Dilekçesinde, TRT’nin muhalefet temsilcilerine yönelik çifte standardını eleştiren Tanal, "Dört dönemdir Türkiye Büyük Millet Meclisi üyesiyim. Yani kurumunuz çalışanlarının maaşlarını vergileriyle ödeyen halkın seçtiği bir milletvekiliyim. Ancak bugüne kadar TRT’ye ne telefon bağlantısıyla ne de programa davet edilme yoluyla katılmam mümkün olmadı, hiçbir suretle görüşlerime başvurulmadı. Oysa TRT her görüşe eşit mesafede durması gereken bir kurumdur. Bu durum etik ilkelerin bir gereği olduğu kadar hukuk ilkelerinin de bir gereğidir" dedi.
Gazete Duvar'ın aktardığı habere göre Tanal, dilekçesinde şu ifadeleri kullandı: "Sizin uygun göreceğiniz, belirleyeceğiniz tarih ve saatte, herhangi bir TRT kanalının herhangi bir programına katılarak toplumsal sorunlara, güncel konulara ilişkin görüş ve düşüncelerimi paylaşmak, program sunucularınızın sorularını yanıtlamak isterim. Söz konusu talebimin ivedilikle değerlendirilmesini ve kararın tarafıma bildirilmesini arz ederim.”
ERDOĞAN 'TRT’YE MÜRACAAT ETTİ' DEMİŞTİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Kırmızı bültenle aranan Osman Öcalan’ın TRT’ye verdiği röportajı nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine şunları söylemişti:
"Doğrusu ben Osman Öcalan’ın kırmızı bültenle arandığını bilmiyorum ancak TRT’ye müracaat etmiş ve TRT Kurdi’de böyle bir program yapmışsa bunu da TRT’deki arkadaşlarımız bilirler. Ben o kurumdaki arkadaşlarımın da bu hassasiyet içerisinde adım attıklarına inanıyorum. Çünkü bu konularda da kendilerine güveniyorum."