CHP İl Başkanı Güder: Akademisyenlerin ifade ve protesto hakkını destekliyoruz

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Çarşamba, Ocak 20 2016
Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) Tunceli İl Başkanı Ali Rıza Güder, 1128 akademisyenin yayınladığı, 'Bu suça ortak olmayacağız' bildirisini ifade ve protesto hakkı çerçevesinde desteklediklerini duyurdu.
Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) Tunceli İl Başkanı Ali Rıza Güder, 1128 akademisyenin yayınladığı, 'Bu suça ortak olmayacağız' bildirisini ifade ve protesto hakkı çerçevesinde desteklediklerini duyurdu.

CHP Tunceli İl Başkanlığında partililerle birlikte açıklama yapan Ali Rıza Güder, "CHP Tunceli İl Örgütü olarak özgürlük adına burada bulunuyoruz. Bireyin özgürlüğünün genişletilmesinin demokrasinin temeli ve hiç durmadan yöneldiği nihai hedefi olması gerektiğine inanıyoruz. Bildirinin içeriğine ve üslubuna ilişkin çekincelerimizi muhafaza etmekle, bildiriye imza atan akademisyenlerin ifade hürriyetini ve hak uğruna protesto hakkını destekliyoruz.
Toplumda ifade edilen düşüncelerin değişmesinin yolu sansür ve tehdit değil; kamusal tartışma ve demokratça yüzleşmektir. Hükümetin ifade hürriyetine karşı hiçte şaşırtıcı olmayan saldırgan yaklaşımlarını kaygı verici buluyor, bu tutumun insanların kanıyla duş almaya varan söylemleri cesaretlendirdiğini düşünüyoruz.
Hükümetin, vatandaşına husumet ve düşmanlık beslemek ve bunu cesaretlendirmek hakkı olmadığını söylüyoruz. Bir kez daha vurguluyoruz; bildiriye imza atan akademisyenlerin ifade hürriyetini hükumete ve toplumdaki aşırı milliyetçilere karşı sonuna kadar savunuyoruz. Bilinmelidir ki bu ülke herkes için güvenli hale gelmedikçe hiç kimse için güvenli hale gelmeyecektir." dedi.

Bildirinin içeriğine ilişkinde değerlendirmede bulunan Güder, "Bununla birlikte, bildirinin içeriğinde siyasi yönetime atfen, özellikle Kürt halkına yönelik kasıtlı ve planlı kıyım ve hatta katliam uygulandığı ifadelerini aşırı buluyoruz. Kürt siyasi iradesi ifadesiyle muğlak bir topluluğa atfedilen talepleri içeren bir yol haritası oluşturulması talebinin mevcut çatışma koşullarında siyasi ve toplumsal gerçeklikten uzak olduğu düşüncesindeyiz. Bu bildirideki yaklaşımların, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da yaşanan çatışma sürecinde devletten kaynaklı insan hakları ihlallerine ilişkin başlattığı meşru tartışmayı, azgın bir milliyetçilik gösterisine teslim ettiği düşüncesi

Bu haberler de ilginizi çekebilir