48 yaşındaki Mehmet Emin Gül, 1995 yılında ölümle sonuçlanan olaya karışması nedeniyle mahkûm oldu. Üç yıl firar eden Gül, daha sonra teslim oldu. Dört yıl hapis yattıktan sonra 2002 yılında meşhur ‘Rahşan Affı’yla serbest kaldı. Gül, hapishanede okuma yazma öğrenerek sertifika aldı. Okumanın yanında yazmaya da heves eden Gül, ilk romanının önemli bir bölümünü hapishanede yazdı. Kendi imkânlarıyla ilk romanını yayınlayan Mehmet Emin Gül, geçen yıl Aralık ayında da ikinci romanını Sokak Kitapları Yayınları arasından çıkardı. Üçüncü romanını da yazan Gül, şu an tashihlerini yapıyor, yakında yayınlayacak.
Mehmet Emin Gül, okuma yazmayı sonradan öğrenen ‘kitaplı’ bir yazar. 1968 yılında Elazığ’da çiftçilikle geçimini sağlayan 10 çocuklu bir ailenin çocuğu olarak doğdu. Hiç okula gidemeyen Gül, küçük yaşlarından itibaren çobanlık yaptı, askere gidene kadar batı illerine mevsimlik işçi olarak giderek inşaatlarda çalıştı. Askerlik dönüşü uzun yıllar inşaatlarda kalıp ustası olarak çalıştı. Köyünde çıkan ölümlü bir kavga nedeniyle 1995 yılında idam suçuyla yargılandı, 33 yıl ağır cezaya çarptırıldı. Üç yıl firar ettikten sonra teslim olan Gül, Elazığ Kapalı Cezaevi’nde dört yıl yattı. 2002 yılında kamuoyunda ‘Rahşan Affı’ olarak bilinen afla serbest kaldı. Halen Şanlıurfa Siverek’te market işleten Mehmet Emin Gül, yazmanın ve okumanın kendisi için bir ‘hayat tarzı’ olduğunu söylüyor.
YAŞAR KEMAL’LE TANIŞTI
Malatya’da, 17 yaşında iken çalıştıkları inşaata, inşaat sahibin arkadaşı usta yazar Yaşar Kemal gelir. Büyük yazarı hiç tanımayan, adını ilk kez duyan Gül, Yaşar Kemal için düzenlenen yemekleri pişirmekle görevlidir. Yaşar Kemal ve yanındakiler kendi aralarında konuşurken, bir gazeteden “Amerikalılar ölüme çare ilaç buldu” haberini sesli okurlar. Bu sözleri işiten Gül, “Nasıl olur abi? Hadi ilaçla çare buldular, ya uçaktan düşüp parçalanırsa?” diye söze girer. İnşaat sahibi, “Bak Yaşar bu da senin gibi Kürt’tür, kalın kafalıdır, hemen anlamıyor” diye takılır. Yaşar Kemal, kendisine İnce Memed kitabının ikinci cildi ile Ağrı Dağı Efsanesi kitaplarını hediye eder, ama onları okuyamaz, okuma yazma bilmediği için. Gül, okuma yazma öğrendikten sonra Yaşar Kemal’in tüm kitaplarını da bitirmiş.
CEZAEVİ HAYATINI DEĞİŞTİRDİ
Hapse düştükten sonra cezaevindeki eğitim kurslarına katılmaya karar verir Mehmet Emin Gül. Kısa sürede okuma yazmayı öğrenen Gül, sertifikasını burada alır. Cezaevinin kütüphanesinde ne var ne yok okumaya başlar. Burada binden fazla kitap okumuş. Bir yandan da içinde yazma isteği vardır. Sıkça okuyan, arada da roman taslağını yazan Gül, cezaevinden çıktığında Doğu’daki Rus işgalinden kaçan ‘muhacirlerin’ hikayesini anlattığı ilk romanı ‘Macir 1’ bitmek üzeredir. Çıktıktan sonra kitabı tamamlayıp kendi imkanlarıyla Şanlıurfa’da bastırıp dağıtır. İlk kitabın devamı olan ‘Macir 2’ kitabını da internet üzerinden bulduğu ‘Sokak Kitapları Yayınları’ndan çıkarmayı başarır. İnternet facebook sayesinde yeni yazarlarla tanışmış. Tüm tanıtım ve anlatımlarını oradan yapıyor. Hatta öyle ki yayınevine de buradan ulaşmış. 10. Ankara Kitap Fuarı için Ankara’ya gelip kitaplarını imzalayan Gül, “Cezaevinden kitap fuarına kadar geldik. Adımı dahi yazamazken kendi çapımda iki roman yazdım. Bundan sonra da yazmaya devem edeceğim.” şeklinde konuştu.
CİHAN