Son 5 yılda çiftçinin maliyetleri yıldan yıla arttı. 5 yıl önce fasulye tohumunun tonunu 3 bin 750 liraya alan çiftçi bugün aynı tohumu yüzde 150 zamla 9 bin 401 liraya alıyor.
Türkiye’nin günden güne tarımda dışa bağımlılığı artarken, bunun nedenleri arasında çiftçinin artan maliyetleri gösteriliyor. Son 5 yılda üreticinin maliyetlerine bakınca, çiftçinin üretimden neden vazgeçtiğini ortaya çıkıyor.
Tarım Bakanlığı’nın verilerine göre sadece tohum fiyatlarında yaşanan artış bile korkunç tabloyu gözler önüne seriyor. 2010 yılında bir ton yonca tohumunu 7 bin 800 liraya alan çiftçi aynı miktarda yonca tohumunu bugün yüzde 136 zamla 18 bin 465 liraya alabiliyor.
Aynı şekilde 5 yıl önce yemlik pancar tohumunu 8 bin 750 liraya alan çiftçi, şimdi aynı miktardaki pancar tohumunu yüzde 122 zamla 19 bin 497 liraya alıyor.
Gübre fiyatları 5 yılda yüzde 74 arttı
Tarım Bakanlığı verilerine göre, toplam 4 adet gübre fiyatlarında yaşanan artış son 5 yılda ortalama yüzde 74 oldu. Bakanlığa göre, aynı dönemde amonyum nitrat yüzde 87 zamlanırken, amonyum sülfat ise yüzde 68 zamlandı.
Özel sektöre göre bu rakamların daha yüksek olduğunu anlatan Türkiye Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Özden Güngör, özellikle gübre fiyatlarındaki artışın yüzde 200’e dayandığını bildirdi. Gübrenin dışında son 5 yılda mazot fiyatlarının, üretim maliyetlerine etkisinin 4 kat arttığını dile getiren Güngör, “Mazot rafine çıkış fiyatı 1,27 lira iken, satış fiyatı 4,04. Tarımda mazotun litre fiyatlarına bakılmaz, maliyet etkisine bakılır.
Dolayısıyla tüm bunlar göz önüne alınca üreticinin yükü giderek artıyor. Çiftçi üretimden koparılıyor” şeklinde konuştu.
Artış gıda fiyatlarını yükseltti
Çiftçinin yem, gübre, tohum ve enerji maliyetlerinin son 5 yıldaki artışı, gıda fiyatlarının yükselmesine de neden oldu.
Özellikle et arzına son dönemlerde ithalat da çare olmadı. 5 yıl önce dana karkas etin kilogramı 15,5 lira iken, bugün fiyatı 23,3 liraya çıktı.
3.5 milyar dolar harcandı
Son 4 yılda canlı hayvan ve et ithalatına 3,5 milyar dolar harcandığını açıklayan Özden Güngör, “4 yılda bir milyon 260 bin büyükbaş, 2 bin 200 bin küçükbaş hayvan ithal ettik. Buna rağmen et fiyatları hâlâ yüksek” dedi.
Türkiye tarımda dışa bağımlı ülke oldu
Türkiye’de 125 bin ton Soya üretilmesine rağmen, 2,5 milyon ton tüketildiğini bildiren Güngör, Soya’nın yüzde 95’nin ithal edildiğini kaydetti. Türkiye’nin tarım ürünlerinde artık, kendine yeten 7 ülkeden biri olmadığını aktaran Güngör konuşmasına şöyle devam etti:
“Tarımda dışa bağımlı, ithalatçı bir ülke olduk. Nohut, mercimek, saman, pamuk, buğday, mısır, soya bunların hepsi dışarıdan geliyor. Maliyetler yüzünden artık Adana bölgesinde pamuk ekilmiyor. Yunanistan, Türkmenistan gibi ülkelerden pamuk ithal ediyoruz. Rusya, Almanya ve Ukrayna’dan buğday, Gürcistan’dan saman, Arjantin’den mısır ithal ediyoruz.”
Tüketiciler de mağdur oluyor
Türkiye Ziraatçılar Derneği Başkanı İbrahim Yetkin, çiftçi maliyetlerinin yüksek olmasının gıda fiyatlarına yansıdığını söyledi. Yetkin şöyle konuştu: “Tarım Bakanlığı verilerine göre son 5 yılda kuru fasulyenin tohumu yüzde 150 zamlanmış. Bu sebeple kuru fasulyenin marketteki fiyatı son 4 yılda yüzde 143 zamlanarak 3,99 liradan, 9,70 liraya çıkmış. Aynı durum patateste de söz konusu. Patatesin tohumu 5 yılda yüzde 108 zamlanırken, perakende fiyatı yüzde 163 zamlanmış. 4 yıl önce 95 kuruşa satılan patates bugün en ucuzu 2,5 liradan satılıyor. Çiftçinin maliyeti sadece çiftçiyi değil, tüketiciyi de mağdur ediyor.”
BUGÜN GAZETESİ