Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Zeid Raad el-Hüseyin, ülkede her iki tarafın da işlediği ihlalleri raporlayan BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği diplomatının, meşru hükümet tarafından "istenmeyen kişi" olarak ilan edilmesine sert tepki gösterdi. El-Hüseyin kararın geri çekilmesini istedi.

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (OHCHR) bu hafta Suudi Arabistan'ın Yemen'de misket bombası kullandığını açıklamıştı. Yemen resmi hükümeti ise bu kararın ardından dün ülkedeki Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (OHCHR) diplomatını "istenmeyen kişi" olarak ilan etmişti. BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri el-Hüseyin bugün yaptığı açıklamada meşru hükümetin kararını eleştirdi. "Yemen'deki ekibimizin liderini kovmak İnsan Hakları Konseyi'ni oluşturan devletlere karşı olumsuz mesajlar verecektir." şeklinde konuşan El-Hüseyin, OHCHR'nin ülkede her iki tarafın da işlediği ihlalleri raporladığını hatırlattı. El-Hüseyin "Yemen'e yardımcı olmak için yaptığımız araştırmaların, hükümetin gelecekteki itibarı açısından çok önemli sonuçları olacaktır." dedi.

Komiser Zeid Raad el-Hüseyin, alınan kararı "yersiz, zarar verici ve Yemen hükümeti ile ortaklarının itibarını zedeleyici" olarak niteledi. El-Hüseyin şöyle devam etti: "Bölgede bulunan ekibim, son derece zor şartlar altında iyi performanslar sergilemiştir. Yemen hükümetinin kararı, ofisimize alenen söyleyerek bildirilmiştir. Kararın bir dizi yanlış anlamalara dayalı verildiği görünüyor. Hükümetin bu tutumunun gelecek çalışmalarımıza engel olmasından ve uluslararası personelin güvenliğini tehlikeye sokmasından endişeleniyorum."

"YEMEN'DE İKİ TARAFIN DA İHLALLERİNİ AÇIKLAMAK ZORUNDAYIZ"

"Bizim işimiz bir tarafın işlediği ihlalleri gösterip diğer tarafınkileri görmezden gelmek değil." diyen el-Hüseyin, "Çok tehlikeli ve değişken bir ortamda, elimizden geldiğince Yemen'deki durumu izleyip, insan hakları hakkında objektif bir rapor hazırlamaya çalıştık. Ne yazık ki, her iki taraf da çok açık bir şekilde son dokuz aydır yaptığı ihlallerle 2 bin 800 sivilin ölümünden sorumludur. Bizim rolümüz; insan haklarına odaklanmak ve sivillerin korunması, siyaset değil." ifadelerini kullandı.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri el-Hüseyin, Taiz şehrindeki insani durumlara karşı sessiz kalındığı iddialarına da cevap verdi. İki tarafa da insani yardımların ulaştırılması için blokajı kaldırmaları hususunda defalarca çağrıda bulunduklarını ifade eden el-Hüseyin, bu konudaki çalışmalarının devam ettiğini kaydetti. El-Hüseyin, OHCHR'nin Suudi Arabistan'ın misket bombası kullandığını açıklanmasıyla ilgili eleştirilere ise "Koalisyon güçlerinin neden olduğu kayıplar bir önyargı ile oluşturulmadı. Bu Yemen'de talihsiz gerçeklerin bir yansıması, yanlılık işareti değil." şeklinde cevap verdi.

Yemen resmi haber ajansı Saba News'in hükümet kaynaklarına dayandırdığı haberinde, BM temsilcisinin profesyonelliğini kaybettiği belirtilmiş ve bu yüzden "istenmeyen kişi" olarak ilan edildiği aktarılmıştı. CİHAN