CHP Muğla Milletvekili Prof.Dr. Nurettin Demir, Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu'nun tarihe hastane kapatan bakan olarak tarihe geçeceğini söyledi.
Milletvekili Demir, yaptığı yazılı açıklamada, hastanelerin hedef gösterilmesi, hastanelerin kapatılması, hastane aletlerine kilit takılmasının doğru olmadığını ifade etti. Sağlık Bakanı Müezzinoğlu'nun hastane kapatan bakan olarak tarihe geçeceğini belirten Demir, geçtiğimiz günlerde YÖK'ün bazı üniversitelere, tıp fakültelerine bağlı semt polikliniklerini eğitime yönelik olmadığı gerekçesiyle kapatma kararı vermesinin üzüntü verici bir durum olduğunu belirtti.
Demir, bunun üzerine eğitim yaptırmadığı gerekçesiyle hastane ve poliklinik, fizik tedavi gibi sağlık merkezleri İl Sağlık Müdürlüğü ve valilikler emriyle kapatıldığının altını çizdi.
Hastanelerin kapatılma kararıyla hekimlerin ve sağlık çalışanlarının iş güvencesi ve özlük hakları ortadan kaldırıldığına dikkat çeken Demir, aynı zamanda hasta hakları da ihlal edildiğini vurguladı.
Özellikle İzmir Valisi'nin İzmir Şifa Üniversitesi Hastanesi'ni adeta yangından mal kaçırırcasına 10'a yakın hastane, poliklinik ve tıp merkezleri kapattığına dikkat çeken CHP Muğla Milletvekili, şunları kaydetti: "Bu kararla yüzlerce hasta randevuları engellenen, hastaların hastaneden geri gönderildiği, yatan hastalar ve operasyonlar yok sayılmıştır. Hastanenin 2 bin 600 çalışanı işsizliğe, 2 bin 600 öğrencisi eğitim hakkında mahrum bırakılarak, tedirginliğe sevk edilmiştir. Finansal zorluklarla üniversite itibarsızlaştırılmaktadır. Soruyorum: Hadi sen yukarıdan gelen emri yerine getiriyorsun. Peki, hastaların kabahati ne, ya çalışanlar suçu nedir, binaları yani hastanelerin, cihazların günahı nedir? Üniversiteler kurulduğu günden çok önceden hizmet veren bu hastanelere yıllardır göz yummuşsun, insanlar hastanelere, doktorlar hastalarına alışmış. Yıllar önce törenlerle açılan bu hastaneleri hangi gerekçeyle kapatıyorsunuz?" dedi.
CHP Milletvekili Demir, Bakan Müezzinoğlu'na "Siz cemaatçi diye, farklı görüşten diye hastaneleri kapatırsanız sağlık çalışanlarını hastaları da cezalandırmış olursunuz. Hastalar da çalışanlar da mı cemaatçi. " diye sordu.
Demir, böbrek transplantasyonu olacak hastayı ameliyathane kapısından, yüzlerce hastayı hastane kapısından döndürülmesinin utanç verici bir durum olduğunu kaydetti.
Sağlık Bakanı Müezzinoğlu'nun insanların sağlığıyla, doktor ve sağlık çalışanların onur ve ekmekleriyle oynadığını ileri süren Demir, şunları kaydetti: "Hastanelerde sorunlar devam ediyor. Birçok hastanede robotik cerrahi cihazı alındı. Bu cihazların birçoğu kilitlendi. Neden mi? Tıbbi malzemeleri alınmadığı, borçları ödenemediği için bir günde taburcu olacak hastalar yararlanamıyor. İleri tıp teknik cihazları kullanamıyor, klasik tıbbi yöntemlerle hastalar aylarca ameliyat sırası bekliyor, günlerce hastanede kalıyor. Peki YÖK ne iş yapar?
Görev ve yetkilerini kimden alır? Anayasadan. İnsan kaynaklarını planlar. Kaç öğretmen lazım, kaç doktora ihtiyaç var? Ona göre de üniversiteleri görevlendirir. Sen şu kadar formasyon vereceksin, şu kadar öğretmen hazırlayacaksın, bu kadar doktor gerekli diye. YÖK ana görevini MEB ve Sağlık bakanlığına devretmiş, kendisi Başkanlık sevdasında olan Cumhurbaşkanının siyasi hırslarının, intikam duygularının gereği olarak, hastane kapatmalarına alet oluyor. Bu plansızlıklar sonucu sen öğretmen olacaksın denen 400 bin öğretmen bakanlık kapısında atama bekleyecek. Sağlık Bakanlığı raporuna göre Türkiye'de 2018'den sonra işsiz doktor patlaması yaşanacak. Sağlık Bakanı ise ithal doktor sevdasıyla ortalıkta dolanıyor. Nerden çıktı bu sevda? Sağlık çalışanları yok diye ameliyatlar yapılıyor. İşin gerçeği gözden kaçırılıyor."
CİHAN