Piyonların ardından atlar filler de devre dışı kaldı.
Oyun kaleler, vezirler ve padişahlarla sürüyor.
Daha önce de yazmıştım oyunun ‘pat’ olma ihtimali yok, birileri kazanacak. Kapatma davasıyla birkaç adım öne geçen ulusalcı kesim son göz altılarla şoke olmuş durumda.
Ne yapacaklarını nereye saldıracaklarını ve kendilerini nasıl savunacaklarını şaşırmış durumdalar. Açıkçası hezeyan içerisindeler. Tüm güçleriyle Hükümete saldırıya geçtiler.
Oysa rahat olmalılar, madem masumlar neden bu kadar sağa sola saldırıyorlar!
AK Parti hakkında açılan
kapatma davasında hepsi avuçlarını ovuştururken, yargıya yönelik en
küçük eleştiride ayağa kalkıp yargı bağımsızlığından dem vuruyorlardı.
Peki şimdi n’oldu?
Birkaç ayda neler değişti?
Dün bağımsız olan yargı şimdi mi siyasilerin güdümüne girdi?
Cevaplanması gereken o kadar çok soru var ki! Ama cevaplayamazlar cevaplamaya kalktıkları anda ters köşe olacaklar. Gözaltıları
darbe olarak nitelendiriyorlar,
muhtıra dönemlerinde bile bu kadarı olmadı diyorlar.
Korkuyorlar!
Çünkü biliyorlar ki suçlular. Hezeyanları bağırıp çağırmaları ondandır.
İlhan Selçuk gözaltına alındığında ortalığı ayağa kaldırdılar. Selçuk çıktı ve herkes derin bir sessizliğe büründü. Oysa
İlhan Selçuk’un çok önemli açıklamalar yapması bekleniyordu.
Peki neden bu sessizlik?
Sizleri bilmem ama şahsen İlhan Selçuk’un bu derin sessizliği bana pek manidar geliyor!
Fütursuzca sağa sola saldıranlara tek bir sorum var. Bir an kafalarını ellerine alıp düşünsünler. Gözaltına alınan isimlerin hiç mi suçlu olma ihtimali yok?
Şimdi özellikle medya
baskısıyla yargıyı baskı altına almaya çalışıyorlar. Bundan önce yaptıkları gibi..
Bu kadar önemli isimleri kat-i deliler olmasa kimse gözaltına almaya cesaret edemezdi bence. Bir şeyler var ki gözaltına alındılar.
Evet satranç devam ediyor! Bu oyunda sona gelindi..