Today's Zaman Genel Yayın Yönetmeni Bülent Keneş'in tweet'leri nedeniyle Cumhurbaşkanına hakaretten tutuklanması talep edildi. Tutuklama talebi reddedilirken Keneş'e yurt dışına çıkış yasağı kondu. İfadeye çağrılmasının ve tutuklanma talebinin sürpriz olmadığını, geç bile kaldıklarını ifade eden Keneş, "Susturmak istiyor olabilirler ama susmama iradeniz varsa susturamazlar. Bu memleketin açık hava hapishanesine, hukuksuz, keyfi, baskıcı, zalim bir yönetime dönüşmesine elimden geldiğince karşı çıkacağım." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatları, gazeteci Bülent Keneş'in attığı ve paylaştığı bazı tweet'ler nedeniyle şikayette bulundu. Şikayet üzerine basın savcısı Umut Tepe, Keneş'i ifadeye çağırdı. İstanbul Adalet Sarayı'na gelen Keneş, savcıya ifade verdi. Savcılık ifadesinin ardından Keneş, Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi.

Keneş, savcılık sorgusunda suç isnat edilen tweet'lerine tek tek cevap verdi. 'Aktrol' olarak adlandırılan Twitter hesabı @WUAttack'ın kendisine yönelik montajlı fotoğraf yayınladığını belirten Keneş, Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Süleyman Soylu'nun hesaplarına bu konuyla ilgili şikayet amacıyla paylaşımda bulunduğunu kaydetti. Keneş 'Aktrol' hesapların AK Parti yönetiminde olduğuna dair basında haberler yer aldığını ve kamuoyunda da böyle bilindiğini belirtti.

Rüşvet, hırsızlık ve yolsuzlukla ilgili genel değerlendirmede bulunduğunu ve din adamları başta olmak üzere insanların bunlara karşı tavırlarını sorgulamasını istediğini ifade eden Keneş, bu paylaşımlarda Cumhurbaşkanına hakaret olmadığını, isminin de geçmediğini söyledi. Keneş, Erdoğan'ın isminin geçtiği tweet'lerinin de bulunduğunu ve hakaret içermediğini dile getirdi.

İstanbul 4. Sulh Ceza Hakimliği'ne çıkan Keneş, burada da savcılıktaki savunmasını tekrarladı. Hakim Recep Uyanık, tutuklama talebinin ağır olacağını belirterek adli kontrol uygulanmasına karar verdi ve Keneş'i serbest bıraktı. Keneş'e yurt dışına çıkış yasağı kondu.

'TÜRKİYE'DE BASIN VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ YERLERDE SÜRÜNÜYOR'

Adliye önünde açıklama yapan gazeteci Bülent Keneş, Türkiye'de basın özgürlüğünün, ifade özgürlüğünün, hukuk devletinin nasıl yerlerde süründüğünü uzun uzadıya anlatmaya gerek olmadığını söyledi. Her gün yeni bir hadiseyle karşılaşıldığını kaydeden Keneş, bazı kanalların yayın platformlarından çıkarılmasını da hatırlattı. Keneş, "Dün akşam da bazı kanallar Digiturk'ten çıkarıldı. Her gün bir gazeteci arkadaşımız, düşünce adamımız, bir akademisyenimiz mahkeme koridorlarını arşınlar hale geldi." dedi.

Kendisi için sürpriz olmadığını dile getiren Keneş, "Çünkü bayramdan iki gün önce davet aldım Umut Tepe savcıdan. 14 tane tweet mesajımla alakalı soruşturma açılmış. Savcı bey davet ettiği halde bayram olduğu için ve bayramdan hemen sonra yurt dışı bir programım olduğu için Japonya'ya gittim. Geçen Cuma döndüm, ilk fırsatta da randevulaşıp gelip ifade vermeye çabaladım avukat arkadaşlarımla birlikte." diye konuştu.

Keneş, "Aklımın ucundan geçmezdi, abuk subuk, hakaret içermeyen, isim belirtmeyen bazıları doğrudan bir gazetenin karikatürünün paylaşımından ibaret olan, bazıları CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sözlerini tırnak içerisinde paylaşımdan ibaret olan 14 mesajdan dolayı ifade verdik. İfadeden sonra normal hayatıma devam edeceğim, yarıda bıraktığım gazeteyi tamamlamak için ofise döneceğimi düşünüyorken savcı bey tutuklama talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk etti." şeklinde konuştu.

Hayatında ilk kez mahkemeye çıktığını kaydeden Keneş, "25 yıllık gazeteciyim. Diyebilirsiniz ki nasıl gazetecisiniz, 25 yıl boyunca hiç başınız hukukla belaya girmedi mi? Dış Haberciydim girmedi. Diplomasi haberleriyle uğraştığımız için hayatımız boyunca girmedi." ifadelerini kullandı.

İnsanların sırasını bekler hale geldiğini vurgulayan Keneş, "Ama bugün Türkiye'nin geldiği berbat durum, hukuk devletinin yerlerde sürünmesinden dolayı artık tek tek insanlar sırasını bekliyor. Ben de sıramı bekliyordum. Açıkçası bu kadar geç kalınmış olması, bu kadar geç tutuklama teşebbüsünde bulunmuş olmaları beni de şaşırtıyor. 3 yıldır bekliyordum." dedi.

'ELEŞTİRİLERİMDE CİMRİ DEĞİLİM'

"Rahatsızlık veriyordum belli ki muhalefet anlamında" diyen Keneş, "Demokrasi, hukuk devleti, temel hak ve özgürlükler, şeffaflık, hesap verebilirlik, AB norm ve standartlarının bu memleketin norm ve standartları olması konusundaki çabalarından vazgeçmelerinden dolayı ve tam tersi bir yörüngeye girmelerinden dolayı, dış politikada rezilane bir yere Türkiye'yi sürüklediklerinden dolayı eleştirilerimde ben pek cimri davranmadım. Davranmıyorum, davranmayacağım." diye konuştu.

Susmayacağını vurgulayan Keneş, "Susturmak istiyor olabilirler ama susmama iradeniz varsa susturamazlar. Ben kendimi hür vicdan olarak kabul ediyorum. Bu memleketin bir açık hava hapishanesine, bir despotluk altında hukuksuz, keyfi, baskıcı, zalim bir yönetime dönüşmesine elimden geldiğince karşı çıkacağım. Karşı çıkmaya da devam edeceğim." şeklinde konuştu.

'ÖNÜMÜZDEKİ HAFTALARDA TAYVAN'DA, HONG KONG'DA PROGRAMIM VARDI'

Adli kontrol uygulanmasının da cezalandırma olduğunu kaydeden Keneş şöyle devam etti: "Tutuklama vermedi ama adli kontrol kararı verdi. Bu da bir cezalandırma yöntemidir. Ben uluslararası bir gazetenin yayın yönetmeniyim ve sıklıkla uluslararası davetler alıyorum. Önümüzdeki haftalarda da Tayvan'da, Hong Kong'da programım vardı. Muhtemel ki başka ülkelerden de davet gelmeye devam edecektir. Her bu davetler geldiğinde ve ben her yurt dışına çıkamadığımda bunu haber yapacağım Today's Zaman'da birinci sayfadan. Hakim beyin de, savcı beyin de ismini koyacağım. Başbakanın ve Cumhurbaşkanının da ismini koyacağım. Beni Türkiye'de daha geniş bir hapishanede hapsetmeye çalışanlara bu yaptıklarının ne kadar berbat bir şey olduğunu hissettireceğim, yaptıklarına pişman edeceğim. Serbest bıraktıklarına da pişman olacaklar."
CİHAN