Samanyoluhaber.com - Moskova
Blinken, Ukrayna’nın şu anda Rusya’nın kontrolünde olan topraklardan vazgeçip geçmeyeceği sorusuna, “Ukrayna bu toprakları her zaman talep edecek, ancak geri alıp alamayacağı belli değil,” yanıtını verdi.
Bakan, yakın gelecekte cephe hattında büyük bir değişiklik beklemediğini ifade ederek, ateşkesin kalıcı olabilmesi için Ukrayna’nın gelecekte yeni bir saldırıya karşı kendini savunabileceği bir güvenceye sahip olmasının kritik önem taşıdığını belirtti.
Blinken, Ukrayna’nın güvenliğinin farklı şekillerde sağlanabileceğini söyledi. “Bu, NATO tarafından sağlanabilir; Ukrayna’yı NATO’ya katılma yoluna soktuk. Aynı zamanda, farklı ülkelerden alınacak güvenlik garantileri ve taahhütlerle de bu sağlanabilir,” dedi. Bu adımların, Rusya’ya bir saldırı durumunda büyük bedeller ödeyeceğini göstereceğini ifade etti.
Blinken, ABD’nin savaşın adil ve uzun vadeli koşullarda sona erdirilmesi için diplomatik çözüm arayışında olduğunu vurguladı. Ancak Rusya’nın şu ana kadar böyle bir diyaloğa hazır olduğuna dair bir işaret vermediğini söyledi. “Eğer bu savaşı sona erdirebilecek bir diplomatik çözüm fırsatı olsaydı, bunu ilk değerlendiren biz olurduk,” dedi.
Financial Times: Kiev, kaybedilen toprakların Moskova’nın “fiili” kontrolü altında kalmasını kabul edebilir
2024 yılının sonunda Financial Times, Rusya ve Ukrayna’nın 2025 yılında bir barış anlaşması imzalayabileceğini öngörmüştü. Buna göre, Kiev, kaybedilen toprakların Moskova’nın “fiili” kontrolü altında kalmasını kabul edebilir, ancak bu durum yasal olarak tanınmayabilir.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Aralık ayında yaptığı bir açıklamada, Moskova’nın İstanbul mutabakatı temelinde ve sahadaki mevcut gerçeklikler doğrultusunda Ukrayna ile barış görüşmelerine hazır olduğunu söyledi.
Putin’in müzakere şartları arasında Donbas, Zaporijya ve Herson bölgelerinden Ukrayna askerlerinin çekilmesi, bu bölgeler ve Kırım’ın Rusya’nın bir parçası olarak tanınması, Ukrayna’nın NATO’ya katılmaktan vazgeçmesi ve nükleer silahsız statüsünü teyit etmesi ile yaptırımların kaldırılması yer alıyor.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, diplomatik bir çözüm bulunması gerektiğini kabul etmiş, ancak bu adımların ancak Ukrayna’nın kendini yeterince güçlü hissettiği bir zamanda değerlendirilebileceğini belirtmişti. Ayrıca Zelenski, ülkesinin 1991 sınırlarına dönmesini savunmuştu. Ancak Moskova, Kırım ve diğer yeni bölgelerin statüsünün artık tartışma konusu olmadığını söylüyor.