Kılıçdaroğlu'nun yaptığı açıklamadan öne çıkan kısımlar şu şekilde:

Aşırı yağış bekleniyordu. Bu beklemeden yani aşırı yağış olacaktır diye bir görüş Devlet Demiryolları'na iletildi mi? Yağışın olup olmadığını Devlet Demiryolları nereden bilsin diyebilir haklıdır. İlk kez burada size açıkladığımız belge. 30 Mayıs 2018 tarihli Devlet Demiryolları 1.Bölge Müdürlüğü'ünün yazısı şöyle diyor Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nden alınan verilere göre önümüzdeki dönem ve yaz döneminde bölgemiz mıntıkasında aşırı yağışlar olabilir. Hasar ve zarara sebep olabilir. Hava durumunu takip edin, kontrol altında tutun. Kritik hava durumlarında nöbetçi bırakın. Doğal afet olursa kazaya sebep olmadan önleyin. Gerekli yerlerde yaya kontrolünü yapın. Afet geleceği ve nasıl önlemlerin alınması gerekildiği burada belirtmiş.

Bunun gereği yapıldı mı? Bunun gereğinin yapılmadığını hepimiz biliyoruz çünkü 24 vatandaşımız hayatını kaybetti. İkinci önemli nokta, hatta gerekli bakım çalışmaları yapıldı mı? Yine size önemli bir bilgiyi vereceğim. Devlet Demiryolları Çorlu Cumhuriyet Savcılığı'na bir yazı yazıyor. Yol makinalarıyla kontrol yaptık diyor. Aynı yazıda bir mahal listesi de var. Yazıda şu ifadeler yer alıyor; yazıda bakımı planlanan menfezler gösteriliyor. Kazanın vuku bulduğu yerdeki menfez için bir planlama var mı? 'Kazanın vuku bulduğu menfezde bakım öngörülmemiştir. Listede bulunmamaktadır.' Meteoroloji uyarıyor, mahal listesi var, kontrol edilecek yerler belli. Ama kontrol etmedik deniyor. Özetle şu; tehlike biliniyor. Meteoroloji gerekli uyarıyı yapmış. Bütün bunların tamamı dosyada kalmış, gereği yapılmamış. Sonuç 24 ölü 341 yaralı. Ölenler ve yaralananlar bizim vatandaşlarımız. Kazadan hemen sonra 81 milyon vatandaşımızın vicdan azabı çektiğini biliyorum. Neden gerekli önlemler alınmadı sorusu hep soruldu. Bugün hastanede yaralıları ziyaret ettik. Onlara başsağlığı dileklerimizi ilettik. Şu soruyu sormadan edemiyorum. Kim görevini yaptı, kim yapmadı? Devlet Demiryolları yazılı uyarıya rağmen menfezlerin bakılmaması, açıkça itiraf edilmesi bütün bunların tamamı tek adam rejimine bağlı düzende bu tür olayların kaçınılmaz olduğunu bize gösteriyor. Hiç kimse bir başka kişiye karşı sorumlu değil. Sorumlu hissettikleri tek kişi var o da Saray'da oturuyor. Kim görevini yaptı ? Muhtarımız burada. Sarılar Mahallesi'nin bütün sakinleri görevlerini yaptılar. Öğrendikleri andan itibaren seferber oldular. Kazanın olduğunu kamu görevlileri değil vatandaşlar bildiriyor. Acı olan bu zaten.

Suudi kralı öldü yas ilan ettiler. 24 vatandaş öldüğünde yas ilan etmediler. Niçin? Bir kişi istemiyor. Çünkü onun o gün bayramı var. Bu parlamentonun bir vicdanı varsa bu konuyu araştırması lazım. Araştırma komisyonu kurulmalıdır.