DW Türkçe'de yer alan habere göre CDU Genel Başkanı ve Hristiyan Birlik Partileri'nin Başbakan Adayı Friedrich Merz'in, yaklaşık 950 degelegenin önünde yaptığı açılış konuşmasının ardından oylanan program delegelerin oy birliği ile kabul edildi. CDU'nun iktidara gelindiği takdirde hemen hayata geçirmek istediği 15 maddelik program, Almanya'nın göç politikasını sertleştirmesini öngören beş maddelik planı da içeriyor.
Merz: İnsanlar 2025 yaz tatiline umutla girecek
Merz konuşmasında "Acil Program" ile "insanların ve şirketlerin 2025 yaz tatili dönemine girerken yeni bir umutla geleceğe bakmalarını" hedeflediklerini söyledi. CDU ve Bavyera eyaletinde örgütlü kardeş parti Hristiyan Sosyal Birlik (CSU) önderliğindeki bir hükümetin hiç zaman kaybetmeden işe koyulacağını" dile getiren CDU lideri, "Ülkemizi uzun süredir felç eden problemleri kaynağında çözeceğiz" dedi. Friedrich Merz, Almanya'ya net ve güçlü bir mesaj vermek istediklerini de vurgulayarak sözlerini, "Almanya'yı yeniden ileriye taşımak için hazırız" diyerek tamamladı.
"Acil Program" neyi içeriyor?
Tam adı "Refah ve Güvenlik için Acil Program" olan 15 maddelik planın girişinde, "Ekonomiyi yeniden harekete geçirmek ve yeniden güvenliği sağlamak zorundayız" ifadeleri kullanılıyor. Çeşitli başlıklara ayrılan programda özetle şunlar yer alıyor:
Vergi indirimleri
Elektrik ve elektrik şebeke harcı, kilovatsaat başına en az 5 cent olmak üzere düşürülecek. Restoranlarda katma değer vergisinin yüzde 7'ye indirilmesiyle gastronomi sektörü ve müşteriler üzerindeki yük hafifletilecek. Çiftçilere daha önce verilen tam mazot desteği yeniden yürürlüğe sokulacak. Ekonominin üstündeki bürokrasi yükü azaltılacak. Bunun için şirket temsilcilerinin sayısı düşürülecek, makbuz zorunluluğu kaldırılacak ve Alman tedarik zinciri mevzuatı iptal edilecek.
Göç
Geçtiğimiz hafta Hristiyan Birlik partilerinin (CDU/CSU) meclis grubu tarafından Federal Meclis'te oylanan ve aşırı sağcı Almanya için Alternatif'in (AfD) de oylarıyla kabul edilen plan, Almanya'nın kara sınırlarında kontrollerin sürekli hale getirilmesini ve ülkeye giriş için "geçerli belgelere sahip olmayan" ve "Avrupa'da serbest dolaşım hakkı bulunmayan" kişilere fiili bir giriş yasağı uygulanmasını öngörüyor. Bu kapsamda, Almanya'da iltica başvurusunda bulunmak isteyenlerin de sınırdan çevrilmesi planlanıyor. CDU buna gerekçe olarak, Almanya'ya komşu ülkelerin güvenli ülkeler olmalarını gösteriyor. Almanya kara sınırlarında birkaç aydan bu yana hâlihazırda sabit kontroller uygulanıyor.
Ayrıca Almanya'da bulunmak için geçerli bir yasal izne sahip olmayanların gözaltına alınması, sınır dışı süreçlerinin hızlandırılması için de Federal Polis Teşkilatı'nın yetkilerinin genişletilmesi planlanıyor. Almanya'dan çıkması gereken suçlularla, toplum için tehlikeli olduğuna karar verilen şahısların, kendiliğinden ülkeden ayrılana ya da sınır dışı edilene dek, süresiz gözaltında tutulmaları talep ediliyor.
İç güvenlik
Birlik Partileri, özellikle çocuklara yönelik cinsel tacizlerle mücadele kapsamında, veri saklama tasarısını yasalaştırmak istiyor. Ayrıca kadınlara karşı şiddet kullananlara da ayak kelepçesi uygulaması getirilmesi planlanıyor.
Şu anki hükümetin yasalarından dönüş
Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve Hür Demokrat Parti'nin (FDP) ortaklığında kurulan ancak geçen yıl sonbahar döneminde FDP'nin ayrılması ile şu an yoluna ikili koalisyon olarak devam eden hükümetin aldığı pek çok kararın iptal edileceği de "Acil Program"da yer alıyor.
Bu bağlamda beş yıla düşürülen, Almanya'ya yerleştikten sonra Alman vatandaşlığına geçiş için başvuru süresi yeniden sekiz yıla çıkarılacak. Bununla ilgili olarak, "Alman kimliği uyum sürecinin başında değil sonunda yer almalıdır" deniyor. Isıtma Yasası da, "Kalorifer dairesine bürokrasi ile girildiği" gerekçesiyle yürürlükten kaldırılacak. Esrar tüketiminin kısmen yasallaştırılması da iptal edilmek istenen yasalardan biri. Ayrıca şu anki hükümet döneminde sayısı artırılan hükümet görevlileri yarı yarıya azaltılacak.