VOA'nın haberine göre Körösi, 193 üyeli BM Genel Kurulu 77. Başkanlığı’nı Eylül ayında yapılacak genel kurul çalışmaları öncesinde 76. Genel Kurul Başkanı Abulla Shahid’den devralacak. Körösi’nin başkanlık görevi bir yıl sürecek.

Deneyimli Macar diplomat Körösi, 40 yıllık diplomatik kariyerinde 2010-2014 yılları arasında Macaristan’ın BM Daimi Temsilciliği de olmak üzere farklı görevlerde bulundu.

“Zorluklarla karşı karşıya kalan dünya için ortak çözüm üretmeliyiz”

Körösi, alkışlarla geldiği kürsüde bir teşekkür konuşması yaptı. Körösi, Kendi döneminde yapacağı çalışmalar ve ajandasıyla ilgili genel kurul üyelerine bilgi verdi. 77. BM Genel Kurul Başkanlığına seçilen Körösi, kendi döneminde, dayanışma, sürdürülebilirlik, bilim, yeni Genel Kurul Başkanı'nın gündemine yön vereceğini, dünyanın gıda ve enerji kıtlığının yanı sıra borç, iklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik kaybı çok zorluklarla karşı karşıya olduğunu vurguladı.

Körösi, dünyanın zorlukları çözmek için ortaklaşa çözümler üretmesi gerektiğini, Ukrayna'daki savaş ve diğer ülkelerdeki silahlı çatışmalar nedeniyle dünyanın gelecek yıllar içinde benzeri görülmemiş bir istikrarsızlıkla karşı karşıya kalabileceğinin altını çizdi. Körösi, “Bu zorluklara entegre çözümler bulmalıyız. Artık eski normale dönüş yok. Ortaklaşa kararlaştırırak belirlediğimiz hedeflerimizi, taahhütlerimizi yerine getirmede çok daha iyisini yapmalıyız. Bu örgütün, kurulduğu temelleri sarsan zamanlarda yaşıyoruz. Birden fazla kriz yaklaşırken, BM'nin güvenilirliğini de korumak zorundayız. Bu gezegendeki sürdürülebilir geleceğimizin yanı sıra uluslararası barış ve güvenliği tehdit eden zorluklara karşı durmak için bugün, aynı kararlılığa ihtiyacımız var” diye konuştu.


BM Genel Sekreteri Antonio Guterres de yaptığı konuşmada yeni seçilen Körösi’yi tebrik etti, seçilmesinden duyduğu memnuniyeti ifade etti. Eylül’de görevi devralacak BM 77. Genel Kurul Başkanı’nın tehlike altındaki bir dünyada kritik rol üstleneceğini vurguladı.

Mevcut Genel Kurul Başkanı Abdulla Shahid, Körösi’nin diplomatik geçmişine atıfta bulunarak, tecrübelerinin başkanlık döneminde BM’ye büyük katkıda bulunacağını, kendisini tam olarak desteklemeye hazır olduğunu ifade etti.