'Bu imkanı çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor'

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Salı, Temmuz 25 2017
Bir önceki yazımda Dr. Hasan Beyden naklen, İslamda diyaloğun temellerinin pragmatist olmayıp otantik (samimi, dürüst, net, açık) olduğunu ifadeye çalışmıştım. Ama mesele henüz bitmemişti. Onun için, bugün de devam edeceğiz inşaallah…
Dr. Hasan Bey, beş emekli Râhip, bir Haham ve eşi ve birkaç akademisyen teoloğa İslam’da diyaloğun temellerini, ekseriyeti Ahmet Kurucan Hocamızın bu husustaki doktora tezinin İngilizcesi üzerinden kurs verme şeklinde anlatıyor...

İslam kelimesi ve İslam’da barışın esas olduğu mevzuunu anlattıktan sonra diyor ki:

“Kur’an’daki savaş içerikli âyetler genelde on tane, özelde ise üç tanedir; fazla değildir. Bunlar da aktif savaş hallerinde Müslümanların kendilerini savunmaya yönelik tavırlarını belirleyeceği âyetlerdir. Bunlar incelenirken nüzul (iniş) sebepleri ve âyetlerin türlerine göre contextualize edilmeleri (cümle akışına göre siyak ve sibak yani âyetin öncesi ve sonu ile alâkasına göre mânalandırılmaları) gerekir, yoksa contextinden koparılan âyet ve hadislerin, kişilerin siyasî, görüş, şahsî menfaat ve maksatları uğruna kullanılan araçlara dönüştürülebilir. Bedir, Uhud, Hendek v.s. savaşlar hangi şartlarda, nasıl cereyan ettiği, esirlere nasıl davranıldığı göz önüne alınmalıdır. Hz Peygamber Muhammed Aleyhisselam'ın özellikle Hendek savaşında, savaşmak yerine barış için Müslümanların gelirlerinin bir kısmını verme teklifi çok önemlidir. Prof. Dr. Muhammed Hamidullah’ın tesbitiyle Efendimizin (S.A.S.) hayatındaki bütün savaşları savunma hedeflidir. İstatistikî bilgilere göre, Peygamberimizin (S.A.S.) 63 yıllık hayatının 23 yıllık peygamberliğinin çok azı savaşlarda geçmiştir. Ayrıca her iki tarafın savaşlarda kaybettiği insan sayısı da son derece azdır. O dönemdeki insan nüfusunun 650 milyon olduğuna dikkat eder ve bir mukayese yaparsak; Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarında (tartışmalı da olsa) 129 milyondur. Amerika iç savaşları, Komünist Devrim, Fransız İhtilali sırasında ölenler o zamanki dünya nüfusları ortalaması v.s. çarpılsa, bölünse, toplansa… hiç bir şekilde İslam Peygamberi Muhammed Aleyhisselam'ın dönemindeki kayıplarla kıyaslanamaz... Artık şimdi kılıçlar kınına girdi... Artık ilim ve aklın hâkim olduğu şu dönemde medenilere galebe kılıç i

Bu haberler de ilginizi çekebilir