Batman Mezopotamya Ekolojik Hareketi öncülüğünde, '20 Eylül Dünya Hasankeyf Günü' münasebetiyle çeşitli etkinlikler düzenlendi. Etkinlikler kapsamında çevre illerden ve farklı ülkelerden gelen çevreciler 10 bin yıllık tarihi Hasankeyf için yürüyüş yaparak, yapılması planlanan Ilısu barajını protesto etti.
Etkinlikler Almanya, Kanada, İngiltere gibi ülkelerden gelen doğaseverlerin Batman'dan Hasankeyf'e doğru yaptıkları bisiklet turu ile başladı. Hasankeyf ilçe girişinde bir araya gelen çevreciler burada yolu bir süre trafiğe kapattı. Daha sonra ellerindeki yazılı dövizlerle çarşı merkezine kadar 'Barışa evet, HES'e hayır' gibi sloganlar atarak yürüdü. Tarihi ilçenin çarşısında da bir süre slogan atan çevreciler, yapılması planlanan Ilısu barajını protesto etti.
Burada konuşan Batman Mezopotamya Ekolojik Hareketi yöneticisi İlham Kuyumcu, "7 Haziran'da oy kaybı yaşayan, tek başına iktidar olma hayalleri suya batan AKP'nin ve başkanlık hayali tükenen 'Saray'ın çözüm sürecini sekteye uğratmak için yaptıkları açıklamalar Türkiye'ye karanlık günler yaşatacaklarının habercisiydi." dedi.
Bölgede çeşitli oyunların oynandığına dikkati çeken Kuyumcu, şöyle devam etti:
"Devreye konan savaş konseptinin özellikle Varto, Silvan, Yüksekova, Sur, Cizre ve Sason'da ilan edilen sokağa çıkma yasağından sonra devlet eliyle genç, yaşlı ve çocuk demeden sivil halkı katliamdan geçiren, 35 günlük bebeği, 75 yaşındaki vatandaşı terörist ilan eden bir zihniyetle karşı karşıyayız. Yine malum çevrelerin kışkırtmasıyla Batı'da yaşayan Kürt halkına karşı linç girişimleri yaşanmakta insanlıktan nasibini almamış bu kitlelerin, içinde insanların bulunduğu evleri, işyerlerini ateşe verip yeni Madımak'lar hedeflediği aşikardır. Yine daha önce KCK operasyonlarıyla Kürt siyasetini sekteye uğratmaya çalışan zihniyet, seçimlerden sonra gözaltı furyalarıyla barıştan ve demokrasiden yana olan yurtsever insanları kanun dışı bir tutumla gözaltına almakta ve boş bahanelerle tutuklamaktadır. Bölgede yüzde 90'lık bir oranla seçilen belediye eş başkanları görevden alınmaktadır. Görevden alınma sebebi olarak öne sürdükleri özyönetim bahanesi aslında demokrasiye inanan, kendi kendini yönetmek isteyen Kürt halkının en temel hakkıdır ve Türkiye'de demokratikleşme olacaksa nunun yolu öz yönetimden geçmektedir."
Kuyumcu, konuşmasını şöyle tamamladı: "Bölgede insanlar katledilirken doğa mücadelesi yürütmek ve doğayı korumaya çalışmak zor olsa da aslında en büyük ekolojik yıkımların, kargaşa yarattıktan sonra dikkatleri dağıtıp doğayı yandaş şirketlere peşkeş çektikleri aşikardır. Tam da bu noktada savaş koşullarında bile doğa mücadelesinden vazgeçmemenin gerekliliğini bir kez daha vurgulamak gerekiyor. Yürütülen savaştan dolayı Kürdistan'da yakılmadık orman bırakmayan zihniyetin tahrip etmediği kültürel ve tarihsel miras kalmadı. Mezopotamya coğrafyasının en büyük tarihsel mirası ve olağanüstü kültürel bir değeri olan Hasankeyf ile doğaya yaşam veren Dicle Nehri'nin yok edilmesine karşı onlarca yıldır yürütülen mücadele Kürdistan'da yaşamı savunmak açısından özel bir yere sahiptir. 20'den fazla kültüre on bin yıldır aralıksız ev sahipliği yapan, Dicle Nehri ile bütünleşen ve dünyada benzeri bulunmayan Hasankeyf, yapımı devam eden llısu barajı ve HES projesi ile yok edilmek istenmektedir. Ömrü 49 yıl olan Ilısu barajı için Batman merkez, Hasankeyf, Beşiri, Gerçüş ilçeleri, Mardin-Dargeçit ilçesi, Diyarbakır-Bismil ilçesi, Şımak-Güçlükonak ilçesi, Siirt-Merkez, Eruh, Kurtalan, Aydınlar ilçelerinde toplam 199 köy su altında kalmakta binlerce vatandaş yerinden yurdundan edilmektedir. Yüz binlerce hektarlık tarımsal açıdan kullanılabilecek verimli topraklar baraja kurban edilmektedir. Mezopotamya Ekoloji Hareketi Batman Ekoloji Meclisi olarak 20 Eylül Dünya Hasankeyf Günü olarak ilan etiğimiz bugünde dünyanın birçok yerinde Hasankeyf için eylem ve etkinlikler yapılacaktır." Yapılan açıklamanın ardından uçurtma etkinliği düzenlendi. CİHAN