruk, bu tarifi benimsemediğini, buna ''
özgürlük,
demokrasi açılımı'' denilebileceğini belirtti.
İnsan hak ve özgürlükleri konusunda vatandaşlar arasında ayrım olmaması gerektiğini anlatan Cindoruk, şöyle devam etti:
''
Silivri hapishanesinde yatanlar
Kürtler mi? Orada Türkiye'nin en iyi
organ nakli profesörü yatıyor. Kürt mü? Laz oğlu Laz. Demek ki yapmamız gereken önce
insan hakları standartlarını yükseltmek. Orada ayrımcılık yapan arkadaşlarıma sesleniyorum. Onlara soruyorum, neden Haberal'ın tutuklanmasına
itiraz etmiyorsunuz? Orada ölenlere, kalanlara, yaralananlara, 2 senedir
tutuklu olduğu halde mahkemeye çıkamayanlara bir şey söylemiyorsunuz. İşte ayrımcılık o.''
Cindoruk, devletin muhatabının devlet olabileceğini anlatarak şunları söyledi:
''Bir adada tutuklu olan
terörist başıyla devlet müzakere edemez. Devletin muhatabı ya devlettir ya da siyasi patilerdir. Devlet hukuk taleplerini bir kişi için yapmaz, devlet kurumsaldır. DTP diye bir parti var. Onunla müzakereyi kabul edin, çünkü meclisin içindedir. Bir terör hükümlüsü ile müzakere edemez.''
-DP-ANAVATAN BİRLEŞMESİ-
DP ile
Anavatan Partisi arasındaki bütünleşmenin ekim ayı sonuna kadar tamamlanacağını belirten Cindoruk,iki partinin ortak Arge kurduğunu ve DP'nin manifestosunu hazırladığını, hareketin amacının ''yenilenmek'' olduğunu ifade etti.
(AA)