Taliban'ı kadınların toplumsal ve ekonomik yaşama katılımı ve kız çocuklarının eğitimi önündeki engelleri kaldırmaya ve verdiği sözleri tutmaya çağıran Guterres, "Afgan ekonomisinin yüzde 80'inin kayıt dışı olduğuna ve kadınların ekonomide önemli rol oynadığına işaret ederek "Kadınlar olmadan Afgan ekonomisi ve toplumunun toparlanmasının yolu yok" dedi.
Taliban'ın 15 Ağustos'ta iktidarı yeniden ele geçirmesi sonrasında kadın, çocuk ve azınlık haklarına dair verdiği sözleri hatırlatan Guterres, "Afgan kadın ve kız çocuklarına verilen sözlerin tutulmadığını görmek beni son derece endişelendiriyor" dedi. Afganistan'da insani krizin giderek derinleşmekte olduğunu ve ülke nüfusunun yarısını etkilediğini belirten Guterres, "Taliban'ın hatalı eylemleri nedeniyle tüm Afgan halkının cezalandırılamayacağını" söyledi.
Acil nakit akışı çağrısı
Guterres varlıkların dondurulduğu ve kalkınma yardımlarının sekteye uğradığı Afganistan'da ekonomik çöküşe izin verilemeyeceğini belirterek ülkede bankaların kapandığını, sağlık gibi yaşamsal hizmetlerin pek çok bölgede askıya alındığını kaydetti.
Guterres, yaptırımların kaldırılması, varlıkların serbest bırakılması ya da uluslararası yardımlara yeniden yeşil ışık yakılmasının Taliban'ın tanınması anlamına gelmeyeceğine de işaret ederek "Afgan ekonomisine uluslararası hukuk ihlal edilmeden ya da ilkelerden taviz verilmeden de nakit aktarılabilir. Bu BM kuruluşları ve BM Kalkınma Programına bağlı bir emanet fonu aracılığıyla ya da ülkede faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarınca yapılabilir. Bu emanet fonunu Dünya Bankası da oluşturabilir" diye konuştu.
Taliban: 20 yılda yapamadığınızı 2 ayda yapmamızı beklemeyin
Ekonomik krizle başa çıkabilmek için uluslararası yardımlara ihtiyacı olan ve uluslararası tanıma için bastıran Taliban rejimi, karşılığında ülkedeki IŞİD unsurlarıyla mücadele kartını kullanıyor.
"Uluslararası toplumun bizimle birlikte çalışmaya başlaması gerekir. O zaman güvenlik önündeki tehditleri durdurabilir ve aynı zamanda dünya ile olumlu bir işbirliği gerçekleştirebiliriz" diyen Muttaki, Taliban'ın tüm ülkede kontrolü elinde bulundurduğunu ve IŞİD'e karşı şimdiye kadar başarılı bir mücadele verdiğini söyledi. Taliban hükümetine uygulanan baskının IŞİD'e moral verdiğini savunan Muttaki, "Dünya baskı yerine bizimle işbirliğine gitmeli" dedi. Muttaki, Afgan Merkez Bankasının yurt dışındaki 9 trilyon dolarlık varlıkları üzerindeki blokajın kaldırılması talebini de yineledi.
Kadın hakları ihlalleri
Taliban iktidara geldikten sonra kadınların eğitim ve çalışma hayatına kısıtlamalar getirmiş, kız çocuklarının 6'ncı sınıftan sonrasını okumalarını yasaklamış, üniversitelerde kız ve erkek öğrencilerin sınıfları ayrılmıştı. Uluslararası topluma ılımlı mesajlar vermeye çalışan Taliban bu uygulamayı "kız çocuklarının öğrenim için güvenli bir ortama ihtiyacının bulunduğu" şeklinde açıklamış, kısıtlamaların "yeni bir sistem oluşturulana kadar" geçici nitelikte olduğunu savunmuştu.
Taliban, çalışan kadınlara da "yeni sistem oluşturulana kadar" evlerine dönmeleri çağrısı yaptı, sağlık ve eğitimdeki bazı istisnalar dışında kadınların kamuda çalışması engellendi. Kadınların yanlarında bir erkek akrabası bulunmadan sokağa çıkamadığına yönelik de çeşitli bölgelerden haberler geliyor.
Taliban'ın 1996-2001 dönemindeki iktidarında kız çocuklarının okula gitmesi ve ev dışında çalışması nadir istisnalar dışında tamamen yasaklanmış, tüm yüz ve vücudu örten burka giyme zorunluluğu getirilmiş, halk önünde kırbaçlama, recm ve uzuvların kesilmesi gibi ceza uygulamaları dünya kamuoyunda dehşete yol açmıştı. Taliban döneminde müzik, fotoğraf, televizyon, hatta uçurtma gibi çocuk oyunlarına da yasak getirilmişti.