CHP Balıkesir Milletvekili Namık Havutça, CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal ve CHP Bursa Milletvekili Ceyhun İrgil, Doğu ve Güneydoğu'da hukukçularla, belediyeyle, sanayi ve ticaret odalarıyla, STK'larla ve halkla görüşerek hazırladıkları raporu açıkladı.
PKK'nın derhal silahları bırakması, demokratik bir ortamda özgürlüklerin ve Türkiye'nin geleceğinin konuşulması gerektiğini kaydeden CHP Balıkesir Milletvekili Namık Havutça, "Hazırladığımız raporu CHP Genel Merkezi'ne vereceğiz. Silahlar derhal susmalı, PKK silahlarını güvenlik güçlerine teslim etmeli. Çözüm sürecini, barış sürecinin kardeşlik sürecinin Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde bu kutsal çatı altında milletin temsilcileriyle burada çözemeyeceğimiz sorun yoktur." dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde raporu açıklayan CHP Bursa Milletvekili Ceyhun İrgil,
3 kişilik bir heyet olarak Şırnak ili ve ilçelerinde incelemeler yaptıklarını belirti. İrgil, "Şırnak'ta il merkezi ve ilçelerde görüşmeler yaptık. STK'larla ve halkla da görüşmeler yaptık. En önemli sorun güvenlik ve hukuk sorunu. Seçim sonrası artan şiddet ortamının halkın korkmasına ve göçe neden olurken kentin ekonomisi ve sosyal hayatı da sekteye uğrattı. Özellikle son 2 aydır yaşanan insan hakları ihlalleri hukuksuz uygulamalar ve keyfi tutumlar nedeniyle halkın iktidara ve dolayısıyla kentteki kamu görevlilerine güveni ciddi oranda azalmış. Kimi halkla yaptığımız görüşmelerde kamu görevlilerinin, vali ve kaymakamların AKP'nin il ve ilçe başkanı gibi davrandıklarını ifade ettiler." diye konuştu.
Ziyaretleri sırasında özellikle Silopi, Cizre ve İdil ilçelerinde çok sayıda terör saldırısı olduğunu kaydeden İrgil, "Askerimiz ve polisimiz yaralandı. Aynı zamanda sivil saldırılar oldu. Son 2 ayda Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde 70 civarında sivilin hayatını kaybettiğini biliyoruz. Seçim sonucu Şırnak'ta 13 sivilin ölümünü saptadık. Bu ölümlerde etkin soruşturmanın yapılmaması, süreçlerin askıya alınması, dosyadaki gizlilik kararları, sorumlarının bulunmasına yönelik soruşturmaların sonuçlanmaması, yöneticilerin bu konudaki duyarsızlıkları, korku ve tehdit ortamı halkın devlet ve terör örgütü arasında kalarak mağdur olduğu durumlar. Bir vatandaşımız yaşananları şu cümle ile özetledi. 'Beyim, halk ne yapsın? Bir oğlu askerde, bir oğlu dağda, bir oğlum devlette memur. Kimi kınasın, kime kızsın, kimi alkışlasın, kimi tutsun, kimi yargılasın?' Aslında Şırnak'ın özeti bu cümledir." şeklinde konuştu.
Yöre halkının 7 Haziran seçimlerinden sonra kentte AK Parti'nin hiçbir milletvekili çıkaramaması ve seçimlerde oy oranının düşmesinden dolayı iktidarın bölgeyi cezalandırdığını düşündüğünü kaydeden İrgil, "Bunu ifade ediyorlar. 'Devlet isterse terör ve şiddet ortamını hemen bitirir' diyorlar. Yöre halkı siyasetin barış için harekete geçmesini isterken PKK'nın eylemleri ile demokrasiye zarar verdiğini söylüyor." ifadelerini kullandı.
"BÖLGEDE ÖĞRETMEN BULAMIYORLAR, ÖĞRENCİ OKULUNA GİDECEK SERVİS BULAMIYOR"
Şırnak ve ilçelerindeki gözlemleri sonucunda Türkiye'yi sarsması gereken bir rapor hazırladıklarını kaydeden CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, "Devleti idare edenlerin hukuk içerisinde kalınarak ama terörle de etkin bir mücadele etmesi gerekiyor. Dünyada terörle kol kola girip hukuku yaşatan, demokrasiyi getiren insanların temel hak ve özgürlüklerine sahip çıkan bir örnek bulamazsınız. 7 Haziran'a kadar vatandaş diyor ki, 'Biz Şırnak'la aynı Şırnaklıyız. Güneydoğu'da aynı insanlarla yaşıyoruz. 7 Haziran'a kadar devlet bize şefkat eliyle kucağını açarken, bizi birinci sınıf vatandaş görürken, 7 Haziran'dan sonra ne oldu da potansiyel şüpheli terör örgütü üyesi olarak nitelendiriyorlar,' En büyük yaralayan husus bu. '7 Haziran öncesi neydik, 7 Haziran sonrası ne olduk, biz ne yaptık?' diyor. 'Günahımız, sorumluluğumuz, kendi vicdanımızla oy kullanmamız nedeniyle AKP buradan milletvekili çıkaramadığı için bizi cezalandırmak için yaptı' diyor; bölge halkının tek düşüncesi bu. 7 Haziran'dan sonra bölgede yaratılan kaos, terör örgütlerinin, terörün sanki bir düğmeye bilinçli olarak basılıp kaos yaratıldığını söylüyorlar. Tüm kamuoyu bunu böyle nitelendiriyor ama orada yaşayanlar bunun canlı canlı mağduru olan insanlar." açıklamasında bulundu.
Okulların turizm gerekçesiyle ertelenmesinin yalan olduğunu, hakikate aykırı bir beyan olduğunu kaydeden Tanal, "Bölgede öğretmen bulamıyorlar, öğrenci okuluna gidecek servisi bulamıyor. Bu külliyen gerçek dışıdır. Onun için turizmin kalkınsın diye o gerekçeyle okulların açılmasını erteledik bunların hiç alakası yok. 3 milletvekili ile orada korumasız ve polissiz dolaştık. Sivil vatandaş gibi dolaştık. AKP'nin hem il hem de ilçe binaları iki tane Toma ve bir de Akrep'le birlikte orayı koruyor. Kimsenin de girdiği çıktığı yok. Sadece bekliyorlar." sözlerini kaydetti. CİHAN