Filistinliler, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nde yerinden edilmiş Filistinlilerin sığındığı ve "güvenli bölge" olarak açıklanan Han Yunus kentinin El Mevasi bölgesine düzenlediği saldırıya tepki gösterdi. İsrail'in, El Mevasi bölgesine düzenlediği saldırıda 90 kişi ölmüş, 300 kişi de yaralanmıştı.

İşgal altındaki Batı Şeria’nın Ramallah, El Halil ve Tubas kentinde sokaklara inen yüzlerce Filistinli, İsrail’in, Gazze Şeridi’ndeki El Mevasi bölgesi ile Eş-Şati Mülteci Kampı’na düzenlediği saldırıları protesto etti. Sosyal medyada yapılan çağrılar üzerine Ramallah’ta meydanda toplanan onlarca Filistinli, Gazze Şeridi’ne destek sloganları attı. İsrail’in saldırılarını protesto eden göstericiler, Filistinli taraflara da birlik çağrısı yaptı. El Halil ve Tubas kentlerinde de sokaklara çıkan yüzlerce Filistinli, İsrail’in saldırılarını protesto ederken, Batı Şeria’da genel greve gidilmesi çağrısı yaptı.

BM: SİVİLLERİN ÖLDÜRÜLMESİNİ KINIYORUZ

Birleşmiş Milletler (BM) BM Sözcülük Ofisi'nden de, saldırıya ilişkin yazılı açıklama yapıldı. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in, İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'nde yerinden edilmiş Filistinlilerin sığındığı ve "güvenli bölge" olarak açıklanan Han Yunus kentinin El Mevasi bölgesine saldırısını, "dehşet ve üzüntüyle" karşıladığı ve kınadığı bildirildi.

Gazete Duvar'da yer alan habere göre açıklamada, İsrail ordusunun, yoğun nüfuslu ve insani bölge olarak belirlenen, yerinden edilmiş kişilerin bulunduğu yere saldırısının, 90 kişinin ölümüyle sonuçlandığına işaret edildi. "Saldırı Gazze'de hiçbir yerin güvenli olmadığını tekrar gösteriyor" denilen açıklamada, Guterres'in, saldırıyı dehşet ve üzüntüyle karşıladığı belirtildi. Açıklamada, "BM Genel Sekreteri, çocuklar ve kadınların da aralarında bulunduğu sivillerin öldürülmesini kınıyor" vurgusu yapıldı.

İsrail ordusunun "iki Hamas üyesini hedef aldığını" kaydettiğine atıf yapılan açıklamada, "BM Genel Sekreteri, uluslararası insancıl hukuka her zaman saygı duyulması gerektiğinin altını çiziyor. Buna ayrım gözetme, orantılılık, önlem alma ilkeleri de dahil" mesajı verildi. Açıklamada, Guterres'in, bu savaşın bitmesi gerektiğini yinelediği belirtilerek, Gazze'de acil ateşkes ve esirlerin serbest bırakılması çağrısına yer verildi.

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı'nın (UNRWA) Gazze'deki Kıdemli İletişim Görevlisi Louise Wateridge ise, İsrail'in Gazze kentini terk etmeye zorladığı Filistinlilerin, korkunç koşullarda yaşadığını söyledi. Washington Post gazetesine konuşan Wateridge, İsrail’in bölgeyi terk etmelerini istediği Gazze kentindeki Filistinlilerin durumuna ilişkin bilgi verdi.

Wateridge, bölgede tanıştığı ailelerin korkunç koşullarda yaşadığını, bomba ve kurşunlardan hasar almış binalara sığınmak zorunda kaldıklarını belirtti. Kadınların sağlık hizmeti alamadan, ilkel yöntemlerle travmatik doğumlar yapmak durumunda kaldığını belirten Wateridge, bölgede temiz suyun olmadığını ve kadınların kişisel hijyen ürünlerinden yoksun olduğunu gördüğünü aktardı.

BM konvoyu kente yaklaşırken bazı Filistinli ailelerin yürüyerek bölgeden ayrıldıklarını gördüklerini söyleyen Wateridge, bu ailelerin kuvvetle muhtemel güneyde daha güvenli bir yere geçme arayışında olduğunu kaydetti. Söz konusu Filistinlilerin İsrail askeri kontrol noktalarına doğru yürürken ellerini havaya kaldırdıklarını belirten Wateridge, "Gördüğümüz her grupta küçük çocuklar vardı ve çocuklar genellikle bulabildikleri beyaz kumaşlardan yapılmış, çubuklara takılmış beyaz bayraklar taşıyorlardı" dedi.,

Ayrıca Louise Wateridge Washington Post’a, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ndeki El Mevasi bölgesinde 90 kişinin öldürüldüğü saldırının ardından yaralıların götürüldüğü Nasır Hastanesi'ndeki izlenimlerini aktardı. Wateridge, pek çok yaralının getirildiği hastanede, “Çok yoğun bir kan kokusu vardı” dedi.